"وجدته" - Traduction Arabe en Turc

    • buldunuz
        
    • Onu buldum
        
    • bulduğun
        
    • Buldun
        
    • buldu
        
    • bulmuş
        
    • bulduğu
        
    • bulduğumda
        
    • bulduğunu
        
    • bulduğumu
        
    • bulmuştum
        
    • bulduk
        
    • gördüm
        
    • bulduğunda
        
    • bulduğunuz
        
    Bu maddeden arabanın başka bir yerinde de buldunuz mu ? Open Subtitles هذه المادة، وجدته أي مكان آخر في السيارة؟
    Onu buldum, ama bunu söylemekten üzüntü duyuyorum ki bayrak hüzün verici bir şekilde yetersiz. TED و قد وجدته وعذرا لقول ذلك يفتقر الكثير للأسف.
    Cep telefonunun yanında bulduğun anahtarla 253 numaralı kutuyu aç. Open Subtitles بواسطة المفتاح الذي وجدته بجانب الهاتف افتح الصندوق رقم 253
    Buldun mu? Open Subtitles أنهافينفسمستوىالذي كنتفيه، ربما تجد هناك بعض الهواء. هل وجدته ؟
    Posta kutusunda buldu ve çöp kutusuna saklamak için büyük miktarda enerji harcadı. Open Subtitles لقد وجدته في البريد, و بذلت مجهود انها تحاول تخبيه في صندوق القمامه.
    Gwen onu banyoda bulmuş. Boynuna dolanmış bir kemer varmış. Aman Tanrım. Open Subtitles جوين وجدته في الحمام و لديه حزام ملفوف على رقبته يا إلاهي
    O, ceketinde bulduğu saç tellerine DNA testi yapan kız değil miydi? Open Subtitles أهي تلك التي قامت بأجراء فحص للحمض النووي الذي وجدته على سترته؟
    Arkadaki küçük mavi şişeyi görüyorsanız onu bulduğumda o aslında bu küçük pavuryanın eviydi. TED وفي الخلفية ، إذا تمكنتم من الرؤية هذا الغطاء الأزرق. وفي الوقت الذي وجدته كانت في الحقيقة بيتا لهذا السلطعون الناسك
    lütfen Ohio'ya gelir misin ve lütfen şimdiye kadar bulduğunu bildiğim o erkeği de yanında getir. TED رجاء هل بامكانك الحضور الى اوهايو, وارجوك احضر معك ذلك الرجل الذي اعلم انك وجدته
    Ne bulduğumu tahmin edemezsin. Tanımlanamayan bir organik fosfatın izlerini. Open Subtitles ولن تحزري ما وجدته أبداً آثار مجهولة من الفوسفات العضوي
    Ama onu ölü buldunuz. Open Subtitles ..انك ستدفع مال الأبتزاز. ولكنك وجدته ميتا
    Efendim bağışlayın ama onu bir kiliseyi yakarken buldunuz... ..ve kiliseyi değil onu kurtardınız. Open Subtitles سيدى ، أعذرنى لكنك وجدته يحاول إحراق كنيسة لكنك أنقذته هو وليس الكنيسة
    Şimdi ben geldim ve Onu buldum, ve tarifimi geri istiyorum. ve ben herkesin chop suey yapmasını durdurmak istiyorum ya da aynısını yapmak için bana ödeme yapma hakkı, Bu nedenle erken bir egzersiz oldu. TED الآن لقد جئت و وجدته ، وأنا أريد أن استرد وصفتي وأريد من الجميع أن يتوقفوا عن صنع الشوب سوي ، أو يدفعوا لي للحصول على حق في فعل ذلك. لذا كان تمرين في وقت مبكر
    Onu buldum, 10:48, pencerenin önünden geçiyordu. Open Subtitles وجدته في تمام 10.48 عبر النافذة الشمالية
    Telefonumda bulduğun bir şey için bana kızgın değil misin yani? Open Subtitles إذا أنتِ لستِ غاضبة مني بسبب شيء وجدته على هاتفي ؟
    Onu salı günü Buldun Adını "Salı" koy. Open Subtitles لقد وجدته يوم الثلاثاء اذن سميه يوم الثلاثاء
    En sevdiğim araştımalardan biri şunu buldu: erkek ev işi yapmaya ne kadar istekli ise kadın da onu o kadar çok çekici buluyor. TED احدى الدراسات المفضلة لدي اكتشفت أنه كلما كان الزوج قادراً على القيام بألاعمال المنزلية كُلما وجدته زوجته جذاباً أكثر
    Ve şunu bulmuş; çalışana önerilen her 10 ortak fon için katılım oranı yüzde 2 oranında düşüyor. TED وما وجدته هو أن لكل ١٠ صناديق استثمارية قدمت للموظف، أنخفض معدل المشاركة اثنان بالمائة.
    O en iyimizdi. Ve bende ne bulduğu konusunda hiçbir fikrim yok. Open Subtitles لقد كانت أفضلنا، وليس لدي أدنى فكرة ما الذي وجدته فيّ
    Elbiseleri aynıydı. Ve onu bulduğumda atımın sırtındaydı. Open Subtitles لأن ملابسه كانت نفس الملابس و عندما وجدته
    Yani onlar ya da O, dikkatli inceleseydi ve senin bulduğunu bulsaydı... Open Subtitles إذاً، لو أنهم.. أو هو بحث بجهد أكبر ووجد ما وجدته
    Ve sizlere dünyanın 4 farklı kıtasında ne bulduğumu... ...ne olup bittiğini söyleyeceklerim... çok üzücü bir şekilde tanıdık. TED ويجب أن أخبركم، ما وجدته في هذا العالم في أربع قارات مختلفة، كان مألوفا بطريقة تبعث على الإحباط.
    Yüz yıl önce gömülen, bir zaman kapsülünün içinde bulmuştum. Open Subtitles وجدته في كبسولة زمن دفنت قبل أكثر من مائة سنة
    -Kafası kesilmiş bir öğrencinin kafasına sarılmış halde bulduk. Open Subtitles وجدته ملفوف على رأس ضحية تلميذة مقطوعة الرأس
    "Müfettiş" mi? Yahu bunu Burt'un yerinde içki otlanırken gördüm. Open Subtitles ايها المفتش, أسأله,لماذا وجدته انا يحتسى شرابا فى حانة بيرت.
    Sanırım onu bilinçsizce bulduğunda kurbanın üzerinde kullandığın bıçak bu? Open Subtitles أعتقد بأنك استخدمت نفس السكينة للضحية عندما وجدته فاقداً وعيه؟
    - Bu keşifle ilgilidir. - Ama bulduğunuz şeyi mi arıyor olmanız gerekir? Open Subtitles أنها عن الأستكشاف لكن هل يجب عليك أن تبحث عن الشيء الذي وجدته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus