| Hayır. Siz ne görmesini istiyorsanız onu gördü. Onu bir türlü rahat bırakmıyordunuz. | Open Subtitles | لقد رأت ما أردتها أن تراه، لم تتمكن من تركها تذهب، أليس كذلك؟ |
| Hayır, caddenin karşısındaydı. Şoförün olduğu tarafı görüyordu. Seni gördü. | Open Subtitles | كلا، كانت بالجانب الآخر من الشارع رأت جانب السائق، رأتِك |
| İşin en kötü tarafı, yüzümdeki şok ifadesini görmüş olmalı. | Open Subtitles | و الشئ الفظيع أنها لابد أنها رأت الصدمة على وجهي |
| Şans eseri bir yerlerde saklanan kızı Catherine, her şeyi duymuş ve görmüş. | Open Subtitles | لحسن الحظ إبنته كاثرين التي كانت تختبيء .. سمعت و رأت كل شيء. |
| Cinayeti geçmekte olan bir banliyö treninin penceresinden gördüğünü söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت بأنها رأت الجريمة من خلال نوافذ القطارِ المار. |
| Ama bir süredir kardiyotorasik cerrahiyle ilgileniyor, ve bu operasyonu daha önce gördü. | Open Subtitles | لكنها كانت مركزة على جراحة القلب لفترة و هي رأت الجراحة من قبل |
| Bebeği üşümüş değildi, mutsuz da değildi karnındaki etiketin rengini gördü o kadar. | Open Subtitles | إبنها لم يكن بارد و ليس حزيناً لقد رأت لون الشاره التي بداخلها |
| Hizmetçi geldi, bunları gördü ve sanırım bu onu biraz korkuttu. | Open Subtitles | لقد أتت الخادمة و رأت هذا و قد أصيبت بالذعر التام |
| Bişeyler gördü ve ben bittim Karım benden nefret edecek | Open Subtitles | لقد رأت اشياء اليوم لاأتمناها لاى حد لقد ابتعدت اكثر |
| Peçete halkam bir sürü galeta gördü. Bir tane de baget ekmek. | Open Subtitles | حلقة المناديل الخاصة بي قد رأت العديد من أعواد الخبز و .. |
| Şef, Judy'nin annesi o gece Harrison'ların evinin etrafında birilerini görmüş. | Open Subtitles | أنا أخبرتهم كيف إن أم جودي رأت شخص ما خارج نافذتها |
| Şüpheli bir şeyler görmüş mü diye soruyordum ama görmemiş. Şimdi gidebilirsin, sağol. | Open Subtitles | كنتُ أسألها إن رأت أمراً مريباً ولكنّها لم ترَ، لذا يمكنكِ الانصراف، شكراً |
| Bu köyden bir kadın gece, babasını ormanda yürürken görmüş. | Open Subtitles | امرأة من هذه القرية رأت ابوها يمشي في الغابة بالليل |
| Claire bir şey görmüş ve sana sormazsam beni öldürür. | Open Subtitles | كلير رأت شيئاً ما وهى سوف تقتلنى إذا لم أسألك |
| Bir de o gece bir kadın, plajda fener ışıkları gördüğünü söylemiş. | Open Subtitles | قال أيضاً أن ثمة إمرأة رأت أنواراً على الشاطئ في تلك الليلة. |
| Senin ölümünü gördüğünü söyledi ve söylediği her şeyde hatalıydı. | Open Subtitles | كانت تعتقد إنها رأت موتك وكانت خاطئة حيال كل شي |
| Cara, yeğenlerimden biri, Cumartesi günü piyano resitali veriyordu ve annem benim orada olmadığımı görünce iyi olup olmadığımı öğrenmek için beni aradı. | Open Subtitles | كارا، إحدى بنات أخواتي قدّمت حفلة بيانو يوم السبت وحين رأت أمي أنني لم أكن موجودة اتّصلت لترى إن كنتُ على ما يرام |
| Polisler yeni arabada kurşun izi görürse bizim için pek de iyi olmaz. | Open Subtitles | سيارة جديدة لن تنفعنا كثيرا إذا رأت الشرطة دماءا جديدة من جرح رصاصة |
| O hamile olduğumu biliyordu. Görüntüleri o da görmüştü, bebeği doğrulamıştı. | Open Subtitles | إنها تعلم أني كنت حامل لقد رأت الفحص، لقد أجرته بنفسها |
| Tyra büyük ihtimalle Gibbs'in onun görmesini istemediği bir şey gördüğü için öldürüldü. | Open Subtitles | لقد أطلق الرصاص على، تايرا لأنها رأت أمر ما لم يرغب بأن تراه |
| Tuvalet aynasındaki yansımasını gördüğünde ağlamaya başladı. | TED | وعندما رأت انعكاسها في المرآة بدأت بالبكاء |
| Kocamı ölmeden önce gören son kız neye benziyor bilmek istedim. | Open Subtitles | لأعرف كيف هي الفتاة الأخيرة التي رأت زوجي قبل أن يموت. |
| Şey, düşündüm de, belki gerçekten dışarıda birini görmüştür. | Open Subtitles | حسناً, أدركت أنّها ربما قد رأت شخصاً ما في الواقع هناك |
| Hemşire Price'ın, taburcu olduktan sonra Kessler'in çocuğunu görüp görmediğini biliyor musun? | Open Subtitles | هل تَعْرفين ما إذا كانت الممرَضة برايس قد رأت الولد كيسلر منذ خروجه؟ |
| Ya da cesedi nehre atan birini gördüyse... Ya da... | Open Subtitles | او انها رأت من مكانها شخص يقوم بالقاء جثة فى النهر, |
| Bu resim çekildikten kısa süre sonra karşıda bir şey gördükten sonra öldürüldü. | Open Subtitles | بعد أن رأت شيئ عبر الشارع أشعَرَها بالذعر وتسبب في مقتلها ذلك اليوم |
| Kadın cinayeti son iki vagonun arasından gördüğüne göre, cinayetin tren oradan geçerken gerçekleştiğini anlayabiliriz. | Open Subtitles | وحيث أن المرأة رأت القتل خلال العربتين الأخيرتين إذن يمكننا أَن نفترض أن الجسم قد ارتطم بالأرضية خلال مرور القطار. |