"الفضاء" - Traduction Arabe en Turc

    • uzaya
        
    • uzaydan
        
    • uzay
        
    • uzayın
        
    • uzaydaki
        
    • uzaylı
        
    • Space
        
    • uzayı
        
    • yer
        
    • dünya
        
    • boşluk
        
    • uzayda
        
    • boşlukta
        
    • hava
        
    • Yıldız
        
    Bu bize insanoğlunun 50 yıl evvel ulaşmış olduğu uzaya insanlığı taşıma konusunda daha fazla bir genişleme vermeyecek. TED وسوف لن يترك لنا أي زيادة في التوسع العام للبشر في الفضاء اكثر مما كنا عليه قبل 50 عاما.
    Mümkün olan her farklı tür ve düşünceyi uzaya yerleştireceğiz. TED سنقوم بمليء الفضاء بجميع الأنواع المتاحة من أشكال الحياة، والتفكير.
    Ama sayıları öyle çok ki, bir araya geldiklerinde uzaydan görülebilirler. Open Subtitles لكنهم وفيرون للغاية بحيث حينما يجتمعون سوية، يمكن رؤيتهم من الفضاء.
    Bu buzdolabınızdan 395 milyon kat, sıvı nitrojenden 100 milyon kat ve uzay boşluğundan 4 milyon kat daha soğuk. TED هي أبرد من ثلاجتك ب 395 مرة، أبرد ب 100 مرة من النيتروجين السائل، وأبرد بأربعة أضعاف من الفضاء الخارجي.
    Özel şirketler uzayın içine sıçrıyor ve sizi Mars’a götürmekten mutluluk duyuyorlar. TED فالشركات الخاصة هي التي تقفز إلى الفضاء وسيكونون سعداء لأخذك إلى المريخ.
    Apollo 13'de sıradışı 7 gün uzaydaki en son günlerimdi. Open Subtitles كانت تلك الأيام السبعة الغير عادية آخر أيامي في الفضاء
    Hepimiz çok gezegenli bir tür olma yolunda uzaya gidiyoruz. TED ونذهب جميعنا إلى الفضاء في طريقنا لنصبح كائنات متعددة الكواكب.
    Bu gördüğünüz uzaya fırlatılmadan kalan kalan yedi Sputnik'ten biri. TED هذا أحد الأسبوتنيك السبعة الناجية التي لم تطلق الى الفضاء.
    Ve çağlar içinde, hastalıkları, deliliği, suçu ve tüm adaletsizlikleri ortadan kaldırdıklarında yine büyük bir iyilikseverlikle dış uzaya yönelmişler. Open Subtitles وعبر دهور طويلة حينما استطاعوا أن يتخلصوا من المرض والعته والجريمة وكل أشكال الظلم تطلعوا، بكل حب نحو الفضاء الخارجي
    uzaya savrulmak yerine dünyanın yüzeyine, yerçekimiyle yapışmış bizler de Kepler'in ilk kez keşfettiği doğanın bu yasalarına uyuyorduk. Open Subtitles تماما مثلما نحن ملتصقون بالأرض بسبب الجاذبية فإننا كذلك نسير فى الفضاء بسرعة هائلة نحن نسير طبقا لقوانين الطبيعة
    uzay asansörü hiçbir şey fakat 96 000 000 000 km süper güclü kablo dış uzaydan sarkıtıp dünyaya sıkıca tutturulabilir. Open Subtitles مصعد الفضاء لا شيء لكن كيبل قوي جداً يصل طوله إلى 60،000 ميل ينحدر من الفضاء الخارجي ويرتكز على كوكب الأرض
    dış uzaydan dünyamıza baktığımızda, sadece kendimizin değil hayatın nekadar değerli olduğunu anlayacağız fakat gerçek şu ki dünyevi uygarlaşma faydalı olacak. Open Subtitles عندما ننظر من الفضاء على كوكب الأرض إلا أننا سندرك كيف أن الحياة ثمينة ولكن الحقيقة أننا ننتمي إلى حضارة كوكبية بحق
    "BOU Bir"de olduğu gibi Küp'ün üstündeki hiyeroglif yazılarının uyuşmasından uzaydan geldiği biliniyormuş. Open Subtitles عرفوا انه من الفضاء بسبب الكتابه المشابهة التى على المكعب و ك.ف.غ.ح 1
    Bu görevi yaparken uzay boşluğundaki geleceğimiz hakkında daha da derin düşünmeye başladım. TED إذًا بفعل ذلك، بدأت فعلًا بالتفكير بشكل أعمق بشأن مستقبلنا في الفضاء الخارجي.
    uzay ve zaman, şu an algıladığınız gibi sizin masaüstünüz. TED الفضاء والواقع كما تدركهما الآن هي سطح المكتب أو الشاشة
    Yörüngesel çekici tırlar veya uzay mekanikerleri fikri gerçekten çekici bir olasılık. TED الإمكانية الأخرى المثيرة بالفعل هي فكرة شاحنات القطر المدارية أو ميكانيكا الفضاء.
    Biliyorum. Onu bulacağım. İç uzayın sonuna kadar gidip geri getireceğim. Open Subtitles أعلم، لذا يجب أن أجده سأذهب لنهاية الفضاء الداخلي وسوف أرجعه
    Eskiler uzayın bize ait bu kısmından çok önceleri ayrıldılar. Open Subtitles لقد ترك الإنشنتس هذا القطاع من الفضاء منذ زمن طويل
    Her geçidin, ana gezegeninin uzaydaki yerine dayanan bir adresi var. Open Subtitles حسناً كل بوابه لها عنوان بناءً على موقع الكوكب فى الفضاء
    anlayabilirsiniz. Ancak uzaylı dev yapılarının dahi fizik kurallarına karşı koyamayacağı TED لكنها ستذكرنا أنه حتى الهياكل الضخمة لمخلوقات الفضاء لا يمكنها أن تتحدى قوانين الفيزياء.
    Deep Space Nine" yarışması "Star Trek: Voyager" yarışması veya model tren olabilir. Open Subtitles أسئلة عن ستارتريك الفضاء السحيق التاسع أسئلة عن ستارتريك الرحالة أو نماذج القطارات
    Kabarcık sonradan ışık hızında yayılır, tüm uzayı doldurur ve Higgs alanını bildiğimiz halden yeni bir hale dönüştürür. TED بعد ذلك ستتمدد الفقاعة بسرعة الضوء, محتلة الفضاء كله, و محولة مجال هيقز من الحالة المعروفة الى الحالة الجديدة.
    Uçak gemisi gibi bir şey aslında ama çıkabildiği yer tam uzay sınırı. Open Subtitles إنه في الأساس كحاملة الطائرات. ولكن مكان الوصول يكون على حافة الفضاء تمامًا.
    Bugünlerde bu görüşe verilen dramatik bir isim var; Uzaygemisi dünya. TED في هذه الأيام هذه الفكرة تسمى بطريقة درامية: سفينة الفضاء الأرض.
    Olduğumuz kişi ve olmak istediğimiz kişi arasındaki boşluk, yüksek ideallerimiz ve temel gerçekliklerimiz arasındaki farklar. TED هذا الفضاء بين من نحن ومن نريد أن نكون، الفجوات بين المثل العليا لدينا وواقعنا الأساسي.
    Bence sürdürülebilir enerjinin geleceği büyük oranda kaçınılmaz, ama uzayda seyahat eden bir medeniyet olmak kesinlikle kaçınılmaz değil. TED اعتقد أن مستقبل الطاقة المستدامة حتمي إلى حد كبير، لكن أن نصبح حضارة تسافر عبر الفضاء ليس حتميًا بالتأكيد.
    Kılavuz hücreleri, bu bakış açısını şu boşlukta hareket ettirebilirdi. TED والخلايا الشبكية تستطيع تحريك هذا المرآى على امتداد ذلك الفضاء.
    Gaeta Tigh, Tyrol, Anders'ı hava kilidinden atıp devamını da getirecektir. Open Subtitles جييتا سيلقى ب تااي, تيرول, اندريس في الفضاء ثم سيبدأ بالاخريين
    Yıldız Geçidi maddeyi enerjiye dönüştürüyor ve bir altuzay solucan deliği aracılığıyla aktarıyor. Open Subtitles بوابة النجوم تحول الشيء إلى طاقة وترسله خلال ثقب دودي في الفضاء الفوقي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus