"أردتم" - Traduction Arabe en Turc

• istediniz
• ihtiyacınız
• istiyorsan
• istediğiniz
• istedin
• istersen
• istiyorsunuz
• istiyorsanız
• isterseniz
• istemiyorsanız
• Dilerseniz
• istediğinizi
• isteyen
• istiyordunuz
• istemiştiniz

Belki ondan sizin için bira almasını istediniz.
ربما أردتم منه أن يكون واجِهَتكم للحصول على البيرة مرحبا, يا رجل هل بإمكانك أن تعمل لنا معروفاً؟

Şimdi eğer bu ikili değerin sıfır ve birini göstermek isterseniz, bir alete ihtiyacınız olur.
والآن، إذا أردتم تمثيل كلاً من الصفر والواحد التابعين للنظام الثنائي، تحتاجون إلى أداة.

Bu yıl daha fazlasını yapmak istiyorsan onlar bizim tek umudumuz.
إذا أردتم أن تقوموا بعمل أفضل هذه السنة فهم أملنا الوحيد

Veya inanmak istediğiniz buysa süper gizli hükûmet komplosu eseri.
أو، إن أردتم تصديقها، عن طريق مؤامرة حكومية سرية للغاية.

Sen sadece parçaları istemedin. O şeyi ortaya çıkarmamızı istedin.
أنتم لم ترِدوا أجزاء القطعة الأثرية فقط أنتم أردتم أن نتعرّض لذلك الشيء!

Bir şey yok ama istersen tekrar araştırırım.
ليس جيداً ، ولكنني سوف أعيد ذلك إن أردتم

Bu görev için gönüllü oldunuz çünkü işe yaramak istiyorsunuz.
أنتم تطوعتم لتلك المهمة لإنّكم أردتم أن تكونوا ذو فائدة

Pekala, eğer katılmak istiyorsanız, ayağa kalkmanız gerekiyor, oldu mu?
حسنا، و إذا أردتم اللعب الآن، أريدكم أن تقفوا، حسنا؟

Bay Jordan, Bayan Maroney, beni mi görmek istediniz?
سيد جوردون .. آنسة موروني هل أردتم رؤيتي؟

İkiniz de, bir birinize kızgın. dövüşmek istediniz, ayarladım.
لقد تهكمتم على بعضكم البعض إذا أردتم القتال سأُجهّز القتال

Sizler filmimizi önceden bedavaya görmek istediniz.
لقد أردتم أن تشاهدوا فيلمنا مبكرّاً مجاناً

- Çocuklar, bir ihtiyacınız olursa... - Biz iyiyiz. Sorunuz olursa...
يا أولاد ان أردتم شيئا إتصلوا بى سيكونوا بخير

Sizin biraz boşluğa ihtiyacınız var mıydı bilmiyordum ama burada olmam gerektiğini düşündüm.
لم أكن متأكداً إذا أنتم أردتم أخذ راحتكم ولكن أعتقدت بأنه يجب علي أن أكون هنا

Bunu öğrenmek istiyorsan, bizi hayatta tutmalısın. Tüm istediğim bu.
لو أردتم أن تعرفوا كيف فعليكم أن تبقوا علينا أحياء، هذا كل ما أطلبه

Eğer burada yaşamak istiyorsan, yarını düşünmek zorundasın.
اذا أردتم أن تعيشوا هنا فيجب أن تفكروا بالغد

Elinizde bir silah ve İncil ile dolaşıp istediğiniz her şeyi aldınız.
لقد أبحرتم للعالم بمدفع و إنجيل بأيديكم و أخذتم كل ما أردتم

O noktadan, istediğiniz her yöne ve neredeyse her kültüre doğru yürüyebilirsiniz.
ومنها يمكنكم التوجه حيثما أردتم باتجاه الحضارة التي تختارونها

Biraz kısa bir yol istedin, bu yolu zorlaman yüzünden seninle birlikte Soytarı'nın öfkesini de getirdi!
لقد أردتم طريقاً مختصراً لذا قمتم بالدخول إلى هنا وجلبتم غضب "جستر" معكم

İstersen geri dönebiliriz.
إنظروا , إذا أردتم العوده يا رفاق دعونا نفعل ذلك

Yani çalışabilmek için iki çocuğu kovmamızı mı istiyorsunuz?
لذلك إذا أردتم الإستمرارفي عملكم يجب أن تطرد طفلين

Eğer birşeyler istiyorsanız büyükannenin eşyalarından falan, sadece bana haber verin yeter.
اذا أردتم أي شيئ من الحلية الصغيره لجدتك أو التذكار , أخبروني

Ve eğer Van Gogh'un gerçekten bu başyapıtı nasıl yarattığını görmek isterseniz?
وماذا إن أردتم رؤية كيف قام فان غوخ فعلا بإنتاج هذه التحفة؟

Ona zarar veriyor, asıl zayıf noktasını biliyorum. Yani gideceğiz, tabii ayrılmak istemiyorsanız.
إنه يؤلمه، وأعرف نقطة ضعفه الحقيقية لذا سنذهب، إلا لو أردتم الخروج الآن.

Tasmalarinizi çikarin. Dilerseniz gidin, kimse sizi durdurmayacak.
إخلعوا أطواقكم , إذهبوا إن أردتم ذلك , لا أحد سيوقفكم

Söylemek istediğim şey kendi rahatsız edici tarzınızda yardım etmek istediğinizi biliyorum ama... - Ay, karamba!
أنا أعرف انكم جميعاً أردتم ان تساعدونى حسب طبيعتكم المنفرة

Şu anda tek mesele... silahlar... ve eğer bir tane isteyen olursa bundan böyle bana gelmeniz gerekecek!
ما يهمني فقط الآن الأسلحة و إن أردتم أي منها فيمكنكم أخذها مني

Gençler. Bu ülkeyi sevmeyen ölsün. Dün beni öldürmek istiyordunuz, bugün kardeş gibiyiz.
أيها الفتية, إلهي أنا أحب هذا البلد بالأمس أردتم قتلي, اليوم أنتم مثل أخوتي

Siz tek çocuk mu yoksa 2 çocuk mu istemiştiniz?
هل أردتم يا رفاق طفل أم اثنين؟