"رتبت" - Traduction Arabe en Turc

    • ayarladım
        
    • ayarladın
        
    • ayarladı
        
    • hazırladım
        
    • ayarlamıştım
        
    • ayarlamış
        
    • düzenledim
        
    • yaptım
        
    • planladım
        
    • organize
        
    • kurdum
        
    • ayarladınız
        
    • hazırlamıştım
        
    • ayarladığım
        
    Bu basit çiftçilerle barış konuşmak için bir buluşma ayarladım senin için. Open Subtitles لقد رتبت اجتماعاً من أجل عقد صفقة سلام مع هؤلاء الفلاحين الساذجين
    Eddie'nin Tino'yla buluşmasını ben ayarladım yargıç hakkında bildiklerini Eddie'ye anlatsın diye. Open Subtitles انني رتبت اللقاء بين ادي و تينو ليخبره بما عرفه عن القاضي
    Her şeyi ayarladım, amcan seni bekliyor, sana Münih'te bir iş bulmuş. Open Subtitles ولكنني رتبت كل شيء عمك ينتظرك في ميونخ ولقد وجد لك وظيفة.
    Ya da onu soğuk kanlılıkla öldürmek için mi görüşme ayarladın demeliyim. Open Subtitles أو هل يجدر بي أن أقـول أنك رتبت لقتلـه بدم بـارد ؟
    Krauss kendisi ve diğerleri için iade edilmeleri zor bir yer olan Buenos Aires'e denizaltıyla güvenli geçiş ayarladı. Open Subtitles رتبت لمرور آمن من نفسه، كراوس، وغيرها إلى بوينس آيرس بواسطة غواصة، حيث أنها ستكون في مأمن من التسليم.
    Ama şimdi ne yapmamız gerektiğini biliyoruz, ve ben şimdiden herşeyi hazırladım. Open Subtitles حسنا، الآن نعلم ماذا علينا أن نفعل و أنا رتبت لكل شيء
    Dinle, eğer yapacak işin yoksa, Sam için şu şeyi ayarlamıştım. Open Subtitles إسمعي إذا لم يكن لديك عمل آخر فيما بعد فأنا رتبت شيئاً لـ سام
    Ve iyi niyet göstergesi için de, size çamaşırhanede bir iş ayarladım. Open Subtitles بالواقع، كعرض ذي حسن نية أولي، لقد رتبت لك العمل في الغسيل.
    Gerek yok.Bu gece için çok özel bir program ayarladım. Open Subtitles لا حاجة. لقد رتبت معاملة خاصة جدا بالنسبة لنا الليلة.
    Dragoons'un bu tarafında bir görüşme ayarladım. Open Subtitles لقد رتبت الموعد على هذا الاساس من ناحية الفرسان
    Griffin'e gelsin diye tüm bunları ben ayarladım. Open Subtitles رتبت الامر لكى يجبر على القدوم إلى جريفين
    Her şeyi ayarladım. Yeri yıkadım, yatağı düzelttim. Open Subtitles لقد نظفت كل الفوضى لقد غسلت الأرض و رتبت السرير
    Sana bir daire, bir araba ve istediğin zaman her istediğini yapacak dükkanlar ayarladım. Open Subtitles نعم سأفعل و لذلك لقد رتبت لك ان يصبح لديك شقة و سيارة
    Albert Gölü'nde bir av kampına uçak ayarladım. Open Subtitles لقد رتبت لك ان تطير الى معسكر صيد فى بحيره البرت
    Pazartesi gecesi onunla motelde bir görüşme ayarladın. Open Subtitles في ليلـة الإثنيـن , لقد رتبت لأن تقابليـه في الموتيـل
    Bu tüberküloz testlerini olabilecek en mantıksız zamana ayarladın. Open Subtitles لقد رتبت فحوص السل تلك في أكثر وقت غير منطقي
    - Çok eğlenceliydi. - Aslında Penny ayarladı. Open Subtitles لقد كان ممتع كثيرا بينى التى رتبت كل ذلك
    Bu testi ben hazırladım, Böylece senin adam mı, efsane mi ...olduğunu kendi gözlerimle görmek istedim.. Open Subtitles رتبت هذا الأختبار لأرى بعيني إن كنت رجل أم أسطورة
    Bu yüzden güzel kızlarımdan biriyle ona bir randevu ayarlamıştım. Open Subtitles لذلك رتبت لـه موعـداً مـع احدى الفتيات الجميـلات
    Helen, Amthor'la bana ve iki şamar oğlanına bir tanışma randevusu ayarlamış. Open Subtitles لقد رتبت هيلين لى موعدا مع امثور وبعض رجاله الأشرار
    Dönemlerine göre düzenlenmişlerdi. Sonra ben onları kompozitöre göre düzenledim. Open Subtitles كان يتم تصنيفها من قبل فترة ثم رتبت من قبل ملحن
    Dr Phillips'le çocuk hastanesi için ayarlama yaptım. Open Subtitles لقد رتبت مع د.فيلبس لحفلنا التأبينى الصغير من أجل الاطفال
    Çocuklar için ufak bir gezi planladım ve seni orada görmek isteriz, koç. Open Subtitles لقد رتبت رحلة ميدانية للشباب ونود أن نراك هناك أيها المدرب
    Bu benim için önemli sayıIır. Çok fazla insan gelecek... - ... artık hepsini organize ettim. Open Subtitles الأمر مهم بالنسبة لي، فالعديد من الناس قادمون وقد رتبت للأمر كله للتو
    Kasabaya döndüğünü duyduğumda, ilişkimizin nasıl olacağı konusunda bir senaryo kurdum kafamda. Open Subtitles حين سمعت عن عودتك للبلدة رتبت قصة سيناريو لكيف ينجح الأمر بيني وبينك
    Bu küçük kaçamağınızdan sonra Derek ile mutfakta buluşmayı ayarladınız böylece ona dersini verebilecektiniz. Open Subtitles وبعد ممارستك الجنسية الصغيرة انت رتبت لديريك ان يقابلك فى المطبخ لتتمكن من تلقينة درساً صغيراً
    Her şeyi hazırlamıştım. Köyün yarısı orada benimleydi. Open Subtitles كنت قد رتبت كل شىء ولكن نصف سكان القرية كانوا معى
    Aramamın sebebi ayarladığım teslimat hiç elime geçmedi. Open Subtitles السبب من وراء اتصالي... الشحنة التي رتبت لها لم تصلني أبداً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus