Biliyorum. Bak bende kötü hissediyorum. Belkide onların değişmelerinin tek yolu budur. | Open Subtitles | أعرف, لقد شعرت بالسوء أيضاً ربما هذه هى الطريقة الوحيدة للتأثير فيهما |
Bu etkileri daha önce hissetmiştim ama bu çok daha güçlüydü. | Open Subtitles | .لقد شعرت بهذا التأثير من قبل .لكن هذا كان أكثر فاعلية |
Mr. Whitman' a kötü hissettiğini söyledim, neredeyse beni boğacaktı. | Open Subtitles | وقال السيد ويتمان أن شعرت سيئة, لأنه خنق لي تقريبا. |
sanki, hakiki Kraliçe ve Prens Albert'i düdüklemişim gibi hissettim. | Open Subtitles | لقد شعرت كما لو أني نهرت الملكة والأمير ألبرت فعلاً. |
Ve hayatımda ilk defa benden daha büyük bir şeyin parçası olduğumu hissettim. | TED | و شعرت لاول مرة في حياتي كنت جزءا من شيء اكبر من نفسي |
Kardeşinize kendim söylersem daha az sarsıcı olur diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد شعرت بان الصدمة ستكون اقل لو جأت واخبرتك بنفسى |
Miranda görünmez olduğunu hissederken, ben çok fazla görüldüğümü hissediyordum. | Open Subtitles | بينما شعرت ميراندا غير مرئية، ل يشعر الآن مرئية أيضا. |
Hukuk fakültesinde bir yıl okudum. 10 yıl hapis yatmak gibi geldi. | Open Subtitles | درست لمدة عام في كلية الحقوق شعرت أنهم عشرة أعوام في السجن |
Ama bu konuda bütün yaz ne kadar kötü hissettiğimi bilmiyorsun. | Open Subtitles | لكن ما لا تعرفه كم شعرت بالسوء تجاه ذلك طوال الصيف |
Herhangi bir baş dönmesi veya sersemlik, beni ara hissediyorum Eğer. | Open Subtitles | إذا شعرت بأية دوخة أو ألم في الرأس ، إتصلي بي |
Kendimi zaten suçlu hissediyorum. Bunun için beni mi suçluyorsun? | Open Subtitles | لقد شعرت بالفعل بالذنب ، هل تحاول لومني على ذلك؟ |
sorun değil herkesin kendi ıstırahat günleri var hayır ,sadece kötü hissediyorum. | Open Subtitles | لا بأس، فكل شخص يمر بهكذا يوم كلاّ، لقد شعرت بالسوء فحسب |
Ve ben de hazırmışım gibi hissetmiştim belki ciddi bişeyler olurdu. | Open Subtitles | و قد شعرت أنني ربما كنت مستعدة لعلاقة جدية مع المحاكم |
O dersi aldığımda tüm yaşantım bir seviye yükselmiş gibi hissetmiştim. | Open Subtitles | شعرت بان حياتي كاملة حصل لها تطور عندما اخذت ذلك الفصل |
O kendisini daha özgür hissettiğini, çünkü abaya'nın altına ne isterse giyebildiğini söyledi.İşe pijamalarıyla | TED | بدلا من ذلك، شعرت بحرية اكثر، أكثر حرية، لأنها يمكن أن تلبس ما أرادت تحت العباءة. |
Bak, o günden sonra sanki içime bir şey girdi ve ondan kurtulamıyorum. | Open Subtitles | اسمعيني ، منذ هذا اليوم شعرت بوجود شئ ما داخلي ولا يمكنني إخراجه |
Soğuk hücremde otururken, kendimi çaresiz hissettim, sevilmeyen ve terk edilmiş. | TED | أثناء مكوثي في زنزاتي الباردة، شعرت بالعجز، وبأنني غير محبوب ومهجور. |
düşündüm de... liderler olarak teke tek görüşmeyle daha çok şey başarabiliriz. | Open Subtitles | شعرت أننا مكن أن ننجز أكثر في اجتماع واحد لواحد قائد لقائد |
Onunla olmayı o kadar çok istedim ki kendimin de yukarıya yükseldiğini hissettim. | Open Subtitles | كنت أرغب بشدة فى البقاء معه بالكاد شعرت بنفسى أخرج الى الهواء الطلق |
Burada güvende hissediyordum sonra kapılar kapanıp garip bir melek geldi. | Open Subtitles | شعرت بالأمان هنا، وبعد ذلك ، أغلقت الأبواب ووصل ملاك عجيب. |
Hayatım boyunca ne zaman normal hissettiğimi hatırlamak gittikçe zorlaşıyor. | Open Subtitles | أتعلمين، الامر يزداد صعوبة بتذكر آخر مرة شعرت بحياة طبيعيه |
Kendini kötü hissetti ama onun hatası olmadığı ortaya çıktı. | Open Subtitles | شعرت بالسوء ، ولكن اتضح أن الخطأ لم يصدر منها |
O an harika hissettirdi ama şimdi uğraşmam gereken küçük bir sorun var. | Open Subtitles | شعرت بشعور عظيم في وقتها, لكن الأن لدي القليل من الفوضى للتعامل معها. |
Bütün bu hissetiklerim, müziğin görkemine, ululuğuna duyduğum saygı ve hayranlığın sonucuydu. Uzun zamandır böyle hissetmemiştim. | TED | كانت تجربة كونك في رهبة تامة من الموسيقى، ولم أكن قد شعرت بذلك من فترة طويلة. |
Siz üzgün ve kaybolmuş hissederken o rahat ve özgüvenli hissetmiş olabilir. | TED | من الممكن أنها شعرت بالطمأنينة والارتياح، حتى ولو شعرت ظاانت بالحزن و الضياع. |
Ya da baştan çıkarıcı hissettiğin takdirde, nikah dairesinin yapması için. | Open Subtitles | أو في حالة ما إذا شعرت بحاجتك لإثارة الرغبة الزوجية داخلك. |
Global toplum yararına bir dava sunuyor ve bugünü yaratıyormuş gbi hissediyordum. | TED | شعرت بأنني اقدم دعوى نيابة عن المجتمع الدولي لمحاولة خلق هذا اليوم |