"تقفز" - Traduction Arabe en Turc

    • atlama
        
    • atlamak
        
    • atlayıp
        
    • zıplama
        
    • atlayan
        
    • atlıyor
        
    • zıplayıp
        
    • atlamadan
        
    • atla
        
    • atlarken
        
    • atlar
        
    • atlamaya
        
    • zıplıyor
        
    • zıplıyorsun
        
    • atlarsın
        
    Jim, şuna merdivenlerden atlama der misin? Open Subtitles جيم، ممكن ان تقول لها الا تقفز على الدرج
    Olimpiyatlarda kadınlar yüksek atlama da yapıyor. Open Subtitles يوجد نساء تقفز اعلى في الألعاب الأوليمبيّة
    Gerçekten atlamak istemezsiniz ama dışarda olmak istersiniz. TED انت لا تريد ان تقفز .. ولكنك تريد ذلك .. بسبب الجلوس هناك
    -Orası kötü taraf, sen atlayıp zıpla, minik büyülü at gibi davran. Open Subtitles هذا الجانب السيئ حيث يمكنك أن تقفز وتوثب حوله مثل حصان سحري
    Onunkileri hissetmeni istiyor, üzerime zıplama şimdi. Haydi. Open Subtitles تريد أن تتحسس عضلتها لا تقفز عليّ الآن، هيا
    Atlanta'dan kardeşinin at kuyruğu ile ip atlayan bir kız ile döneceğiz. Open Subtitles سوف نعود مع فتاة من اتلانتا تقفز على الحبل بواسطة جدائل اختها
    Ne zaman kristal dursa, başka bir yere atlıyor. Open Subtitles كل مرة تقف فيها الكريستالة . تقفز فيها إلى مكان آخر
    Burada yazdığına göre havaya zıplayıp, peri asası ile onu gıdıklayacaksın. Open Subtitles .. وفقاً للنص .. من المفترض أن تقفز عليه وتعرقله بعصى الجنّية الخاصة بك
    O pencereden atlamadan önce sana bir tek şey söylemek istiyorum. Open Subtitles أود أن أقول لك شيئاً واحداً قبل أن تقفز من تلك النافذة
    Yani hiç istediğin gibi havuza yüksek atlama yapamadın mı? Open Subtitles اذا لم تقفز من الحافه مثل مااردت دائماَ؟
    Evet, bu Yedinci Bölüm ama atlama bu işin bir matematiği var. Open Subtitles هذا في الفصل السابع لكن لا تقفز بالفصول فهناك علم ممتاز
    Bir arkadaşım şöyle demeyi sever, "Tüm kanıtlar bulunana kadar... hemen sonuca atlama." Open Subtitles صديق لي كان يقول لا تقفز للإستنتاجات حتى تكشف جميع الأدلة
    Yani uçaktan atlamak yerine, değil mi? TED ب.ج. : بدلا من أن تقفز من طائرة، أليس كذلك؟
    Eğer trenden atlamak istersen bayağı uzağa atlaman lazım. Open Subtitles واذا كنت تريد.. ان تقفز من القطار انها قفزة طويلة على كل حال
    Yanmak için orada mı kalırsınız yoksa pencereden atlayıp neler olacağına mı bakarsınız? TED أتبقى في الداخل وتحترق، أم تقفز من خلال النافذة وتشاهد ما يحدث؟
    Kural 3: Yemekten hemen sonra zıplama, yoksa kramp girer. Open Subtitles لا تقفز أبداً بعد الأكل مباشرة وإلا ستصاب بتشنجات فى ذيلك
    Büyük yeşil bir odada bir telefon varmış, ve kırmızı bir balon, ve ayın üstünden atlayan bir inek resmi. Open Subtitles في الغرفة الكبيرة الخضراء كان هناك هاتف وبالون أحمر وصورة لبقرة تقفز فوق القمر
    Bir kadın bir binadan atlıyor. Bir adam barın dışında ağır bir cisimle dövülerek öldürülüyor. Open Subtitles امرأة تقفز من سطح مبنى، رجل يُضرب خارج حانة
    Bizim taraftarımız, onların taraftarı, bando, zıplayıp hoplayan güzel bacaklı, hoş ponpon kızlar olacak. Open Subtitles لديك الفرقة، لديك المشجعات بأرجلِهم الجميلة الشابة المحلوقة تقفز لأعلى و لأسفل
    atlamadan önce durup bakarsın çünkü her zaman seni yakalayacak biri olmaz orada. Open Subtitles تنظر قبل ان تقفز, وأحياناً, لا تقفز على الإطلاق لأنه لا يوجد هناك دائماً شخص ليمسك بك
    Kediler damdan atlar ve onlara hiçbir şey olmaz. Hadisene. atla. Open Subtitles القطط تقفز من الاسطح و تسقطعلى الارض بلا أى جروح اذن ، اقفزى يا ماجى
    Ne zaman en sevdiği şarkıyı duysam veya bir kız çocuğunu parkta ip atlarken görsem. Open Subtitles كلما سمعت أغنيتها المفضلة أو رأيت فتاة صغيرة تقفز الحبل بالمنتزة
    Aynanın acıtmayacağını biliyor olsanız bile koltuktan atlar ve bağırarak odadan koşar adımlarla çıkarsınız. TED رغم معرفتك أن المرآه لا تؤلم، سوف تقفز من الكرسي وتهرب وأنت تصرخ خارجاً من الغرفة.
    Bizi bu işe bulaştıran sensin. İlk lanet durakta trenden atlamaya çalışma! Open Subtitles انت اوصلتنا الى هذا فلا تقفز كالنمر عند اول وقفه
    Baloncuk her yöne doğru dönüyor ve zıplıyor. Open Subtitles الفقاعة تدور ، تلتف , تنقلب بسرعة و تقفز.
    Her telefonun çaldığında zıplıyorsun, e-mail lerini günde 100 kere kontrol ediyorsun. Open Subtitles تقفز كل دقيقة وتتفقد الإتصالات والرسائل الإلكترونية لمئات المرات فى اليوم
    Çocuk ya bu süpürgenin üzerinden atlarsın ya da süpürgeyi kafanda parçalarım. Open Subtitles يا فتى، إما تقفز من على المكنسة وإلا سأضربك بها على رأسك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus