Pennington arar aramaz geldiğini ve adamı ölü bulduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد صعد عندما إتصل به بننجتون . ووجد الرجل ميتاً |
Onlara, oğlumu bulana kadar bu ülkeyi terketmeyeceğimi söyle. ölü ya da diri. | Open Subtitles | فيل، أنني لن أغادر هذه البلدة حتى أعثر علي أبني، حياً أو ميتاً |
İçeri girdik, sonra o madeni şey açıldı, içinde ölü adam vardı. | Open Subtitles | لقد كنا بالداخل وهذا الشىء المعدنى أنفتح وكان هناك رجلاً ميتاً بداخله |
Neden? Çünkü şu an göğsünde bir kurşunla ölmüş olurdun. | Open Subtitles | لأنه لولا ذلك لكنتُ الآن .ميتاً جراء رصاصة في صدرك |
Üvey oğlunun ölmesini ister misin Bayan Celie? Sana yapılan şeyleri yapmasını öğütlüyorsun ona. | Open Subtitles | لو تريدين صهراً ميتاً واصلي منح تلك النصائح |
Hala yaşadığı için şanslı. Amy'yi alıp... kaçmaya kalksaydınız, ölmüştü. İkiniz de. | Open Subtitles | من حظة أنه حي,و إذا كنتما هربتما و أيمي معكما ,لكان ميتاً,كلاكما |
Tüm yapmam gereken senin öldüğünü görmeye yetecek kadar özgür kalmak. | Open Subtitles | كل ما علي فعله هو أن أبقى حراً حتى أراك ميتاً |
Anlaşılan sakatlığımı fark ettin. Başımda ölü doğmuş bir cenin var. | Open Subtitles | أرى أنك لاحظت اختلالي، لديّ نتوء جنيني وُلد ميتاً متصلاً برأسي |
Biliyorsun, bir katil yerine ölü bir adamla karıştırılmayı yeğlerim. | Open Subtitles | أتعرف، أظنني أفضّل أن يظنني الناس ميتاً عن كوني قاتلاً |
Ve ikincisi ölü olmanın kötü yanı arayanın soranın olmamasıdır. | Open Subtitles | السبب وراء الكون ميتاً هو توقف الناس عن البحث عنك |
Demek istediğim yaşamak da zor, ama kesinlikle ölü olmaktan daha iyi. | Open Subtitles | أن تكون حيا صعب ايضا، لكنه بالتأكيد أفضل من أن تكون ميتاً |
Oturduğun evin hemen köşesindeki depoda ölü bir adam bulundu. | Open Subtitles | رجل عثر عليه ميتاً في مخزن يبعد قليلاً عن مسكنك |
Ya bizimle birlikte çalışırsın ya da ölü bir adam olursun. | Open Subtitles | ،فبمقدورك إما أن تعمل معنا أو ينتهي بك الأمر رجلاً ميتاً |
burada; onun bileklerini kestiği, ve onu bulduğunda çoktan ölmüş olduğu yazıyor. | Open Subtitles | إنها تقول إنه قطع معصميه و كان ميتاً بالفعل عندما عثرت عليه |
Merak etme, buraya seni öldürmeye gelseydim, şimdiye ölmüş olurdun. | Open Subtitles | لا تجزع ، لو كنت هنا لقتلك لكنت فعليا ميتاً |
Oğlu yaşıyor mu, ölmüş mü diye umursamayan bir baba ne işe yarar? | Open Subtitles | ما فائدة الأب الذي لا يأبه إن كان ابنه حياً أو ميتاً ؟ |
Nasıl bulacağın umurumda bile değil. O kahrolası pisliğin ölmesini istiyorum. | Open Subtitles | لا يهمني ماذا يتطلَّب الأمر أريد ذلك الحقير ميتاً |
Ben de ona ateş ettim. Daha yere düşmeden ölmüştü. | Open Subtitles | رددت على اطلاق النار كان ميتاً قبل ان يصل للأرض |
Ben... öldüğünü sanıyordum, Bay McCandles. | Open Subtitles | أوه، أنا إعتقدتُ بأنّك كُنْتَ ميتاً ياسيد مكاندلز |
O, iyi eski moda düşüp ölme korkusu yüzünden öldü. | Open Subtitles | مات نتاجاً عن نمط تقليدي جيد للسقوط ميتاً من الخوف |
Beni öldürmek için bu uzaylı olayını uydurduğunu düşünmeye başladım. | Open Subtitles | بدأن أفكر أنك إخترعت قصة الفضائي هذه لأنك تريدني ميتاً |
Seni bu karıyla göreceğime ölmeni tercih ederim! | Open Subtitles | أنا أفضل أن أراك ميتاً على أن تكون مع تلك الساقطة |
Hristiyan hikayesi, İsa yeniden diriltilmeden önce bir gün boyunca mezarda ölüydü. | TED | القصة المسيحية كان يسوع المسيح ميتاً في قبر ليوم كامل لكنه انبعث من جديد |
Sen şanslı birisin. Eğer o olmasa, şimdiye çoktan ölmüştün. | Open Subtitles | انت محظوظ, لو لم يكن من اجلها , لكنت ميتاً |
Bu dünyada beni terk edip diğerinde de ölmemi mi istedin? | Open Subtitles | هل تخليت عني في هذا العالم وأردتني ميتاً في الآخر ؟ |
Bu saçmalık. Homer ölmedi. Bahçede hamakta yatıyor. | Open Subtitles | هذا سخف، هومر ليس ميتاً إنه بصحة عالية وهو على الأرجوحة |
ölmüştüm. Ama senin aşk test edici makinen olarak geri döndüm. | Open Subtitles | كنت ميتاً ولكني عدت كجهاز مقياس الحب خاصتك. |
- Bir daha böyle dayak yerse ölür. - Dayak yemek mi? | Open Subtitles | هزيمة أخرى مثل هذه . وربما يعود للمنزل ميتاً |
- Aslında, Cuma günü bizi görmeye geldiğinde ölüymüş. | Open Subtitles | ياللسماء في الحقيقة لقد كان ميتاً مسبقاً عندما أتى و زارنا يوم الجمعة |