"توقظ" - Traduction Arabe en Turc

• uyandırma
• uyandıracaksın
• uyandırmak
• uyandırabilir
• uyandırıp
• uyandırıyor
• uyandırıyorsun
• uyandır
• uyandırır
• uyandırmayalım
• uyanmasın
• uyandırmadan
• uyandırmamalısın

İsterseniz en baştan alalım, ama başlamadan önce size pazar sabahı uyandırma müziği gönderiyorum.
الآن دعنا نبدأ في البداية. لكن قبل أن نبدأ، هنا بعض توقظ موسيقى في وقت مبكر من صباح يوم الأحد.

İninden çıkıp küçük çocukları yiyen canavarı asla uyandırma!
لا توقظ الوحش ابداً الذي يترك مخبأه ليلتهم الاطفال

Sakin ol, ihtiyar. Diğer ihtiyarları uyandıracaksın.
أخفض صوتك أيها العجوز سوف توقظ العجائز الآخرين.

Etkin olmayan genlerini uyandırmak için radyasyonla onun üzerine gidebiliriz.
لقصفها بالإشعاع التي توقظ جيناتها الخاملة

Ama temel bir şeyin deneyimi o ilkel şeyi uyandırabilir.
لكن التجربه لشيء بدائي يمكن أن توقظ ذالك الشيء البدائي

Tanrı aşkına, ne olur uyandırma şu bebeği. Bırak uyusun. Bırak uyuyayım.
أرجوك، لا توقظ ذلك الطفل دعه نائما، ودعني أنام

Herkesi uyandırma! Umarım çalmamışsındır.
لن توقظ الجميع أمل أنك لم تسرقها

Seninle yatmayacağım. Çocuğumu da uyandırma.
لا أريد أن أضاجعك , ولا توقظ إبني

Ne derler bilirsin, "Eğer termometreyi unutmadıysan hastayı uyandırma." Bence...
وانت من يقول لا توقظ المريض مالم تنسى ان تسحب ميزان الحرارة اذن, عليكفقط...

Ve ne yaparsan yap, Onbaşı Silva'yı uyandırma.
ومهما حدث لا توقظ كوربورال سيلفا

Lütfen, Finkelstein'ları uyandıracaksın. Aspirin ister misin?
أرجوك ، سوف توقظ آل " فينكلشتاين" هل تريد أسبرين ؟

Küçük dostumu uyandıracaksın.
أخفض صوتك وإلا سوف توقظ الفتى

İnsanları uyandıracaksın.
سوف توقظ الموتى

Ayrıca tanıdığım Sheppard'ı bu kadar erken uyandırmak için kulağında borazan çalman gerekir.
الى جانب,أنك بحاجة الى اندفاع الماشية حتى توقظ (شيبارد) الذي أعرفه مبكراً هكذا

Belki de bu parti içimizdeki bebeği uyandırabilir.
حسنا ، ربما هذه الحفلة وسوف توقظ الطفل .في كل منا

Kör olası devi uyandırıp sorsana madem.
لمَ لا توقظ العملاق اللعين، و تسأله بنفسك؟

En güvenli olduğumuz yerde bizi uyandırıyor...
نحن نحتاج الموسيقى لأنها توقظ في كينونتنا

Bütün vahşi hislerimi uyandırıyorsun. Beni olmamam gereken bir şey yapıyorsun.
أنت توقظ في كل إحساس وحشي و تجعل مني ما لا أحب أن أكونه

Haydi, durma. Çocuğu uyandır. Güzeller güzeli...
استمر في الصياح حتى توقظ الطفل

Oh, hayır, Ladder'da insanlar horozları uyandırır.
أوه، لا، على السلمِ الناس توقظ على صوت الديك

- Sessiz ol, onu uyandırmayalım. - Kimi uyandırmayalım?
ششش ، لا أريد أن أوقظها توقظ من ؟

Bu yazılmamış bir kuraldır. İnsanlar uyanmasın diye parmak uçlarına basarsın.
هذاقانونغيرمُسجّل، تدُبّ حتى لا توقظ النائمين

Ama sonra alevleri kontrol edemediğini fark ettin ve aileni uyandırmadan kaçtın.
ولكن بعدها أدركت عجزك عن التحكم فيها وهربت دون أن توقظ عائلتك

Dokunma! Uyurgezerleri uyandırmamalısın.
لاتلمسها, لايجب أن توقظ الذين يمشون أثناء النوم