Yeni teknoloji interaktif erotik yazılımlarda çok yeni ve heyecan verici şeyler yapmamıza izin veriyor. | Open Subtitles | التكنولوجيا الجديدة تسمح لنا بالقيام بأشياء مثيرة جداً باستخدام برامج الرذيلة التفاعليـّة |
Yeni teknoloji etkileşimli erotik yazılımlar da çok yeni ve heyecan verici şeyler yapmamıza izin veriyor. | Open Subtitles | التكنولوجيا الجديدة تسمح لنا بالقيام بأشياء مثيرة جداً باستخدام برامج الرذيلة التفاعليـّة |
Uzanıp işimizi yapmamıza izin vermelisin. | Open Subtitles | يجب أن تظل ثابت وتدعنا نقم بعملنا |
Taktik gerekliydi. Üzgünüm. Şimdi buradan gidin ve işimizi yapmamıza izin verin. | Open Subtitles | وسائلنا كانت ضرورية , أنا آسف إرحلوا الآن , ودعونا نكمل عملنا |
Bir şey yapmamıza gerek yok. Tek yapmamız gereken öğrenmek. | TED | وليس علينا القيام بشىء. كل ما علينا فعله أن نتعلم. |
Bu durumda gino-rmous evler yapmamıza olanak veren teknoloji nedir? | TED | حسناً .. ماهي التكنولوجيا التي ستسمح لنا ببناء بيوت حيوية |
The Triad, ki Mafya gibidirler... kumiteyi bu kez burada yapmamıza izin verdi. | Open Subtitles | منظمة"الترياد"مـثل المافيا وقد سمحت لنا بإقامة مباريات "الكوميت" |
Bu hadise olmadan önce işimizi yapmamıza izin verilmiş olsaydı, Sayın Başkan... | Open Subtitles | اذا كان قد تم السماح لنا بالقيام بعملنا .... قبل تلك الحادثة |
House, bunu yapmamıza izin vermelisin. | Open Subtitles | أنتِ أولاً هاوس عليكَ أن تسمح لنا بالقيام بذلك |
Eğer ona ilaç tedavisi yapmamızı kabul etmiyorsanız, lütfen en azından bir beyin taraması yapmamıza izin verin. | Open Subtitles | ـ وان كنت ترفض السماح لنا كي نبدأ معه مقرر علاج ـ فرجاء اسمح لنا بالقيام بفحص للدماغ |
Ama bu bizim işimiz. Ve sen, işimizi yapmamıza müsade etmeliydin! | Open Subtitles | لكن هذه وظيفتنا, وأنت عليك السماح لنا بالقيام بها |
Bunu yapmamıza izin verdiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | اذن ، شكرًا لك للسماح لنا بالقيام بهذا |
İşimizi yapmamıza izin verin. | Open Subtitles | دعنا نقم بعملنا |
Şimdi senin için yapmamıza izin ver. | Open Subtitles | دعنا نقم بذلك من أجلك الآن |
O yüzden lütfen rica ediyorum işimizi yapmamıza müsaade edin. | Open Subtitles | لذلك أرجوكم دعونا نقم بعملنا |
- Benim isteğim, işimizi yapmamıza izin vermen. | Open Subtitles | انا اريد منك ان تجعلنا نكمل مهمتنا |
Kardeşimiz Beatrice'e yardım etmek için ayini yapmamıza izin verin. | Open Subtitles | دعونا نكمل الطقوس لنساعد الأخت بياترس |
Bana güvenmelisiniz. İşimizi yapmamıza izin verin. | Open Subtitles | عليك ان تثق بي اسمح لنا أن نكمل مهمتنا |
Nakil yapmamıza engel olabilecek damar bozuklukları için test yapacağım. | Open Subtitles | سأكشف عن الخلل بالأوعية التي قد تمنعنا من القيام بالجراحة |
Alet çantamızda bunu yapmamıza izin verecek belirli araçlar var. | TED | واليوم توجد عدة أدوات في صندوق الأدوات الخاص بنا والتي تمكننا من القيام بالحوار |
Sayın başkan parti yapmamıza izin verdi dolayısı ile eğlenmeye hakkımız var. | Open Subtitles | لدينا موافقة الرئيس على هذه الحفلة لذا لنا الحق في الإستمتاع بها |
Test yapmamıza izin verseydin, tedaviden vazgeçebilirdik ya da yalan söylemeyi de bırakabilirsin. | Open Subtitles | لو سمحتَ لنا بإجراءِ الفحص، لتوقّفنا عن علاجك أو يمكنكَ التوقُّفُ عن الكذب |
Bu olağanüstü partiyi yapmamıza izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لسماحكي لنا بإقامة تلك الحفلة هنا |
Bu olağanüstü partiyi yapmamıza izin verdiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لسماحكي لنا بإقامة تلك الحفلة هنا |
Yani bunların hiçbirini yapmamıza gerek yok. | Open Subtitles | إذن لم نكن بحاجة الى فعل أي من هذا |