"لكن لو" - Traduction Arabe en Turc

• Ama eğer
• Fakat eğer
• Ama onu
• Ama bir
• Ama o
• Ama ya
• ancak eğer
• Ama sen
• Ama eger
• Ama bana
• Ama onları

Ama eğer denediyseniz hata yapmanın ne kadar kolay olduğunu bilirsiniz.
و لكن لو فعلتم، فستدركون كم هو من السهل إرتكاب الإخطاء.

Cep telefonunu elinden hiç düşürmüyor Ama eğer biz dışarıdaysak gelen telefonları cevaplamıyor.
هو دائماً شاغل موبايلة لكن لو احنا مع بعض عمرة ما بيرد علية

Ama eğer bu sırada yere düşerse bu ani bir ölüm anlamına gelir ve ya acıyla dolu bir hayat
لو ان هذا الهيكل الخشبى يبقى منتصبا خلال قوله للتعويذة فسيعيش المريض. الكل سيشفى لكن لو خلال قوله للتعويذة، وقع

Ama eğer bununla bir sorunun varsa, şimdi istifa et.
لكن لو كانت لديك مشكلة فمن الأفضل أن تنسحبي الآن

Kim olduğunu bilmiyorum Ama eğer oğluma elini sürmeye kalkarsan...
لا أعرف من تكون لكن لو ممست أبني مرة اخرى

Ama eğer istediğim şeye zaten sahipsem yapacak bir şey kalmaz ki.
أجل لكن لو كان لدي ما أريده لن يكون هناك شىء لفعله

Mayınlarla çevrili Ama eğer istersen beraber oraya gidip havaya uçabiliriz.
إنه مغطى بالألغام, لكن لو أردتِ, فبإمكاننا الذهاب سوياً وتفجير المكان

- Ama eğer bir beyin tümörü vakası gelirse, emrindeyim.
لكن لو واجهتكِ إصابة ورم في المخ فأنا تحت طوعك

Ama eğer doğru olsaydı ki doğru değil. - Ama doğru.
رغم أنه غير صحيح من الواضح لكن لو كان وهذا مستبعد

Ama eğer bana birşey olursa, kasayı aç ve mektupları adreslerine gönder.
لكن لو حدث شيء لي أفتحيه وحدك وأرسلي الخطاب حسب التوجيهات المذكورة

Ama eğer kalp atış hızını yeterince yavaşlatabilirsek bir tür trans hâline geçeceksin.
لكن لو أبطئنا ضربات قلبك بما يكفي سوف تنساب إلى مرحلة من الشفافية

Ama eğer daha fazlasını isteseniz, onları aramak için dünyayı tarayacağım.
لكن لو طلبتي المزيد منها فلسوف أجول بقاع الأرض بحثاً عنها.

Ama eğer herkes gözlerini bağladığı partizan bağlarını bir çözebilse bu iki sorunun aslında en iyi şekilde birlikte çözülebileceğini görürdük.
و لكن لو استطاع الناس ان يخلعوا حواجزهم الحزبية، سنرى ان هاتان المشكلتان، في الحقيقة يمكن النظر اليهم سوياً.

Ama eğer eski güç iseniz yapabileceğiniz en önemli şey başkaları sizi işgal etmeden, sizin kendinizi işgal etmenizdir. Şu durumu bir hayal edin
لكن لو أنتم قوة قديمة، الشيء الأكثر اهمية الذي يمكنكم فعله هو احتلال أنفسكم قبل أن يحتلها الآخرون، قبل أن تُحتلوا.

Ama eğer isterseniz lütfen şimdi şu iki kelimeyi olabildiğince sıcak bir şekilde hayal edin: Teşekkür ederim.
لكن لو سمحتم ، أرجوكم تخيلوا الكلمات المقبلة بحرارة قدر ماأستطعتم : شكراً لكم.

Ama eğer o yoksa, belki kulaklıklarınızdan da dinleyebilrisiniz.
و لكن لو لم تتمكن أيضا , ربما تستطيع الإستماع عبر سماعات الأذن.

Ama eğer kendime bir kız bulursam, o dergilerdeki gibi olmayacak.
لكن لو بحثت عن فتاة لي ، لن تكون إحدى فتيات تلك المجلة

Fakat eğer sıradan, genel gerçekliklerden biri ise bunun için başka bir açıklama yok.
لكن لو كان مجرد واحد من تلك الحقائق العامة العشوائية، ليس هناك تفسير آخر له.

Suç ortaklarını kendinin öldürdüğü apaçık ortada... Ama onu şimdi tutuklarsak... bunu ispat edemeyiz.
.. من الواضح أنه قتل شركائه في عملية الإختطاف .. لكن لو قبضنا عليه الآن لا يمكننا إثبات ذلك

Tamam, onlara detaylı bir şey söylemeyeceğim Ama bir şeyle ilgili bir gerçeği bildiğinizi varsayalım ama bunu söylemek potansiyel olarak birisine ciddi zarar verebilir.
حسناً , لن أكون دقيقة بالضبط لكن فرضاً , أنكم تعرفون الحقيقة , بشأن أمر ما , لكن لو أفصحتم عنها قد تأذون شخصاً ما

Ama o yokken saklambaç oynardık.
لكن لو خَرجَ،نَلْعبُ اسنغماية في جميع أنحاء البيت.

Ama ya senden benim başımdan geçenlerden birini yaşamanı isteseydim, kabul eder miydin?
لكن لو سَألتُك لأَخْذ أحد المِحَنِ التي مَررتُ بها هَلْ تَقْبلُي؟

Ancak, eğer güneş ışığı metanı sürekli organiklere dönüştürüyorsa neden hala metan tükenmedi?
لكن لو استمرّت الشمس بتحويل الميثان لعناصر عضوية باستمرار فلم لا ينفد الميثان؟

Ama sen yardım alırsan mesela hayaletlerden ya da parlak dostlarından...
لكن لو تلقيت مساعدة مثلا ً من شبح أو أحد اللامعين

Rahatla, o kadar da kötü degil. Ama eger bana yumurta verirsen bu ikimizin arasindaki durumu koruyacaktir.
لكن لو حدث و شاهدتموني أضع بيضة ،فستُبقون الأمر بيننا

Ama bana en beğendiğin hangisi diye sorsaydın bunu derdim.
لكن لو سألتيني حقاً، أيّها المفضّلة لديّ، سأقول هذا الرداء

Ama onları ikna edemeseydin ikiniz de ölecektiniz.
لكن لو لم تُقنعيهم أنه قد تم برمجتك لقتلوكم أنتم الإثنان