"yemin etti" - Translation from Turkish to Arabic

    • أقسم
        
    • أقسمت
        
    • اقسم
        
    • وأقسم
        
    • اقسمت على
        
    • أقسمَ
        
    • تعهد
        
    • وأقسمت
        
    • عهداً
        
    • لقد اقسمت
        
    • عهدا
        
    • أقسمتْ
        
    Ama bıraktı, bana yemin etti. Ona ulaşmayı başardım, başardım. Open Subtitles للأبد, لقد أقسم لى لقد وصلت إليه, لقد وصلت إليه
    Toprağı kazıp gömdükten sonra birinin onu gördüğüne yemin etti işte. Open Subtitles و أقسم أن أحدهم قد وشى بهِ بمكان المال بعدما أخرجه،
    Her erkeğin sadakat yemini yemin etti. Bu şimdi ordu olduğunu. Open Subtitles كل رجل قد أقسم يمين الولاء . هذا هو جيشكم الآن.
    Ve eğer bir kişiye söylersem, beni öldüreceğine yemin etti. Open Subtitles . وهى أقسمت إذا أخبرت أى شخص ، هى ستقتلنى
    Çünkü bir daha yapmayacağına yemin etti. Boşanmak üzereydi, ...kız da bir fahişeydi. Open Subtitles لأن دون اقسم ان الأمر كان لمرة واحدة الرجل كان يمر بفترة طلاق
    Hep kendini suçladı ve başka bir genç ortağı tehlikeye atmayacağına dair yemin etti. Open Subtitles لقد لام نفسه على ما حدث وأقسم بأن لن يعرض للخطر أي شريك شاب آخر
    Prens, efendim, ayağı bu ayakkabıya uyan kızdan başkasıyla evlenmeyeceğine yemin etti. Open Subtitles الأمير يا مولاى أقسم على إنه لن يتزوج إلا الفتاة التى يناسبها هذا الحذاء
    Hiç bir zaman senin gösteride olmanı istemedi. Seni dışarıda bırakmak için her yolu deneyeceğine yemin etti. Open Subtitles هو لم يرغب في وجودك بالاستعراض لقد أقسم بأنه سيطردك حالما أمكنه ذلك
    Çünkü Shere Khan ormana geri döndü Ve seni öldürmeye yemin etti. Open Subtitles لأن شيريخان قد عاد إلى الأدغال وقد أقسم على قتلك
    Bu kardeşi, o öldüğü gün onun izinden gideceğine yemin etti. Open Subtitles .. هذا الأخ الذي في يوم وفاتها أقسم لله أن يسير على خطاها
    Ya Aziz Leonardo gününde dönerim, ya da ölürüm diye yemin etti! Tanrı korusun! Open Subtitles لقد أقسم بأنه سيعود في يوم القديس ليونارد، إلا إذا كان ميتاً
    Ve o kaybedene kadar seks yapmamaya yemin etti. Open Subtitles لدرجة أنه أقسم على عدم إقامة علاقة إلى أن يخسر
    Moody'de bana, Kuran'a el basarak kötü bir şey olmayacağına dair yemin etti. Open Subtitles عندها, مودي أقسم لي على القرآن الكريم ان لا شيئ من هذا القبيل يمكن أن يحدث
    Geri döneceğine de yemin etti. Kaçacak bir yer yok. Open Subtitles التي أقسمت أنها ستعود من أجل المزيد لايوجد مكان للهرب
    Banliyö treninin penceresinden onu gördüğüne yemin etti. Open Subtitles نافذته مقابلة لنافذتها عبر خطوط السكة الحديدية. لقد أقسمت أنها رأته يقتله.
    Caddenin karşısındaki kadın penceresinden dışarı bakıp, son iki vagonun arasından cinayeti gördüğüne yemin etti, hareket halindeki son iki vagonun arasından... Open Subtitles المرأة عبر الشارِع أقسمت أنها نظرت خارج النافذة ورأت القتل خلال العربتين الأخيرتين للقطار المار
    Charles bundan sonra beni evliliğe zorlamayacağına dair yemin etti. Open Subtitles تشارلز اقسم . انه لن يجبرني على الزواج بعد ذلك
    Sonra gelip bana torbacılarla işini bitireceğine dair yemin etti. Open Subtitles بعد هذا، اقسم لي بانه سينهي الامر مع بائعي المخدرات
    Hep kendini suçladı ve başka bir genç ortağı tehlikeye atmayacağına dair yemin etti. Open Subtitles لام نفسه وأقسم بأنّه لن يعرّض شريك صغير آخرللخطر
    Bu kadın Renly'i korumaya yemin etti ama beceremedi. Open Subtitles "هذه المرأة اقسمت على حماية "رينلى وفشلت
    Tutuklandığı gece arayıp masum olduğuna dair yemin etti. Open Subtitles دَعا الليلَ هو إعتقلَ، أقسمَ هو كَانَ بريءَ.
    Vali yemin etti, meclis Amerikan Ordusu'na bir şilin verirse birliği dağıtacakmış. Open Subtitles الحاكم تعهد اذا صوتت الجمعية بشلن واحد الى الجيشِ القاريِ أنه سيذيب أجسادهم
    Biriyle mi tanıştın dedim, tanışmadığına dair yemin etti. Open Subtitles بكل أنواع الغرابة ...سألتها أن كانت التقت رجلاً آخر وأقسمت أنها لم تفعل
    Başına gelenlerden sonra, Hintli başka bir kadına bakmayacağına yemin etti. Open Subtitles منذ كارثة الهندي أخذ على نفسه عهداً ألا ينظر لامرأة أخرى
    Bizim için yemin etti. Ona güvenebiliriz. Open Subtitles لقد اقسمت لنا وقالت انه يمكننا الوثوق بها
    Rahibe Mary... 20 yıl önce sessiz kalmaya yemin etti. Open Subtitles الأخت ماري أخذت عهدا بالصمت منذ أكثر من عشرين سنة
    Eğer bu hayata geri dönersem, beni terkedeceğine dair yemin etti. Open Subtitles وهي أقسمتْ بأنّها ستَتْركُني إذا عُدتُ إلي فعل ذلك مجددا ....

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more