Resimleri kitap olarak yayınlıyorlar. Benden de tekst yazmamı istediler. | Open Subtitles | سيصدرون كتاباً عن الصور، ويريدون أن أكتب المادة الخاصة به. |
Eğer çek falan yazmamı istiyorsan, tek yapman gereken söylemek. | Open Subtitles | إذا أردتني أن أكتب لك الشيك أوشيءما ،كلّكماعليك فعله هوالسؤال. |
Hepsi onlar için mektup bu gece öneriler yazmamı istedi. | Open Subtitles | جميعهم طلبوا مني أن أكتب . لهم رسائل توصية الليلة |
Benden Arkansas, Kiwanis klupte yapacağı konuşmayı yazmamı istedi. | Open Subtitles | طلب منّي كتابة خطابه لإيصاله إلى نادي كوانيس في أركاديليفيا |
yazmamı istediğin şeyi söylüyorsun. En başından beri yaptığın şey bu. | Open Subtitles | أنت تخبرني بما تريدني أن أكتبه وهذا ما كنت تفعله منذ البداية |
Burada oturup yazmamı izlemenin pek eğlenceli olmayacağını düşündüğümden bu kelimeleri önceden yazdım. | TED | كان علي ان اكتب هذه الكلمات مقدماً لكي لا أشتت البرنامج بمشهدي وانا اكتب على الحاسوب |
"...ve o bayların kalanı hazine adasıyla ilgili bütün ayrıntıları yazmamı istedi. | Open Subtitles | وبفقة هؤلاد السادة. طلبوا مني أن أكتب التفاصيل الكاملة بخصوص بجزيرة الكنز. |
Yazdığım bir hikayeyi beğendi ve bir tane daha yazmamı istedi hepsi bu | Open Subtitles | وأُعجبت بقصة كتبتها وطلبت أن أكتب قصة أخرى ، هذا كل شيء |
Benden sağlık konusundaki cömertliği hakkında yazı yazmamı istemişti. | Open Subtitles | أراد مني أن أكتب عن عمله الخيري الكبير في الطب |
Birincisi, o yazmamı bekliyor, ikincisi, ne yazacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | أولاً لأنها تتوقع مني أن أكتب لها و ثانيا لأنني لا أعرف ماذا سأكتب |
Benden fidye mektubu yazmamı istedin. Yazacağım. | Open Subtitles | .سوف تريدون مني أن أكتب لكم فديّه سوف أكتبها |
Masum olduğunu yazmamı istiyorsunuz, ama isminizi veremiyorum. | Open Subtitles | تريديننى أن أكتب عن براءته ولكننى لا أستطيع ذكر إسمك |
Ne yapmamı bekliyorsun? Üst sınıfların acıları üzerine mi yazmamı istiyorsun? | Open Subtitles | أتريدين منّي أن أكتب عن معاناة الطبقة الراقية ؟ |
Dinle, biraz önce editörüm aradı. Deprem hakkında bir hikaye yazmamı istiyor. | Open Subtitles | اتصل بي رئيس التحرير ويريدني أن أكتب مقالاً عن الهزة |
Bunu yazmamı istemediğinden emin misin? | Open Subtitles | هل أنت أكبدة أنكِ لا تريدين أن أكتب هذا؟ |
Honey bu önsözü yazmamı 2 hafta önce istedi ve yetişmesi gereken belli bir tarih var. | Open Subtitles | هاني طلبت مني كتابة هذا و هناك وقت نهائي للتسليم |
Hey, şu öldürülen adam hakkında konuşuyorlardı, Kalan çocuklarına bir şey yazmamı istediler. | Open Subtitles | تكلّموا عن رجل قُتل وأولاده اليتامى وطلبوا مني كتابة.. |
Sorumlulukların vardı. Bana mektup yazmamı söyledin, ben de yazdım. | Open Subtitles | كان لديك العديد من المسؤوليات وقد طلبت إلي كتابة الرسالة وفعلت |
yazmamı istediğin şeyi söylüyorsun. En başından beri yaptığın şey bu. | Open Subtitles | أنت تخبرني بما تريدني أن أكتبه وهذا ما كنت تفعله منذ البداية |
Eğer burada doğru doldurmadığım bir şey varsa... veya eksik bıraktığım bir yer ya da belki... senin yazmamı istediğin bir şey, ne yazmam gerektiğini söyle. | Open Subtitles | أو اذا كان هناك شئ لم أكتبه... أو ربما شئ تريد مني أن أكتبه هناك... فقط قل لي ماذا أكتب هنا و سأكتبه. |
Ve bana "ne söyleyeceğim" yazmamı söylediler | TED | و قالوا بأنه يمكنني فقط أن اكتب ما سأقوله لاحقاً، |
Benden, 10 yıl boyunca oturup, suç terapisi görmemi hislerim hakkında günlük yazmamı istedin. | Open Subtitles | هل تريدني ان اجلس وابكي لمدة 10 سنوات ؟ والكتابة عن مشاعري ؟ |
Bunları yazmamı ister misiniz? | Open Subtitles | هل تريد مني أن أدون كل ذلك ؟ |
Coleman'ın benden yazmamı istediği kitabı değil ama onun kendi başına yazamadığı kitabı yazmaya karar verdim. | Open Subtitles | الكتاب الذى لم يستطيع كولمان كتابته بنفسه قصة أباه و أمه |
Bir şeyleri unutmayayım diye yazmamı söyleyen sendin. | Open Subtitles | تَعْرفُ، أنت الواحد الذي دائماً إخْباري بأنّني يَجِبُ أَنْ أَكْتبَ مادة لذا أنا لا أَنْسيه. |