"تقصدين" - Traduction Arabe en Turc

• mi
• bahsediyorsun
• demek istedin
• demek istiyorsunuz
• demek istediğini
• derken
• demek bu
• mu
• kastın
• bahsettiğini
• gibi
• "
• söylüyorsun
• demek istediniz
• diyorsun yani

Peki Katie hiç Mel'in de başkasıyla görüştüğünden falan bahsetmedi mi?
تقصدين ميل كانت تواعد امرأه اخرى ؟ لا لم تقل ابد

Adamın birinin bomba yapan bir denizci gibi poz vermesinin haricinde mi?
تقصدين إضافة لشخص يتغطى برداء قوة خاصة قد يبني قنبلةَ قذرة ؟

Muskie adaylığını sabote eden mektuptan mı bahsediyorsun?
هل تقصدين الخطاب الذي قضى على أمل موسكي في الترشيح؟

Sunak demek istedin, değil mi?
تقصدين غرفة المنصة المُقدَّسة، أليس كذلك؟

Tek normal kız demek istiyorsunuz.
تقصدين ، الفتاة الوحيدة الطبيعية

Ne demek istediğini söylemezsen, demek istediğini kim bilecek?
ومن سيعرف ما تقصدين إذا لم تقولي ما تقصدين؟

Ona sahil şeridi boyunca bütün 71'i al dedin öyle değil mi?
هل تقصدين أن نمضي جميعاً إلى منطقة 71 طوال طريق الشاطئ ؟

Tanıdığın birini sinemada görüp selam verdiğin bir ilişkiyi mi kastediyorsun?
تقصدين نوع العلاقات أين ترين شخصاً تعرفينه في السينما وتقولين مرحباً؟

- Annemin söz yazarı bir arkadaşı vardı. - İlişkisi mi vardı?
أمي كان لها صديق مغني و كاتب أغاني تقصدين علاقة غرامية ؟

Tuvalete gidenlerin içkilerini çalan kızlar gibi mi demek istiyorsun?
هل تقصدين سرقة شراب فتيات أخريات عندما تذهبن إلى الحمام؟

Bu sabahki, o değildi. Dün geceyi mi diyorsun? Evet.
هذا الصباح لم يكن هو أم أنكِ تقصدين الليلة الماضية؟

-Denemeye değer. -Vudu bebeğinden mi bahsediyorsun?
هل تستحق المحاولة هل تقصدين تحويله لدمية مسحورة؟

Al, Sen neden bahsediyorsun? Bu sabah arabam yok.
آل ، ماذا تقصدين ، ليس لدي سيارة هذا الصباح

- Kendisinden başka herkesi eleştiren kendini beğenmiş kaltaktan mı bahsediyorsun?
تقصدين العاهرة الأنانية او من تحكم على الناس طوال الوقت؟

Ama sanırım eski özel ders hocası demek istedin. Yani şu cadaloz Rachel sayesinde.
أعتقد أنكِ تقصدين المعلمة السابقة, الشكر لرايتشل الشريرة

Sarhoş değilken veya kendinden geçmemişken demek istedin herhalde.
أنت تقصدين عندما لا تكون ثملة أو مغمى عليها؟

Ne demek istiyorsunuz ? Mutfağı ele mi geçirmişim ?
ماذا تقصدين بالاستيلاء على المطبخ

Yani demek istiyorsunuz ki onlardan biri ruj sürüyor, öyle mi?
أنت تقصدين بأن أحد الشبان يضع أحمر شفاه

Ne demek istediğini anlıyorum. Dün akşam konusunda özür dilerim.
حسنا ، أعلم ما تقصدين بشأن ليلة البارحة أنا ...

Yüzün gayet güzel derken neyi kastetmiştin?
ماذا كنتِ تقصدين عندما قلتِ أن وجهى جميل ؟

Ne demek bu şekilde olmaması gerekiyordu?
ماذا تقصدين بأنّ الأمر لم يكن يفترض أن يكون بهذه الطريقة؟

Şüphecilerden kendime çıkardığım soruya cevap arayarak ülkenin her bir yanını gezdim: Nasıl yani? Çin, çevre konusunda bir şey yapıyor mu diyorsun?
وسافرت في جميع أنحاء البلاد بحثًا عن إجابة للسؤال الذي أحصل عليه غالبًا من الخارج المتشكك: ماذا تقصدين بأن الصين تفعل شيئًا للبيئة؟

'Çıplak yüzmek " ten kastın mayosun yüzmekse böyle bir şey hiç olmadı.
حسناً، إن كنتِ تقصدين بالسباحة عارياً فهي لم يكن لديها بدلة سباحة مطلقاً إذن لم يحدث هذا مطلقاً

Kimden bahsettiğini biliyorum. Çok güzel bir kız arkadaşı var.
اعرف من تقصدين انه صديق لتلك الفتاة الجميلة

Her vampir hiç o kılıçla öldürdü söylüyorsun. Şimdi dünyayı dolaşıp nedir?
تقصدين أن كلّ مصّاص دماء طعنته قطّ بذاك السيف يجول الأرض الآن.

- Bunun için yargılanacaksınız. - İnfaz edileceğim demek istediniz sanırım.
سيقومون بمحاكمتكِ عسكرياً أنتِ تقصدين سيقومون بإعدامي

Yeniden yazdığım konuşmanı diyorsun yani.
.تقصدين بأنني قد أعدتُ كتابة خطابكِ اللعين .سحقًا , لقد قلتها