| Seni ona ayarlamıyorum Doktor John. İşler yeterince karışık zaten. | Open Subtitles | لن أعرفك إليها يا د.جون فهذا أمر معقد بالقدر الكافى. |
| Eğer Doktor McKay bizi kurtarabilirse, onu diğer tarafta tedavi edebiliriz. | Open Subtitles | لو توصل د. مكاى إلى نتيجة فيمكننا علاجه على الجانب الآخر |
| Kendi bakış açılarına göre, Doktor McKay çok cömert davranıyorlar. | Open Subtitles | من وجهة نظرهم يا د. مكاى إنهم يبدون كرما زائدا |
| Ama bir kuruluş ; " İnsan kanındaki D vitamini oranı ne kadar fazlaysa ; kalp hastalığına, kansere o kadar az yakalanılır. " | TED | ولكن يوجد هناك علاقة: كلما ارتفع مستويات فيتامين د في الدم لدى الناس كلما أصبحوا أقل عرضة لأمراض القلب و السرطان |
| Bu adam, Dr. Toland, Kaliforniya'ya kapalı at arabasıyla gitti. | TED | هذا الرجل، د. تولاند، ذهب بواسطة عربة مغطاة إلى كاليفورنيا. |
| Vlasic Turşuları geldi ve " Mr. Moskowitz -- Doktor Moskowitz, | TED | فلاسيك بيكلز جاء إليه, سيد موسكوويتس.. د. موسكوويتس. |
| Doktor Waldman, Üniversitede sizden, ışın tayfındaki en yüksek renkler mor ışınlar veultraviyole ışınları hakkında çok güzel şeyler öğrendim. | Open Subtitles | د والدمان,لقد تعلمت الكثير منك في الجامعه عن الأشعه البنفسجيه,والأشعه فوق البنفسجيه |
| Kesmenize izin vermiyorum! Doktor Wilson'a söyle bu bacağı hemen kessin. | Open Subtitles | أخبر د.ويلسون أن يبتر تلك الساق فوراً، إن بها غرغرينا |
| - O iyi, ama ben... Doktor Wilson'ın ameliyat odasında size ihtiyacı var. Şu bacağı kesecek. | Open Subtitles | د.ويلسون بحاجة لكِ في غرفة العمليات سيدة هاميلتون، إنهم سيبترون تلك الساق |
| Bir bakıyorsunuz, beyaz bir avcı olmuş sonra aniden her şey kararıyor ve birden ortaya, Doktor Livingstone olarak çıkıyor diye tahmin ediyorum? | Open Subtitles | أتعلم أنه فى دقيقة قد يكون مثل تريدرهورن بنفسه وفجأة يسود الظلام ليخرج منه مرتديا مثل د.ليننفستون |
| Yetkililerin Doktor McCoy ve karısı Carol'ı aradığı bildirildi. | Open Subtitles | لازالت السلطات تجد في إثر د.مكوي و زوجته كارول |
| Doktor Crane, sizin yanınızda çalışmama rağmen beni aile kutlamalarına dahil etmeniz çok nazik bir hareket. | Open Subtitles | يجب أن أقول يا د.فريزر، أنه بالرغم من كوني خادمة لديكم فإنك تجعلني أشارك حفلاتكم العائلية |
| Size bir tavsiyede bulunayım Doktor Crane. Bir daha aday olursanız üç blok ötede sayaçlı bir park alanı var. | Open Subtitles | ملاحظه يا د.كرين إذا ترشحت مرة أخرى للجائزة |
| Korkarım yine kaybetmek zorunda kalacak, değil mi Doktor Crane? | Open Subtitles | يؤسفني أنه سيخسرها ثانية أليس كذلك د.كرين؟ |
| " Frasier Crane Şov " Sunucu Doktor Frasier Crane. | Open Subtitles | برنامج: فرايزر كرين تقديم: د.فرايزر كرين إخراج: |
| Ama gökten gelen bir ses işte sizin bulduğunuz şey, Doktor. | Open Subtitles | ولكن صوت من السماء هذا هو ما وجدتيه د. أروواى |
| Bu antika şeylerin ne olduğunu söyler misiniz, Doktor Sheppard? | Open Subtitles | "أتمنى لو تخبرني عن هذة القطع الأثرية يا د. "شيبارد |
| Ve uyandigimda... ne farkettim, biliyor musunuz, Doktor Powell? | Open Subtitles | وعندما استيقظت أتعرف ماذا أدركت، د.باول؟ |
| D ekinde olduğunu söylemiştiniz ama dosyada D eki yok. | Open Subtitles | ثم قلت أنه أدرجُ بالملحق د، ولا وجود للملحق د |
| Dişleri ve derisi yoğun D vitamini eksikliği yüzünden büyük ölçüde aşınmış. | Open Subtitles | و لديه تدهور شديد بالأسنان و الجلد من النقص الشديد بفيتامين د |
| Dr. Alzheimer'ın yüzyıl önce Auguste'nin beyninde tuhaf plaklar ve yumaklar bulduğunu hatırlayın. | TED | أتذكرون الترسبات والتجاعيد الغريبة التي وجدها د.الزهايمر في دماغ اوجستا في القرن الماضي؟ |
| Bir keresinde süremiz çok azdı ve Doctor Wells de bize aşırı yükleniyordu. | Open Subtitles | كان هناك تلك المرة الوحيدة كان لدينا موعد نهائي صارم وكان د. |
| Yandaki kilisenin rahibi Bay Harper'ı tanıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تعرف الموقر د. هاربر من الكنيسة المجاورة ؟ |