"لقد وصل" - Traduction Arabe en Turc

    • geldi
        
    • gelmiş
        
    • ulaştı
        
    • O burada
        
    • inmiş
        
    • az önce
        
    • geldiler
        
    Sekiz gün önce geldi. - Igor evimden arayıp bana bildirdi. Open Subtitles . لقد وصل منذ ثمانيه ايام ايجور اتصل بى فى المنزل
    Şehrin her yerinde seni arıyoruz. Gemin sabah geldi. Open Subtitles ولكننا كنا نبحث عنك فى ارجاء المدينة لقد وصل قاربك هذا الصباح
    Shanghai Pierce geldi. Adamları huzursuzluk çıkarıyor. Open Subtitles لقد وصل شنغهاى بيرس إلى البلدة و يثير رجاله جلبة فى شارع فرنت
    Bana daha önce bir radyogram geldi. Tekrar bir bakabilir miyim, lütfen? Open Subtitles لقد وصل لى تلغراف مبكرا, هل لى ان اُلقى عليه نظرة ثانية ؟
    geldi! Haham Jacob takside! Open Subtitles لقد وصل الراباي يعقوب بالتكسي انزل بسرعة
    Affedersiniz, bayanlar ve baylar, yeni konuğumuz geldi. Open Subtitles فلتنتبهوا لي أيها السيدات والسادة، لقد وصل ضيفنا الجديد.
    -Adamı rahat bırakalım. Yeni geldi. Open Subtitles دعونا نَعطي الرجلَ إستراحة، بحق المسيح لقد وصل قبل قليل.
    Hatta sizin masanızdan birkaç kişi geldi bile. Open Subtitles في الحقيقة، لقد وصل العديد من ضيوفك بالفعل.
    - Magua adında biri geldi. - Öyle bir mesaj getirmedi. Open Subtitles لقد وصل شخص اسمه ماجوا - لم يسلم أية رسالة -
    Evet, evsahipleriniz geldi. Size oraya kadar eşlik etmekten memnunluk duyarım. Open Subtitles نعم, لقد وصل مضيفوكم بالفعل يسرنى أن أوصلكم الى الطاولة
    Daha şimdi geldi. Dövüştüğünü ya da başka birşeyini görmedik. Open Subtitles لقد وصل للتو لم نره يقاتل أو أى شيء بعد
    Paşminalar geldi ve uğrunda ölmeye değerler. Gelin bakın. Open Subtitles لقد وصل الوشاح، وهو يستحق الموت لأجل مشاهدته
    Kuzenim Sanjar geldi. Otele gitmeden seninle tanıştırmak istiyorum. Open Subtitles لقد وصل ابن عمى سنجار للتر اردنا ان نعرفك عليه قبل ذهابنا الى الفندق
    az önce bütün askeri temsilciler geldi. Open Subtitles لقد وصل كل الممثلون العسكريون كما هو متوقع ودخلوا القلعة للتـو
    Bu şey kayıp bürosuna daha yeni geldi. Üzerinde senin adın yazılı. Open Subtitles لقد وصل هذا لتو ، فقد و وجدناه انه يحمل اسمك
    Sınıra kadar geldi ama arkasını dönüp yürüdü. Open Subtitles لقد وصل إلى الحافة لكنه إستدار و مَضى بعيدا
    Zuwanie'nin güvenlik şefi geldi. Hemen bir görüşme yapmak istiyor. Open Subtitles لقد وصل رئيس طاقم الأمن الخاص ب زوانى و هو يطلب فعلا عقد إجتماع مباشر
    Bu şey soğutma sistemi çökmeden birkaç dakika önce gelmiş. Open Subtitles لقد وصل هذا بالبريد قبل دقائق من انهيار نظام التبريد
    Pelham 1-2-3, para ulaştı. Tekrar ediyorum, para ulaştı. Open Subtitles بيلهام 123 لقد وصل المال أكرر لقد وصل المال
    O burada. Şu anda en üst kattaki kurbana doğru ilerliyor! Open Subtitles لقد وصل, إنه في طريقة إلي الضحية في الطابق العلوي الآن
    Dün Buenos Aires'e inmiş. Open Subtitles لقد وصل الى بوينوس أيريس أمس
    Yarınki fotoğraf çekiminin yemeği için yemek servisinden geldiler. Open Subtitles لقد وصل متعهدون الطعام ليناقشوا موضوع الغداء لجلسة التصوير غداً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus