| Gelin hanım, Bak, fasülyeyi bulursan sana 10 dinar veririm, | Open Subtitles | إسمعي أيتها العروس إن عرفتي أين الحبة سأعطيكِ عشرة دنانير |
| Her adam yönetmen olur, popo istediğinde. Bak, Bak, dinle. | Open Subtitles | كلّ الرجال مخرجين عندما يريدون بعض الغنيمة أنظري, أنظري, إسمعي |
| Bak, bilmem gereken başka şeyler var... ve bu önemli. | Open Subtitles | إسمعي ، هناك شيء آخر يجب أن أعرفه وهو مهمّ |
| Bakın, Dedektif. Size dün gece tam olarak ne yaptığımı anlatmıştım. | Open Subtitles | إسمعي أيّتها المُحققة، لقد أخبرتكِ ما كنتُ أفعله بالضبط الليلة الماضية. |
| Bak, ona yardım etmek istediğini biliyorum, ama biz bu insanları tanımıyoruz bile. | Open Subtitles | إسمعي ، أعرف بأنك تريدين مساعدتها ، لكن نحن لا نعرف هؤلاء الناس |
| Bak, onu formlar icin aradim ve beni oyalamaya calisiyor. | Open Subtitles | إسمعي, لقد إتصلت به مرتين وقد أغلق الخط في وجهي |
| Bak, eminim daha önce de duymuşsundur ama lisede zirvedeysen, işin bitmiş demektir. | Open Subtitles | إسمعي, أعرف بأنكِ سمعتي هذا من قبل لكن إن فشلتي بالثانوية سيُقضى عليك |
| Bak, dürüst insanlar normal insanlara göre daha fazla yalan söylerler. | Open Subtitles | إسمعي إن هؤلاء جماعة الصدق يقولون الأكاذيب أكثر من الدب العادي |
| - Bak öyle oldu böyle oldu, o iş olmadı. | Open Subtitles | إسمعي لقد ذهب يميناً وأنا يساراً لم يكن مقدر له |
| Bak bayan, o zaman olan her şey için üzgünüm, gerçekten.. | Open Subtitles | إسمعي سيدتي ،أنا آسف بشأن كل تلك الفوضى أنا حقاً آسف |
| Bak paramızı biriktirmek istediğini biliyorum ve kemerleri iyi sıkıyoruz. | Open Subtitles | إسمعي. أعرف أننا أردنا توفير النقود وقد حاولنا بقدر إستطاعتنا |
| - Bana Bak Cavilleri... - Adım Barrett, Barrett. | Open Subtitles | ـ إسمعي, كافلارى ـ الاسم هو باريت ،باريت |
| Bak, yapmanı istedikleri şeyi sadece, ...istediğin kadar yaparsan, buradan kurtulmanın yolu bu olabilir. | Open Subtitles | إسمعي, إذا عملتي مايريدون منكي عمله فقط بقدر ماتستطيعين هذه قد تكون طريقة خروجك من هنا |
| - Bazıları yapıyor. - Bak, anne, dinle. | Open Subtitles | ــ البعض منهم يفعل ذلك ــ حسناً يا أمي، إسمعي |
| Bak, bunu verirken sana bir şey söyleyeceğim. | Open Subtitles | إسمعي, عندما أعيد هذه لدي شيء سأقوله لكي |
| Bak ben o seviyeye inmesem de dünya yeterince medeniyetsiz. | Open Subtitles | إسمعي العالم أصبح غير متحضر ما يكفي بدون وصولي لهذا المستوى |
| Hey, Bak, çavuş Pepper. Gerçekten, bunun için çeneni kapaman lazım. | Open Subtitles | إسمعي أيتها الرقيب أوراق أريدك أن تخرسي ولا تذكري هذا الموضوع ثانية |
| Bakın, hafta sonundan itibaren buradan kurtuluyoruz. | Open Subtitles | إسمعي .. على نهاية الإسبوع سنكون في الخارج من هنا. |
| Bakın, eğer yanlış bir şey yaptıysam cezamı kesin de gideyim. | Open Subtitles | إسمعي لو فعلت شيء خاطئ أكتبي لي مخالفة ودعيني أذهب |
| Baksana, o gıcık herifler hâlâ dışarıda mı? | Open Subtitles | إسمعي ، هل أولئك المتجولين ما زالوا هناك؟ |
| Hey, bir süreliğine bana gelsene? | Open Subtitles | إسمعي, لماذا لا تأتين وتبقين معي معي لفترة؟ |
| Beni dinle. Medyum kadının, sana neler söylediğini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | إسمعي, أريد ان اعرف ما قالته لك تلك السيدة الوسيطة. |
| - dinleyin bayan, bunun bizle alakası yok. - Uzak dur. | Open Subtitles | إسمعي,سيدتي,هذا ليس عملنا تجنبي هذا الأمر |
| Dinle, benim hala birazcık namusum var. benim için bunu yapıyor olmanı istemem. | Open Subtitles | إسمعي, مازال لدي بعض الأخلاق لا أريدك ِ أن تفعلي هذا من أجلـي |
| Pekala, dinle beni, dediğim gibi, gerektiğinde, ateş et, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً، إسمعي. ما أقوله لكِ إذا رأيتِ فرصة لإطلاق النار، فخذيها |