"الأفضل أن" - Traduction Arabe en Turc

    • iyi edersin
        
    • iyisi
        
    • Umarım
        
    • daha iyi olur
        
    • iyi olmaz
        
    • lazım
        
    • iyi edersiniz
        
    • etsen iyi olur
        
    • iyidir
        
    • iyi olacak
        
    - Ayakkabısını çıkarırsan iyi edersin. - Arabayı kim çekecek? Open Subtitles ـ من الأفضل أن تفك الحدوة ـ من سيجر العربة؟
    Annemle babam görmeden yakalı bir şey giysen iyi edersin. Open Subtitles من الأفضل أن تلبس رقبة ضيقة قبل أمي وأبي يرونها
    Çok yorucu bir akşam geçirdim. En iyisi ben yatayım. Open Subtitles .لقد كانت ليلة متعبة جدا .أعتقد من الأفضل أن ننام
    En iyisi bizimle gel ve Firavunlarla biraz gez, tamam mı? Open Subtitles ربما من الأفضل أن تأتي معنا. تأخذ جولة مع الفراعنة، مفهوم؟
    Büyük bir riske giriyorum, Vader. Umarım bu işe yarar. Open Subtitles أنا أخوض مخاطرة فظيعة , فيدر من الأفضل أن تنجح
    Belki burada kalıp cenaze için dinlensen daha iyi olur. Open Subtitles ربما كان من الأفضل أن تبقى بالمنزل وتستعد لحضور الجنازة
    Öyle olsan iyi edersin. Eğer öyle değilse beni hala seviyorsun demektir. Open Subtitles من الأفضل أن تكون كذلك لأن غير ذلك يعني أنك مـازلت تحبني
    Eğer bana söyleyecek bir şeyin varsa, hemen söylesen iyi edersin. Open Subtitles إذا لديك شيء تود قوله لي، من الأفضل أن تقوله الآن.
    Adı Robert Russell ve ona iyi davransan iyi edersin. Open Subtitles اسمه روبرت رسل و من الأفضل أن تكون لطيف معه
    Yani, eğer tüm kararları alacaksan, sonuçlarını da anlasan iyi edersin. Open Subtitles لذا ان كنتي ستتخذي كل القرارات فمن الأفضل أن تفهمي العواقب
    En önemlisi de dünyayı kurtarıyor olsan iyi edersin. Olur da ezik, satılmış biri olursan git kendini bir uçurumdan at. Open Subtitles وأهم شيء ، من الأفضل أن تكون تنقذ العالم فإذا أصبحت سخيفاً بوظيفة سخيفة فمن الأفضل أن ترمي نفسك من هاوية
    Bazı cevaplar istiyoruz, bu yüzden konuşmaya başlasan iyi edersin. Open Subtitles ونحن نريد بعض الأجوبة لذا من الأفضل أن تبدأ بالكلام
    Evet, benim için uygundur. En iyisi adresinizi bana veriniz Open Subtitles أجل، لا بأس بذلك معي من الأفضل أن تعطيني عنوانكِ
    Bence en iyisi eyalet kayıtlarını incelemek ama biraz zaman alır. Open Subtitles أعتقد رهاننا الأفضل أن يمرّ بالحالة سجلات لكنّها ستستغرق بعض الوقت.
    Uyursam kabus görüyorum, o yüzden en iyisi meşgul olmak. Open Subtitles إذا نمت ستراودني الكوابيس لذا من الأفضل أن أشغل وقتي
    Bu aralar gerçekten onla ilgiliyim. Umarım bununla bir sorunun yoktur! Open Subtitles أنا معجب به الآن من الأفضل أن تكون مرتاح مع ذلك
    Umarım iyisindir çünkü seni potaya götüremezsem oyunum aynı zevki vermez. Open Subtitles يجب ان تكون بخير و إلا الأفضل أن تعود إلى المنزل
    Yapacak birşey çıkmış olurdu. Ama burada kalsak daha iyi olur. Open Subtitles من الممكن ان نفعل ذلك ولكن لا,من الأفضل أن نبقى هنا
    Yanlış ellere düşmesin diye onu yok etmemiz daha iyi olmaz mı? Open Subtitles ألا تعتقدين أنه من الأفضل أن نمزقه حتى لا يقرأه الشخص الخطأ؟
    Bir şeyler yapmam lazım. İşime yarayacak bir şey söylemelisin. Open Subtitles الآن، أنا أحتاج إلى شىء ومن الأفضل أن تحضره قريباً
    Gitmeye çalıştığında, kocanızın başına neler geldiğini hatırlasanız iyi edersiniz. Open Subtitles من الأفضل أن تأخذى فى أعتبارك ما حدث لزوجك عندما حاول الرحيل
    Bu sefer haklı olmak için dua etsen iyi olur. Kurulan tatlım. Open Subtitles من الأفضل أن تصلي لله بأنك محق هذه المرة، جفف نفسك عزيزي
    Doğru anladıysam, beyefendi; yalan söylemek, yalan söylenmesine izin vermekten daha iyidir. Open Subtitles فهمتك يا سيدي من الأفضل أن تكذب على أن نسمح بإنتشار الأكاذيب
    benim bunları toparlamam iyi olacak ya da birine takılıp düşeceğim. TED من الأفضل أن أُبعد هذه من الطريق و إلا سأتعثر بها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus