"أدعك" - Traduction Arabe en Turc

    • izin
        
    • seni
        
    • müsaade
        
    • sana
        
    • bırakmayacağım
        
    • istemiyorum
        
    • sizi
        
    • senin
        
    • Bırakayım
        
    Şimdiye dek, hayatımı mahvetmene izin verdim ama bunu mahvetmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لقد تركتك تعبثين بحياتى لأقصى مدى لكنى لن أدعك تواصلين ذلك العبث
    Yalnız gitmene izin veremem şimdi senin yardıma ihtiyacın var. Open Subtitles لن أدعك تذهب لوحدك الآن ، أنت بحاجة إلى المساعدة
    Bu hayali mahvetmene ve yarışmanın değerleriyle alay etmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أدعك تدهس ذلك الحلم، وتستهزئ بكل ما تعنيه تلك المسابقة.
    Dur yabancı, bırakmam seni asla satın almazsan bir şapka! Open Subtitles غريب , لن أدعك تذهب بدون أن تشتري الشيبيو اللذيذ
    Hepimizin kullandığı bir şey için senin kovulmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنا لن أدعك تطرد من أجل شيئ نحن جميعنا فعلناه
    onun hakkında böyle onur kırıcı şekilde konuşmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles و أدعك تتحدث عنها هكذا دون أن أدافع عن شرفها
    Bu yüzden senin,karının veya herhangi birinin, bu projeye ket vurmasına izin vermeyeceğim. Open Subtitles لذا فلن أدعك أنت وزوجتك أو أحد الحقراء البيروقراطيين بأن تعرضوا المشروع للخطر
    Ama kendi yoluna gitmek istemiştim ve bende buna izin vermek zorundaydım. Open Subtitles لكن عليك أن تكمل طريقك، و كان عليّ أن أدعك تترك المنزل
    Bu hayatımın en güzel günü ve onu unutmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles هذا أفضل يوم على الإطلاق و لن أدعك تنسى ذلك أبداً
    Bu hayatımın en güzel günü ve bugünü unutmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles هذا أفضل يوم على الإطلاق و لن أدعك تنسى ذلك أبداً
    Teklifimi dahi yapmadan böylesi bir riski almanıza izin vererek suçlu durumuna düşerdim. Open Subtitles ستكون جريمة مني أن أدعك تتحمل المخاطرة بأكملها بدون عرض مساعدتي على الأقل
    Bu kadın hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. - Onunla karşılaşmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles نحن لا نعرف شيئ عن هذه المرأة لن أدعك تواجهها في نزال
    Kanepede uyuyor olabilirim ama bunu yalnız atlatmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles ربما أنام على الأريكة لكن لن أدعك تمرّين بهذا لوحدكِ
    Merak etme sen, harika görünmeni sağlamadan bu kapıdan çıkıp gitmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لا تقلق لن أدعك تخرج من هنا إلا و أنت في أحسن صورة
    Onu benden çalmaya çalışıyorsun, Frankie ama buna izin vermeyeceğim. Open Subtitles أنت تحاول أن تسرقها مني يا فرانك وانا لن أدعك
    Hızlı kasılan kaslarını mazeret olarak kullanana son kez izin veriyorum. Open Subtitles هذا آخر مرّة أدعك تستعمل سرعة تشنج عضلاتك كعذر لأيّ شئ
    Bu soruşturmayı bir çeşit saçma yarışmaya ...dönüştürmene izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أدعك تُحوّل هذا التحقيق إلى نوعٍ من المنافسة الملتوية.
    Bak, ne kadar gergin olduğunu biliyorum. seni yanlız bırakmaya çalışıyordum. Open Subtitles أنا أعرف كم أنت متعبة ومنشغلة أنا أحاول أن أدعك لوحدك
    sana söyleyeyim senin kan kaybından ölmene müsaade etmeyeceğim. Open Subtitles فقط حتى تعلم ، لن أدعك تنزف ، حتى الموت ، لا يا سيدي لأنني عندما أقوم بتقطيعك سأقوم بكيّك
    sana çok bağlandım bu yüzden seni kolayca bırakamazdım. Open Subtitles لقد تمسكت بك بقوة . وكنت أفكر ألا أدعك بسهولة
    Yardım edebilirsin diyene kadar bırakmayacağım seni. Open Subtitles أنا لن أدعك تذهب حتى تقول بمقدورك بأنه يمكنني مساعدتك
    sana söyledim, bu saçmalıkları duymak istemiyorum. Kızımı lanetlemene izin vermem. Open Subtitles هيي اخبرتك، أنا لا أريد خزعبلاتك اللعينة، ولن أدعك تلعن طفلتي بها
    Şimdi, yakanızı rahat bırakmadan önce ücretsiz çek hakkında sizi bilgilendirmeliyim. Open Subtitles والآن قبل أن أدعك ترحل أريد أن أخبرك عن حسابنا المجاني
    Ama bence bu noktada, en iyisi seni Bırakayım da sindirmen için biraz zamanın olsun. Open Subtitles لكنني ولهذا السبب، من الأفضل أن أدعك لتجلسي مع نفسك لبعض الوقت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus