Kitap çok akıcı. Dün gece okumaya başladım. 30 sayfa kaldı. | Open Subtitles | الكتاب رائع جداً بدأت بقراءته ليلة أمس وبقي منه 30 صفحة |
Bir tane karşılıksız iyilikçi ayakta kaldı, silahı tuttu ve yukarı doğrulttu, tıpkı bir İsa heykeli tutar gibi, tıpkı ayda bir delik açmakla tehdit ediyormuş gibi. | TED | وبقي ما تبقى من عديمي المنفعة واقفاً أمسك بمسدس ووجهه الي، وكأنه يمسك باليسوع رهينة، ويهدد وكأنه سيحدث ثقباً في القمر. |
11 puan için 3 tane daha kaldı. | Open Subtitles | أجبت على جزئيتين، وبقي ثلاثة حتى تحصل على النقاط كاملةً |
Herneyse, roketlerden birini buldum. İkisi kaldı | Open Subtitles | على أية حال، عطّلت متفجرة كيميائية واحدة، وبقي إثنتان |
Maçın bitmesine 9 dakika kala Wildcats 12 sayı önde. Gayret göster Lamar! | Open Subtitles | فريق "وايلدكاتس" متقدم بـ13 نقطة وبقي من الوقت 9 دقائق |
Ben Doktor Niles Crane. Bir günümüz bitti, dört gün kaldı. | Open Subtitles | هنا دكتور " نايلز " مضى يوم وبقي أربعة أراكم غداً |
O burada yok ve düğüne üç hafta kaldı. | Open Subtitles | إنها ليست هنا وبقي لدينا 3 أسابيع والموعد يقترب |
Ve saçları örgülü, koca memeli bir Alman kızıyla kaldı. | Open Subtitles | وبقي مع بنت ألمانية مع ضفائرها ونهديها الكبيرين |
İki tanesi bitti ve deneyecek bir milyar olasılık kaldı. | Open Subtitles | انتهيت من احتمالين وبقي مليار مزيج محتمل فقط |
Biri gitti, biri kaldı. Burada duralım. Bu kalabalığın arasından geçmek zor olacak. | Open Subtitles | امسكنا بواحد وبقي واحد سيكون من الصعب المرور بهذا الحشد |
Kaya, meteorit grubunun içinde hasır altı edildi ve orada 6 - 8 yıl kadar kaldı. | Open Subtitles | لذا تم نسب الحجر ..إلى مجموعة من النيازك وبقي هناك لستة أو ثمانية أعوام |
Yanlışlıkla birkaç tane Viagra aldım ve tüm gün de bu şekilde kaldı. | Open Subtitles | لقد تناولت بعض حبوب الفياغرا بالخطأ وبقي هكذا طيلة اليوم |
"Biri gitti, ikisi kaldı." Demek katilin işi daha bitmedi. | Open Subtitles | "سقط واحد، وبقي إثنان"، هذا يعني أنّ القاتل لم ينتهِ. |
Ne demek istediğini anladık. Üzgünüz, sadece 11 saatimiz kaldı. | Open Subtitles | أسمع ما تقولين ولكننا متأسفون جدا وبقي لدينا 11ساعة |
Sujamal birbaşına kaldı çünkü kaderi onu Amer'den koparacaktı. | Open Subtitles | ولذلك نزع سولجهمال عن الحكم وبقي وحيدا وكان قدره الابتعاد عن حكم آمير شيئاً فشيئاً |
Hayvanlarla iletişim kurana kadar ormanda kaldı. | Open Subtitles | وبقي هناك حتى أصبح قادرا على التحدث مع الحيوانات |
Bar kapanıncaya kadar orada kaldı. Sonra da bana çıkma teklif etti. | Open Subtitles | وبقي معي حتى موعد إغلاق الحانة و ثم دعاني للخروج معه |
Bar kapanıncaya kadar orada kaldı. Sonra da bana çıkma teklif etti. | Open Subtitles | وبقي معي حتى موعد إغلاق الحانة و ثم دعاني للخروج معه |
İki gün geçti, bir gün kaldı ve ofisteki herkes yeni beni seviyor hâlâ. | Open Subtitles | انهيت يومين وبقي واحد وكل من بالمكتب ما زالو يحبون الجديد مني |
Maçin bitmesine 9 dakika kala Wildcats 12 sayi önde. Gayret göster Lamar! | Open Subtitles | فريق "وايلدكاتس" متقدم بـ13 نقطة وبقي من الوقت 9 دقائق |
Mısır'da, eğer başkan iktidarda kalmak isterse, iktidarda kalır. Ve Hüsni Mübarek 26 yıldan beridir iktidarda. | Open Subtitles | لانه في مصر لو اراد الرئيس البقاء في السلطة فسوف يبقى في السلطة وبقي حسني مبارك في السلطة لاكثر من 26 سنة |