Bazılarınız şöyle diyebilir, neden bunun için bilgisayar kullanmıyoruz? Neden makine çevirisini kullanamıyoruz? | TED | الاَن بعضكم سوف يقول ,لماذا لا نستخدم الترجمة الالية؟ لماذا لانستخدم الترجمة الالية؟ |
Bazılarınız bunu duymuş olabilir, çünkü sosyal medyada bu Hasini etkisi olarak biliniyor. | TED | ربما سمع بعضكم هذا، لأن معظم وسائل التواصل الاجتماعي تعرّف ذلك كتأثير حسيني. |
Seni ve Rijul'u birbirinize aşk ve kibarlıkla bakıp, gülümserken hayal ettim. | Open Subtitles | لقد تخيلتك أنتى وجور تبتسمون وتنظرون الى بعضكم البعض بنظرة عطف وحب |
Bez parçalarıyla, derinizin her tarafını gizleyin. birbirinize yardım edin. | Open Subtitles | غطّوا كلّ قيد أنملة من أجسادكم وملابسكم، وساعدوا بعضكم بعضًا. |
Bazılarınız şu anda üniversitede olabilir, ve Siz bu heyecanı şu anda yaşıyorsunuzdur. | TED | ربما يكون بعضكم في الكلية الآن وتشعرون بهذه الإثارة في هذه اللحظة بالذات. |
Tek yaptığınız kavga etmek ya da etmemek ki bu çok daha kötü çünkü haftalarca birbirinizden nefret ediyor gibi görünüyorsunuz. | Open Subtitles | كل ما تقوموا بهِ هو المشاجرة , أول لا تتشاجروا و هو أسوءُ من ذلك 'لأنَّه يبدوا كأنكم تكرهون بعضكم لأسابيع. |
Yani tipki benim gibi, 22 yaşında Bazılarınız yanlış bir yola sapmış ve yanlış bir insana aşık olmuş olabilirsiniz, hatta belki de patronunuza. | TED | قد يكون بعضكم مثلي عند 22 من العمر سلك المسار الخاطئ و سقط في حب الشخص الخاطئ حتى و إن كان رئيسك في العمل |
Bazılarınız bilir belki, son yüzyıl boyunca bazı akademik daireler içinde çok popülerdi. | TED | خلال نهاية القرن الماضي، كما يعرفُ بعضكم كان شائعًا في أوساط أكاديمية معينة. |
Bazılarınız lavaboya gittiğinde bütün saç spreyinin bittiğini fark etmiştir. | Open Subtitles | بعضكم لربما ذهبوا للحمام ولاحظ أن مثبت الشعر بأكمله مفقود |
Bazılarınız bu tür sitelere erişimin yasak olduğu yerlerde çalışıyor olabilir. | TED | ولعل بعضكم في أماكن العمل لا يتمكن من الدخول على هذه بعض المواقع. |
Bazılarınız, FDA'nın genetiği değiştirilmiş somon balığı ile ilgili değerlendirmelerini okumuşsunuzdur. | TED | بعضكم قد يكون قرأ حول دراسة الFDA حاليا للسلمون المهندس وراثيا. |
Şimdi sadece birbirinize sıkıca tutunuyorsunuz çünkü tutunacak bir şey arıyorsunuz. | Open Subtitles | والآن جميعكم متماسكين مع بعضكم البعض لأنك بحاجه لأن تتمسّك بشيئاً.. |
İzleyiciye doğru düşüyorsunuz ve birbirinize güveniyorsunuz. | TED | انت تتعود على الجمهور وأنتم تثقون في بعضكم البعض. |
Kendinize dair umudunuz olsun, ama aynı zamanda birbirinize yardım edin. | TED | كونوا أشخاصاً لديهم الأمل و لكن اخدموا بعضكم البعض أيضاً |
Ben buraya geldiğimde Siz birbirinizi doğruyordunuz zaten. Teşekkür ederim. | Open Subtitles | انا وصلت الى هنا وانتم تذبحون بعضكم البعض شكرا لك |
Sen ve Mimi birbirinizden hoşlandığınızı... birbirinizle paylaştınız, ve bakın ne oldu? | Open Subtitles | أنت وميمي أعلنتم عن الأمر وكنتم منجذبين إلى بعضكم البعض وتحقق الأمر |
Kulağa hoş geliyor. Sen ve taşkafa ormanda nöbetleşe birbirinizin kıçınızı vurursunuz. | Open Subtitles | ذلك جيّد ، أنت والأبله في الغابة تتجولون وتطلقون على مؤخرات بعضكم |
İkiniz de öyle gururlusunuz ki ömrünüzün sonuna dek birbirinizden nefret ettiğinizi düşüneceksiniz. | Open Subtitles | لكنك باريت فخور جدا بحيث ستعتقد دائما بأنكم تكرهون بعضكم البعض |
Belki aranızda Afrika ülkelerinin borçlarının hafifletilmesi için destek vermiş olanlarınız vardır. | TED | لربما يوجد بعضكم في هذه الغرفة ممن عملوا في دعم الدول الأفريقية ليحصلو على إعفاء من الديون |
Yönetimdeki değişiklik hakkında bazılarınızın kafasında soru işaretleri olabileceğini anlıyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّ بعضكم ربّما يحمل أسئلة بشأن تغيير القيادة الأخير |
Geçen sömestr, aranızdan bazıları bana gelip, şeytanın neye benzediğini görmek istediğinizi söylemiştiniz. | Open Subtitles | الان,الافصل الاخير,فاليأتى بعضكم الى وتقولوا بأنكم تريدون ان تعلموا كيف يبدوا وجه الاشرار |
- ...birbirinizi boğazlayacaktınız. | Open Subtitles | فى مرة أخرى، لَرُبَّمَا خَنقتَم بعضكم البعض بدلاً مِنْ دجاجةِ. |
Ama sizi bir araya getirip konuşmanın daha iyi olacağını düşündüm. | Open Subtitles | أعرف ، لكن اعتقدت بأنه سيكون من اللطيف بأن تقابلوا بعضكم |
Boş bir günümü birbirini kovalayan adamları görmek için geçirmek istemem. | Open Subtitles | بربك , لا اريد مشاهدة مطاردة بعضكم البعض في يوم أجازتي |
Sizler, 6 saniyeden çok daha fazla el ele tutuştunuz, böylece biyokimyasal olarak Birbirimizi sevmeye hazırız. | TED | و أنتم كنتم ممسكين أياد بعضكم لمدّة أطول بكثير من ذلك، إذن فنحن الآن مستعدّون بيولوجيّا لنحبّ بعضنا البعض. |
Bir kısmınız çözümü bugün yanınızda taşıyorsunuz: akıllı telefon, tablet veya bilgisayar. | TED | حسنًا، يحملُ بعضكم اليوم جزءًا من ذلك الحل: الهاتف الذكي والجهاز اللوحي، والحاسوب. |
kiminiz, kendisini evinde daha iyi hissettirmeli,.. | Open Subtitles | بعضكم يقول يَجِبُ أَنْ تَشْعرُ أنها في بيتها. |