"öğrendiğimiz" - Traduction Turc en Arabe

    • تعلمناها
        
    • علمنا
        
    • نتعلمه
        
    • عرفنا
        
    • نتعلم
        
    • اكتشفنا
        
    • ما تعلمناه
        
    • تعلمنا
        
    • ماتعلمناه
        
    • الذي تعلمناه
        
    • تعلّمنا
        
    • تعلّمناه
        
    • نتعلمها
        
    • أعتقد أننا تعلمناه
        
    • تعلمناه في
        
    Ve yetişkinler olarak bebeklikte ve çocuklukta öğrendiğimiz bütün bu şeyleri alıp gerçek hayatta işleri yapmak için kullanabiliriz. TED ثم كبالغين، يمكننا استغلال كل تلك المعارف التي تعلمناها ونحن صغار والاستفادة منها للقيام بأشياء في هذا العالم.
    öğrendiğimiz kadarıyla kurbanların hepsi borsa skandalıyla alakalı kişiler. Open Subtitles بجرائم القتل الأخيرة، الآن على حد علمنا كل الضحايا كانوا متورطين في فضيحة السمسرة ولكن هناك سؤال
    öğrendiğimiz model değişiminin zor olduğudur. TED ما نتعلمه منها هو أن تغيير النماذج صعب.
    Beni, Sydney Bristow'un annesinin KGB ajanı olduğunu ve babam dahil, pek çok kişiyi öldürdüğünü öğrendiğimiz için görmek istediniz. Open Subtitles تعلمين أننا عرفنا أن والدة سيدنى بريستو كانت عميل ال كى جى بى الذى قتل والدى,بين الاخرين.
    Burada öğrendiğimiz her şey dışarıda bize lazım olacak şeyler. Open Subtitles كل شئ ، نحن نتعلم هنا وهذا ما سنحتاجه بالخارج
    Çalışmalarımızdan öğrendiğimiz stresli ve kendini veremeyen bir aklın zıttı farkında olan bir akıl. TED اكتشفنا من دراستنا أن المقابل للذهن المتشتت، والمضغوط هو العقل الواعي.
    Sınıfta öğrendiğimiz şey somut politika önerileri şeklinde işe yaradı. TED ما تعلمناه في الصف شق طريقاً ليصبح توصيات سياسية ملموسة.
    Sonra öğrendiğimiz şey kusurlu davranış suçundan tutukluysanız insanların yüzde 90'ı suçu kabulleniyor. TED تعلمنا بعد ذلك أنه إن كنت محتجزًا في السجن بسبب جنحة، فإن 90 في المائة من الأشخاص سيقرّون بالجرم.
    Ve size anlatmak istediğim bizim bu yolculuklardan ne öğrendiğimiz. TED لذلك ، ما أريد فعله الان هو إخباركم عن الأشياء التي تعلمناها في هذه الرحلات.
    öğrendiğimiz şeylerden biri, bu fakir toplumların ürünleri büyük miktarlarda satın almadığıydı. TED أحد الدروس التي تعلمناها هي أن الطبقات الفقيرة لا تشتري المنتوجات بكميات كبيرة.
    Şimdi bugün öğrendiğimiz bazı şeyler. TED لذلك هنا بعض الأشياء التي تعلمناها اليوم.
    Gittiğimiz kostüm partilerinden öğrendiğimiz bir şey varsa o da, bir takım olarak hareket ettiğimiz zaman yıldız gibi parladığımızdır. Open Subtitles تاريخنا في الحفلات التنكرية قد علمنا نحن نسطع اكثر اذا عملنا كفريق
    Ya öğrendiğimiz, bilmek istemediğimiz olursa? Open Subtitles وماذا إذا علمنا كل هذا وإكتشفنا بأننا لم نرد ذلك
    Ve sonrasında öğrendiğimiz her şeyi bir konuya temel oluşturması için öğreniyoruz. TED وكل ما نتعلمه بعد ذلك يبني بغية الوصول لموضوع واحد
    öğrendiğimiz ilk şey budur. Kameranızı da yanınızda getirmişsiniz, Mr. Monk. Open Subtitles انه اول شيء نتعلمه احضرت معك كاميرا سيد مونك
    Baban bunu bana sana hamile olduğumu öğrendiğimiz gün almıştı. Open Subtitles أباك أحضر لي هذا في اليوم الذي عرفنا انني حامل بك
    Beni boğmaya çalıştığı zaman öğrendiğimiz bir semptom. Open Subtitles عارض عرفنا بشأنه عندما خنقني يكره عرقلتنا بتعريفنا عليه
    Elbette ki bu alışveriş ettiğimiz veya öğrendiğimiz herhangi bir şey olabilir ve ince ayarla onu yavaşça hareket ettirmek için ellerimi kullanabiliyorum. TED و يمكن أن يكون هذا أي شيءنتسوق لأجله أو نتعلم منه، و أستطيع استعمال يداي و أحركها بكل سهولة.
    Sonradan öğrendiğimiz kadarıyla en azından Berlin'de temerrüt satışı bu miktardı. Open Subtitles وقد اكتشفنا لاحقًا أنّها نفدت جميعها في أنحاء برلين على أقل تقدير
    Dahası, bir çok beceri başka dallara aktarılabiliyor, ve yol aldığımız her yeni alanda öğrendiğimiz her şeyi götürüyoruz, yani biz nadiren sıfırdan başlıyoruz. TED ماذا أيضا، يمكن نقل المهارات بين مختلف التخصصات، ونجلب معنا كل ما تعلمناه إلى كل مجال نسعى إليه، إذن نادرًا ما نبدأ من الصفر.
    Araştırdıkça öğrendiğimiz üzere çoğu tıbbi araç Batılılar için, daha zengin ekonomiler için dizayn ediliyor. TED وقد تعلمنا أن أغلب الأجهزة الطبية كما أوضحنا، مصممات خصيصا للغربيين لأجل اقتصاد أقوى
    O yüzden lütfen onu geri getirin çünkü şu dünyadaki kısıtlı zamanımızda kendimizle ilgili öğrendiğimiz tek bir şey varsa, o da bir şeyi uzatmamamız gerektiğidir. Open Subtitles لذا أرجوكم دعوها تعود لأنه إن كان ماتعلمناه أمرًا واحدًا عما نكون وعن وقتنا المحدود على الأرض
    Her insan aşkı bildiğini sanır aşk, öğrendiğimiz üzere, bir gizemdir. Open Subtitles كل رجل يظن أنه يعرف الحب الحب الذي تعلمناه هو لغز
    Para basma deneyimlerinden öğrendiğimiz üzere, oluşabilecek endişelerimizin kurallarla önüne geçebiliriz. TED و، كما تعلّمنا مع مخططات طباعة الأموال، يمكنُ تهدئة مخاوفنا مهما كانت عن طريق القوانين.
    Babanla yaşadığımız bunca şeyden sonra öğrendiğimiz tek bir şey var. Open Subtitles بعد كلّ ما خضناه أنا و والدك هناك أمرٌ تعلّمناه
    Bu merkezde,... öğrendiğimiz en önemli şey, affetmek oldu. Open Subtitles بالمركز، إحدى الأشياء الأساسية التي نتعلمها هي الغفران
    Burada öğrendiğimiz bir başka şey, AIDS sorunu kendi kendine çözülmeyecek. TED إذن الأمر الأخر الذي أعتقد أننا تعلمناه هنا هو أن الإيدز لن يقوم بمعالجة نفسه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus