İtiraf etmeliyim ki, seni önceden tanır gibiyim. | Open Subtitles | يجب أن أقر أنا أشعر كما لو أننا التقينا فى مناسبة سابقة |
İtiraf etmeliyim ki Prens Zuko, sizi çekici buluyorum. | Open Subtitles | كما تعلم الأمر لم يكن واضحاً يجب أن أقر بالأمر أيها الأمير زوكو |
İtiraf etmeliyim, beni gerçekten kuğuya benzetti. | Open Subtitles | عليّ أن أقر ، إنّه يجعلني بحق أبدو مثل البجعة |
kabul etmek istemesen de politikaların kardeşininkine oldukça yakın. | Open Subtitles | يبدو أن سياستك قريبة من سياسة أخاكِ ، يجب أن أقر بذلك |
İtiraf edeyim mesaj attman beni şaşırttı, aramızın iyi olduğunu pek bilmiyordum. | Open Subtitles | ،يجب أن أقر بأني تفاجئت بتواصلك لم أعلم موقفنا من بعضنا البعض |
Çocuklar üzgünüm. Söylemeliyim ki, maalesef bu kez haklı. | Open Subtitles | أنا آسف، أكره أن أقر بذلك لكن هذه المرة إنه محق |
Biliyor musunuz, itiraf etmeliyim ki hiyeroglif okuma yeteneğimin bu kadar hızlı geri dönmesinden oldukça etkilendim. | Open Subtitles | أتعلمان علي أن أقر بانبهاري لاستعادتي مهارات قراءة اللغة الهيلوغريفية |
İtiraf etmeliyim, senin Harlan'ın arkadaşlarının çocukları gibi aklı havalarda biri olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | يجب أن أقر لقد كنت متأكده أنك ستكونين فقط أحد الاطفال الكسولين |
Gazeteyi bir cevap bulabilmek için tarıyordum... ama itiraf etmeliyim ki... neden burada olduğunuza dair en ufak bir fikrim yok. | Open Subtitles | مازلت أجوب فالصحف بحثا عن أجوبة , لكن يجب أن أقر , بأن لدي فكرة مشوشة عن سبب وجودك هنا . |
İtiraf etmeliyim ki bizim Audrey'mizi çok daha fazla seviyorum. | Open Subtitles | وعلى أن أقر أننى أحب أودرى التى نعهدها أكثر |
Ama gerçekten, eğer kendimize dürüst olursak, itiraf etmeliyim ki çalışmanın sonunda ulaşılan sonuç asla başlangıcında hedeflenen amaç değildir, değil mi? | TED | و لكن حقيقتًا, اذا صرنا جميعًا صريحين مع أنفسنا, يتوجب علي أن أقر بأن الوصول لآخر التمرين لم يكن بالهدف الأساسي من التمرين, أليس كذلك. |
İtiraf etmeliyim ki, gün ışığında bunu pek fark edemedim ama size katılıyorum. | Open Subtitles | حسناً , يجب أن أقر بأنني لم أرَ أي شئ مشابه لكن , نعم أيها اللورد "بيرسون" أنا أتفق معك , إنها مسألة في غاية الضرورة |
İtiraf etmeliyim ki birazcık kafam karıştı. | Open Subtitles | يجب أن أقر أنى مرتبكة بعض الشئ |
kabul etmek istemesem de harika dans ettiniz. | Open Subtitles | حسناً أكره أن أقر بذلك ولكن أنتِ ورفيقك بدوتما جميلين هنا بالخارج |
Bunu kabul etmek istemem, Dr. Mallard ama beni yardım etmek için aradığınızda oldukça rahatladım. | Open Subtitles | أكره أن أقر بذلك دكتور مالارد ولكننى ارتحت الى حد ما عندما استدعيتنى لأساعدك |
Hayatında bir erkek varlığın olmasının iyi olduğunu kabul etmek çok zor. | Open Subtitles | من الصعب أن أقر أنه من الجيد أن يكون لديه حضور ذكري في حياته |
Itiraf edeyim Red, bir an hic cikmayacagini dusunmeye baslamistim. | Open Subtitles | علي أن أقر بشيء يا (ريد) لقد بدأت أعتقد بأنك لن تخرج من الصندوق أبدا |
İtiraf edeyim Red, bir an hiç çıkmayacağını düşünmeye başlamıştım. | Open Subtitles | علي أن أقر بشيء يا (ريد) لقد بدأت أعتقد بأنك لن تخرج من الصندوق أبدا |
İtiraf edeyim, seninle biraz gurur duymaya başladım. | Open Subtitles | أنا فخور بك، يجب أن أقر بهذا |
Söylemeliyim ki senden bu kadar kısa vakitte haber almak hoş bir sürpriz oldu. | Open Subtitles | يجب أن أقر بأنها مفاجأة لطيفة أن أسمع منك بهذه السرعة |
Ayrılığınızın dostça olduğunu konusunda bana güvence verdi Söylemeliyim ki çok imrendim. | Open Subtitles | أكدّت لي أن إنفصالكما كان وديّاً والذي يجب أن أقر أنه أعجبني كثيراً. |