| On yıl sonra, bu düşüncemi gerçekleştirmek için Kenya'ya döndüm. | TED | بعد مرور عشر سنوات، عدتُ إلى كينيا للقيام بذلك فقط. |
| Ben de işe geri döndüm. Bu işe ihtiyacım var. | Open Subtitles | بشأن لقائنا , لذا عدتُ للعمل أنا بحاجة لهذه الوظيفة |
| Bakmaya gittim ve sonra odama geri döndüm, odamda biri vardı. | Open Subtitles | وعندما بحثت وبالوقت الذي عدتُ فيه لغرفة نومي كان هناك رجلا |
| Dün akşam dışarı çıkıp bir kaç yer gezdim, eve geldim, birkaç kişi de takılmaya geldi, Bentley Azure kaçırıldı. | Open Subtitles | خرجتُ ليلة البارحة و ارتدتُ عدّة أماكن عدتُ للمنزل و أتاني بعض الشخاص و أخبروني بشأن تعرّض سيارتي البنتلي للسرقة |
| Bir yıl önce, işten geldim ve kanepemde bir adam oturuyordu. | Open Subtitles | قبل عام من الأن عدتُ للمنزل لأجد رجل يجلس على أريكتي |
| Odaya geri döndüğümde heykele doğru yürüyen bir kadın gördüm. | Open Subtitles | عندما عدتُ إلى الغرفة، كانت هناك امرأة تمشي نحو القبضة. |
| Hemen hurda yerine geri döndüm ancak karavan orada değildi. | Open Subtitles | لذا على الفور.. عدتُ إلى ساحة الخردة لكن المقطورة اختفت |
| Boston'daki laboratuvarıma geri döndüm ve küçük bir deney yaptım. | TED | عدتُ إلى مختبري في مدينة بوسطن وأجريتُ تجربة صغيرة. |
| Hukuk fakültesinden mezun oldum ve geri döndüm. | TED | لذلك عندما تخرجتُ من كلية الحقوق عدتُ راجعة. |
| Karanlık çökene kadar kırlarda bekledim , ve sonra sizin eve döndüm. | Open Subtitles | بقيت هناك حتى الغسق وبعد ذلك عدتُ إلى بيتك |
| Şimdi eve döndüm ve çok mutluyum... ve çok sağlıklıyım. | Open Subtitles | غير ناشط نوعاً ما , لكنني عدتُ للوطن أنا في غاية السعادة وفي تمام صحتي |
| Nemo'yu gömmek için döndüm böylece ruhu gezinmeyecek. | Open Subtitles | عدتُ لكي أضع نيمو في الأرض لذا روحها لن تتجوّل |
| Ben eski yollarıma döndüm, sen de eski yollarına döndün. | Open Subtitles | عدتُ إلى مساري القديم وعدتِ إلى مساركِ القديم |
| Senin finans sorunlarını çözmek için geldim. | Open Subtitles | لقد عدتُ بشكلٍ مُحدّد لمُسَاعَدَتك في حلّْ مشكلةَ التمويل |
| Selam millet. Ben geldim. - Anne! | Open Subtitles | مرحباً أيّها الصغيران، لقد عدتُ للبيت، آسفة لتأخري |
| Hayır, ben iyiyim. Daha eve yeni geldim ve hemen yatağa girdim. | Open Subtitles | كلا ، أنا بخير ، أنا فقط عدتُ للبيت وأويتُ للفراش |
| Bu yüzden bana on yıldan daha uzun bir süre önce yardım eden yaşlılara gittim. | TED | لذا عدتُ إلى الأشخاص الأكبر سنًا الذين ساعدوني منذ أكثر من عقد مضى. |
| 20 Şubat 97'de tekrar dünyanın bu tarafındayım. | Open Subtitles | لقد عدتُ إلى هذا الجانب من العالم في العشرين من فبراير 1997. |
| Evet, ama onunla yeniden bir araya gelirsem anlaşmalı boşanma gereği 600 milyon dolardan vazgeçmek zorunda kalmayacağım. | Open Subtitles | ولكن لو عدتُ معها من جديد لكنتُ أعطيت 600 مليون سُدى من أجل طلاق. |
| Yatıp dinlenmek için eve dönmüştüm. 17:00 civarıydı. | Open Subtitles | كنتُ مريضة، عدتُ للمنزل وتناولت حبة منومة، كان ذلك حوالي الساعة الخامسة. |
| Valla bi kere ben köye dönersem bir daha hayat boyu ordan kurtulamam artık. | Open Subtitles | والله إذا عدتُ للقرية ثانيةً فلن أتمكن من التخلص منها طيلة حياتى |
| Bizi yakalamasaydın çoktan 2149'a dönüp kızıma kavuşmuş olacaktım. | Open Subtitles | إن لم تَعْتَرِضْنَا لكنتُ عدتُ إلى 2149 أنا وإبنتي منذ زمنٍ طويل |
| tekrar terapiye döndüğümden beri beni yargılamaktan başka bir şey yapmadın. | Open Subtitles | لم تفعلي شيئاً إلا انتقادي منذ اللحظة التي عدتُ فيها إلى العلاج |
| Hayır. Toplandıktan hemen sonra çıktım. | Open Subtitles | كلاّ، عدتُ للمنزل مباشرة بعد إنتهائِنا |