"Çünkü Ruslar bizim onlara dört yıldır yaptıklarımızın azıcığını bize yapsa an itibariyle canlı bir tek Alman kalmaz." dedi. | Open Subtitles | لأنه ولو حاول معنا الروس ما الذي فعلناه لهم في السنوات الأربعة الأخيرة في لامستقبل لن يكون هنالك أي ألمان |
Ve son yedi yıldır da bir araba yıkama firmasında çalışıyordum. | Open Subtitles | ,و في السنوات السبع الأخيرة عملت في مخزن لأدوات جسم السيارة |
Dahası, Amerikalılar siber savaş kapasitesi oluşturmak için gelecek beş yılda 30 milyardan fazla para harcamaya karar verdiler. | TED | وعلاوة على ذلك، قرر الأميركيون انفاق ما يزيد على 30 مليار دولار في السنوات الخمس المقبلة لبناء قدراتها الإلكترونية. |
O eyalette kazanmasının ayrı bir önemi olacak çünkü Tennessee son 50 yılda sadece bir kere kazanamayan adaya oy verdi. | Open Subtitles | تينيسي. الفوز في تلك الحالة سيكون ذو أهمية مضاعفة لمرة واحدة فقط في السنوات ال 50 الماضية فشلت تينيسي في التصويت |
Ipsos MORI son yıllarda bu anketlerini dünya çapında genişletti. | TED | وسعت إيبسوس موري المسح في السنوات الأخيرة ليكون حول العالم. |
Bir şeyler sezmeye başlamıştık ki sonraki yıllarda daha net algıladık. | Open Subtitles | وكنا مكسوري الخاطر بدأنا إدراك شيء فهمناه بوضوح في السنوات اللاحقة |
Son iki yıl içinde, çok şey yaşadım. Zor oldu. | Open Subtitles | و لكني كنت أمر بظروف صعبة في السنوات القليلة الماضية |
Şuradaki liman var ya, geçen son beş senedir malların geldiği yer. | Open Subtitles | هذا الميناء هناك من هنا تأتي معظم البضائع في السنوات الخمس الأخيره |
Kimse 25 yıldır bu adamın tek bir resmini ele geçirememişti. | Open Subtitles | لا أحد حصل على رؤية لذلك الرجل في السنوات الـ25 الأخيرة |
Son birkaç yıldır katlanmak zorunda kaldığın şeyleri bir düşün. | Open Subtitles | فكر في كل الصعوبات التي ممرت بها في السنوات الماضية. |
Kapşonun son birkaç yıldır Birleşik Devletler'de neye işaret ettiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. | TED | نحن نعلم جيدا علي ماذا جاء الهودي ليدل في السنوات القليلة الماضية في الولايات المتحدة. |
Son bir kaç yıldır ne kadar çok değiştiğinizin farkına varacaksınız. | TED | أنت واعٍ بالحقيقة بمدى تغيرك في السنوات الأخيرة. |
Son birkaç yılda bu şarap seni her duygudan uzak tuttu. | Open Subtitles | في السنوات القليلة الاخيرة، هذا الشراب منعك من الشعور بأي شيء |
Derin bir Mars vadisinin kenarındaki küçük bir oyukta, bir tür sıvı akıntısının geçtiğimiz birkaç yılda gerçekleşmiş olduğu görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن تدفقا سائلا لشيء ما حدث في السنوات القليلة الماضية في أخدود صغير على حافة وادي عميق على المريخ |
Son kırk yılda hiç kendine ait düşüncen oldu mu? | Open Subtitles | أكـان عندك فكرة أصلية في السنوات الـ 40 الأخيرة ؟ |
Dostum, yanlış anlama, ama son yıllarda çok dandik filmler yaptın. | Open Subtitles | يارجل، بدون مخالفة، لكنك جعلت بعض الكريهين في السنوات القليلة الماضية |
Son yıllarda, Kuran'ın yakıldığı ya da sayısızlık yapıldığı birçok olay yaşanmıştır. | Open Subtitles | في السنوات الأخيرة كان هناك حالات عديدة حيث حُرق القرآن أَو دُنّس |
Ülkesinden kaçtı ve son yıllarda çok nadiren halkın karşısına çıktı. | Open Subtitles | رحل عن البلاد وظهوره للعامة كان نادراً للغاية في السنوات الأخيرة |
Geçtiğimiz beş yıl boyunca, çok zor şeyler yaşadı ve asla mızmızlanmadı. | Open Subtitles | إنهفقط لقد عانى كثيراً في السنوات الخمس الماضية، وهو لم يشتكى قط |
Son 20 yıl içinde olan biten her şeyi öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف كل شيء حدث في السنوات الـ 20 الماضية |
Biliyorum. Son on senedir ne yaptığımı sanıyorsun? | Open Subtitles | نعم، ماذا تعتقدين أني فعلت في السنوات العشر الأخيرة؟ |
Ve o zamandan beri, son 20 sene içinde Londra'da bir stüdyo geliştirdim. | TED | ومنذ ذلك الحين ، في السنوات الـ 20 الماضية ، طورت استوديو في لندن. |
Video sistemi yıllardır çalışmıyor. Burada pek çalışır durumda bir şey yok. | Open Subtitles | لم يعمل نظام الفيديو في السنوات الماضية ولا شئ كثير يعمل هنا |