Bir şey yapmadığımı biliyorum ama şu an dünyada bir kriz var. | Open Subtitles | حتى لو كنت أعلم أنني لم أفعل شيئأً خاطئاً. هناك أزمة عالمية |
Sizin için hiç birşey yapmadığımı söylemeyin bana çünkü şu anda sizi bekliyorlar. | Open Subtitles | لذلك لا تقل أني لم أفعل أبدًا شيئًا من أجلك لأنهما تنتظرانك الآن |
Şirket için hiçbir şey yapmadığımı söyledin. Bir deneyim dedim ben de. | Open Subtitles | قلت أنني لم أفعل شيء من قبل للشركة لذا ظننت ان أحاول |
Mary, hiçbir zaman doğru şeyi yapmadığımı hiçbir zaman doğru şeyi söylemediğimi ve bir aptal gibi davrandığımı biliyorum. | Open Subtitles | مارى، أعرف أنى لم أقم أو أقول الشىء الصواب أبداً. وأتصرف كالأحمق. |
Senin veya başkasının ne düşündüğü umurumda değil. yapmadığımı biliyorum. | Open Subtitles | لا يهم ما تعتقدة، لا يهم ما يعتقدة الجميع أنا اعرف أنني لم أفعلها |
Bak bunu isteyerek yapmadığımı söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أني لا أفعل ذلك فقط لأني أريده |
- Senin için hiç bir şey yapmadığımı söyleme. - Ne, pasta yok mu? | Open Subtitles | لا تقل انني لم افعل شيئا لك ماذا، لا حلوى؟ |
Asla bilemeyeceğim, ve bu, bir şeyleri değiştirmek için hiçbir şey yapmadığımı anlamamı sağladı. | TED | لن أعلم أبدًا، وهذا جعلني أدرك أنني لم أفعل شيئًا لمحاولة إحداث تغيير. |
Bir şey yapmadığımı söylediler o yüzden gidip bir adada yaşayabilirim. | Open Subtitles | قالوا أنني لم أفعل شيئا لذا يمكنني أن أذهب حراً وأعيش على جزيره |
Biliyorsun. Onlara inanma Rose. Benim yapmadığımı biliyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرفين أنني لم أفعل أنت تعرفين أنني لم أفعل.. |
Hayatım boyunca hiç böyle bir şey yapmadığımı bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | لم أفعل أبداً أبداً أية شيء مثل ذلك في حياتي كلها. |
Hiçbir şey yapmadığımı çok iyi biliyorsun! Bununkazayla olduğunu biliyorsun! | Open Subtitles | أنتي تعرفين أنني لم أفعل شيء أنتي تعرفين أنها كانت حادثة |
Hiç yapmadığımı itiraf etmeliyim. Neden soruyorsun? | Open Subtitles | كلا, يجب أن أعترف أنني لم أفعل لمَ تسألين؟ |
İşin sonunda bunu benim yapmadığımı ispatlayacağım. | Open Subtitles | انت تعلم كيف تنتهي هذه الأمور لن يحدث هذا معي وسأثبت لكِ أني لم أفعل ذلك |
yapmadığımı söyleyince bana inanıyor musun? | Open Subtitles | هل تصدقينني و أنا أقول أنني لم أفعل ذلك؟ |
Sonraki beş yıl yapmadığımı kanıtlamakla uğraştım. | Open Subtitles | لذا قضيت الخمس سنين التالية لأثبت أننى لم أقم بفعل ذلك |
Böylece ona anlatırsınız, yanlış bir şey yapmadığımı. | Open Subtitles | بإمكانك أن تخبره أنني لم أقم بأي شئ خاطئ |
Artık neden daha önce garaj satışı yapmadığımı anladım. | Open Subtitles | الان أعلم لماذا لم أقم بعمليات بيع في المرآب من قبل هناك الكثير من العمل |
- Ama bu, yapmadığımı, yapamayacağımı bildiğiniz şeyler için beni suçlamanızı haklı çıkartmaz. Hadi aç artık Sara. | Open Subtitles | و لكن هذا لا يبرر لك اتهامي باشياء أنت تعرف أني لم أفعلها |
Sizin için bir şey yapmadığımı söylemeyin bir daha bak! | Open Subtitles | ولا تقل أبداً انني لا أفعل شيئاً من أجلك |
Bay Britten, benim yapmadığımı söyleyin lütfen. | Open Subtitles | سيد بريتن اخبره اننى لم افعل ذلك ارجوك انت تخبريننى انك لم تكونى |
Ne yaptığımı ve ne yapmadığımı biliyorum. - Konuş. | Open Subtitles | أنا أعرف ما الذي فعلته و ما الذي لم أفعله |
Benim hayır için bir şey yapmadığımı mı düşünüyorsunuz? Bir kadeh daha al, lütfen. | Open Subtitles | هل تعتقدين أنّني لا أقوم بالأعمال المجانية ؟ |
Eylül ayından beri seks yapmadığımı biliyor musunuz? | Open Subtitles | اتعلم اننى لم امارس الجنس منذ عيد العمال؟ |
Yapma ama. Benim hiçbir şey yapmadığımı biliyorsun. | Open Subtitles | بالله عليك تعرف انني لم اقم باي شيء |