| Sana ne kadar borçlanacağım umurumda değil. Sözünde durmayan biri değilim. | Open Subtitles | . لا يهمني مقدار ما أدين لك به أنا لستُ مُحتالاً |
| Ona ya yenilerini almasını ya da yalınayak gezmesini söyle. umurumda değil. | Open Subtitles | قولي له أن يشتري خفين جديدين أو يمشي حافي القدمين, لا يهمني |
| Bayan Avon'u çağırsalar bile umurumda değil. Bir Denizciyi öldürdüler. | Open Subtitles | لا يهمني إن اتصلا حتى بخبيرة التجميل لقد قتلا ضابطاً |
| Vücudunun ne söylediği umrumda değil. Bu çocuk çarpılarak öldü. | Open Subtitles | لا يهمني ما يشير إليه جسده هذا الشخص صُعق كهربائياً |
| Yürüyebilirmisin, görebilirmisin, kendi kı*ını silebilirmisin, umurumda değil. Her zaman çirkindir, her zaman. | Open Subtitles | لا يهمني إن كان يمكنك السير، الرؤية أو مسح مؤخرتك، إنه دائماً سئ |
| Nasıl olduğu umurumda değil. Bir yer ve birini bulacaksın. | Open Subtitles | لا يهمني كيف، لكن أعثر على مكان و شخص ما |
| Bana uzaylı de, canavar de. umurumda değil, bir şeyler söyle. | Open Subtitles | قل أني مخلوق فضائي أو وحش لا يهمني قل شيئاً فحسب |
| Genç, yaşlı, bekar ya da boşanmış olmanız umurumda değil... | Open Subtitles | لا يهمني إن كنتم كبار أو صغار عازبون أو مطلقون |
| Çalışması umurumda değil Senin için niye bu kadar önemli? | Open Subtitles | لا يهمني فيما إذا عملت لماذا هي مهمة هكذا لك؟ |
| Bir öğretmen olmak umurumda değil. Umurumda olan şey seninle olmak. | Open Subtitles | لا يهمني أن أكون أستاذًا بل ما يهمني أن أبقى معكِ |
| Bana ne olacağı umurumda değil tek bildiğim onun bir pasaport alması gerek. | Open Subtitles | لا يهمني ما يحدث لي ولكن يجب أن أتأكد ألا تقبضوا عليها أيضاً |
| Katilleri nasıl öldürdüğün umurumda değil ama kameraya karşı suçlarını itiraf edecekler. | Open Subtitles | لا يهمني كيف تقتل القتله؟ لكن يجب أن يعترفوا بذنبهم في تسجيل |
| Aileme bulaşırsan, yemin ediyorum ki seni öldürürüm. Kim olduğun umurumda değil. | Open Subtitles | إذا اقتربت من عائلتي، أقسم بالله أني سأقتلك، لا يهمني من تكون |
| Hasta ya da ölü olmaları umurumda değil. Ama tehlikeliler. | Open Subtitles | لا يهمني إن ما كانوا مريضين أو ميتين، فإنهم خطرون |
| Kaç kutuyu işaretlediğin umurumda değil şef asistanı sen olmayacaksın. | Open Subtitles | لا يهمني عدد المربعات التي تعلّمينها فلن تصبحي رئيسة للأطباء |
| 90 yaşında da olsa umrumda değil. Arabanızı hemen buradan çekmek zorundasınız. | Open Subtitles | لا يهمني لو كان عمرها 90 يجب أن تبعدي سيارتك عن الطريق |
| Jean, saha daha sıkı dedim. Nefes alıp alamamam umrumda değil. | Open Subtitles | جين,لقد قلت لك أضيق لا يهمني إن كنت لا أستطيع التنفس |
| İkiniz onun kapısını kırmak zorunda kalsanız bile umrumda değil. | Open Subtitles | لا يهمني إذا انتما الاثنان يجب أن تفرقعوا تحت بابه |
| Her ne bulursanız bulun, umurumda bile değil, hemen bana getirin. | Open Subtitles | لذلك، أيا كان ما تجدونه.. لا يهمني ماهو، فقط أحضروه لي. |
| Bunun bir önemi yok. Önemli olan buraya gelmiş olmanız. | Open Subtitles | هذا لا يهمني ، ما يهمني أنكم اتيتم إلى هنا |
| Kiraya verip elime biraz para geçebilirdi ama artık umursamıyorum. | Open Subtitles | لم أستطع إيجاره ولهذا أخذت ثمنها لكن لا يهمني الآن |
| Yoktur -- cazibe varolan bir şey değildir -- Sabah çekici bir şekilde uyanmazsınız. Kim olduğunuz umrumda bile değil. | TED | لست أقول أن الابهار هو لاشيء ولكنك لا تستيقظ في الصباح باهراً، لا يهمني من أنت |
| Dolar, çek fark etmez. Yeter ki kızla ilgili bilgi verin. | Open Subtitles | دولارات، شيك، لا يهمني أريد أن أعرف كل معلوماتها الخاصّة .. |
| Kaynağının gizli olması ya da ona verdiğin vaatler beni ilgilendirmiyor. | Open Subtitles | لا يهمني إذا كان مصدرك سري أو أي وعود أعطيته إياه |