"لتعطي" - Traduction Arabe en Turc

    • vermek için
        
    • veriyorsun
        
    • verecek
        
    Seks hattı üstünden vergi önerisi vermek için para mı ödedin? Open Subtitles دفعت لتعطي نصيحة ضريبية على أحد الهواتف الجنسية ؟
    Dünyada yaşayan yedi milyar insana kendi numaralarını vermek için, 10 rakamlı sayı kullanırsın. Open Subtitles لتعطي كل شخص من السبع بليون على الأرض رقمه الخاص ، ستحتاج لعشرة أرقام
    Birine hep hayal ettiği günü vermek için hep para harcaman gerekmiyormuş. Open Subtitles أتضح أنه لا يجب دائما .. ان تصرف المال لتعطي أحدهم اليوم الذي لطالما .حلموا به
    Yavaş ol dostum, sen kimsin, patron musun emir veriyorsun? Open Subtitles أهل انت الزعيم لتعطي الاوامر هكذا؟ لا انا الزعيم.
    Sen kimsin ki emir veriyorsun? Open Subtitles من تكوني أنتِ لتعطي أوامر؟
    Peki, bakir erkek arkadaşına hafta sonu için sorumsuzluk izni verecek kadar aptal bir kıza verecek tavsiyeniz var mı? Open Subtitles حسناً ، هل لديك نصيحة لفتاة غبية بما يكفي لتعطي صديقها البكر إذن خطيئة مفتوح لعطلة نهاية الإسبوع
    Belki sadece insanlara umut vermek için yaratılan bir efsanedir. Open Subtitles ربما تكون أسطورة فقط إختلقت لتعطي الناس الأمل
    Bildiri ne? Bildiri insanlara bilgi vermek için yazilan bir seydir. Open Subtitles المذكرة هي شيء تكتبه لتعطي الناس معلومات
    Bildiri insanlara bilgi vermek için yazılan bir şeydir. Open Subtitles ‫المذكرة هي شيء تكتبه لتعطي الناس معلومات
    bu her zaman böyle değildi. Şirketler, bireylere tüm sahip olduklarını riske atmadan, yenilik yapma fırsatını vermek için yaratıldı. TED كانت الشركات تنشأ لتعطي فرصة للناس ليبتكروا ولا يخاطروا بكل شيء .
    Montana. sırf bunlar Barbara'ya vermek için. Open Subtitles مونتانا، فقط لتعطي هذه الرسومات إلى (باربرا)
    Sırf şunları Barbra'ya vermek için. Open Subtitles مونتانا، فقط لتعطي هذه الرسومات إلى (باربرا)
    O kadar basit değil. Öldüyse, Dorothy'e gerçek aşk öpücüğü vermek için Yeraltı Dünyası'ndan öylece ayrılamaz. Open Subtitles إنْ كانت هنا فلا تستطيع مغادرة العالَم السفليّ لتعطي (دوروثي) قبلة حبّ حقيقيّ
    - Sen kim oluyorsun da emir veriyorsun? Open Subtitles -ومن تكوني هنا لتعطي الأوامر ؟
    Sen kim oluyorsun da emir veriyorsun? Open Subtitles من تكون أنت لتعطي الأوامر؟
    Oren Little'a ikinci bir liste fiyatı verecek yüzsüzlüğü Open Subtitles قبل 44 عام. إذاً، من أين حظيت بالغطرسة الكبيرة لتعطي تخميناً ثانياً
    - Yeni çatal bıçak takımı. Restorana hava verecek. Open Subtitles -أشواك وملاعق وسكاكين جديدة، لتعطي مطعمك مظهرًا جيدًا
    Annemin bir salağa 100.000 verecek kadar salak olup olmadığını mı soruyorsun? Open Subtitles -إذاً أنتَ تسأل إن كانت أمي حمقاء بما يكفي لتعطي أحمقاً ١٠٠ ألف دولار؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus