| Yoksa, bir su kulesi, veya ayrı bir pompaya gerekir. | Open Subtitles | ما عدا ذلك تحتاجين الى برج ماء أو مضخة منفصلة |
| Saha birliği, nakil timinden; komuta ekibiyse ikisinden de ayrı olur. | Open Subtitles | وحدات الميدان منفصلة عن وحدات النقل مع وحدة تحكم منفصلة عنهما |
| Ama onların bunu kabul edip etmemesi ayrı bir dava. | Open Subtitles | أشعر أنني أديت وظيفتي. ولكن قبولهم لها هو موضوع منفصل. |
| Eğer bir insan beyni gördüyseniz, iki yarıkürenin birbirinden bütünüyle ayrı olduğu aşikardır. | TED | إذا سبق ورأيتم مخ بشري يتضح أن النصفين الكرويين منفصلين تماماً عن بعضهما. |
| Bugün sizinle konuşmak istediğim okyanus, başlı başına ayrı bir hikâye. | TED | المحيط، الذي أريد أن أحدثكم عنه اليوم، هو قصة مختلفة تمامًا. |
| Gerçek suç kanallarını izlemek isteyen kullanıcılar ayrı bir paket alacak. | Open Subtitles | العملاء الذي يريدون مشاهدة تلك القنوات سيتوجب عليهم شراء حزمة منفصلة |
| Umarım çünkü bir annenin silahlarından ayrı kalması beni mahveder. | Open Subtitles | أتمنى ذلك, لأنه يؤلمني أن أرى أماً منفصلة عن مسدساتها |
| Atrianların sahip olacağı tek gelecek, insanlardan ayrı yaşamak olacak. | Open Subtitles | المستقبل الوحيد الذي لدا الاتريين هي حياةٌ منفصلة عن البشر |
| Bizimkileri kapıda acele ettirecektim ve ayrı arabalarda gitmekte ısrar edecektim. | Open Subtitles | ادفع والدايّ إلى الخارج و اُصر على أخذ سيارات منفصلة. |
| Ama bu ayrı bir sistem olduğu için, veri tabanını korumuş olmalı. | Open Subtitles | ولكن لا بد أن هذه قاعدة بيانات احتياطية مخزنة على نظام منفصل |
| İkimiz için de en iyisi ayrı ayrı buradan çıkmak. | Open Subtitles | حسنا. طريقة أنيقة للقيام بذلك هي بالنسبة لنا لترك منفصل. |
| Geleneksel inancın ana önermelerinden biri diğer hayvanlardan ayrı olarak yaratıldığımız şeklindedir. | Open Subtitles | الفرضية الجوهرية للاعتقاد التقليدي اننا خُلقنا بشكل منفصل عن جميع باقي الحيوانات. |
| Kriptolojideki 3 yıllık çalışmanız sırasında iş ve zevki ayrı tutmayı başardınız. | Open Subtitles | خلال الثلاث سنوات لكى فى الكربتولوجى خططى لتبقى العمل و المرح منفصلين |
| Kriptolojideki 3 yıllık çalışmanız sırasında iş ve zevki ayrı tutmayı başardınız. | Open Subtitles | خلال الثلاث سنوات لكى فى الكربتولوجى خططى لتبقى العمل و المرح منفصلين |
| 5 ayrı doktor, aynı kanıta bakıp 5 ayrı teşhise varabiliyor. | Open Subtitles | خمسة أطباء مختلفون أتوا بخمسة تشخيصات مختلفة بناءً على نفس الأدلة |
| ...onları ayrı odalarda tutup yine de aynı odada olduklarına inandıracağız? | Open Subtitles | فكيف نبقيهما في غرفتين منفصلتين ونجعلهما يعتقدان أنهما في غرفة واحدة؟ |
| Hep içerisi ve dışarısı, ben ve diğeri oluyor; diğeri ise her zaman bizden tamamen ayrı. | TED | وهي بالداخل والخارج, الذات والاخر وان الآخر هو مختلف تماما |
| İlişkimiz karmaşık ve zorlayıcıydı ve 14 yaşında ondan ayrı yaşamam gerektiğine karar verildi. | TED | كانت علاقتنا معقدة وصعبة، وعندما كنت في الرابعة عشر، تم اتخاذ قرار بأن علي العيش بعيداً عنها. |
| Ve tıbbi görüntüleme insan vücudunun içine bakıp bu hücrelerin herbirine ayrı ayrı gerçekten bakabilme noktasına doğru ilerliyor. | TED | و أعتقد أن ما يتجه إليه التصوير الطبي هو القدرة على النظر إلى الجسم البشري و رؤية كل من تلك الخلايا على حدة. |
| Amir bey, sürekli ayrı tutacağımız çocuklarımızla nasıl yaşamamızı bekliyorsunuz? | Open Subtitles | كيف يفترض أن نعيش وابنانا منفصلان بصفة دائمة أيها المأمور؟ |
| Sen burada olacaksın, ben Amerika'da, altı ay ayrı kalacağız! | Open Subtitles | ستكونين هنا وسأكون بأمريكا قد نفترق لستة اشهر |
| Hafta sonunu benden ayrı geçirecek diye Jake nasıl da mutluydu, gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت كيف كان جايك سعيداً بأن يقضي عطلة نهاية الاسبوع بعيدا عني؟ |
| Sonuç olarak, şu anda tümüyle değişik karakterde iki ayrı kadın var. | Open Subtitles | بتأثير ذلك ، إنها الآن امرأتين مختلفتين مختلفتان تماماً فى طبيعتيهما |
| Bunlar ayrı ayrı seçenekler mi yoksa karın striptiz kulübünde mi kalıyor? | Open Subtitles | هل تلك خيارات منفصله ؟ أو زوجتك تعيش في نادي التعري ؟ |
| Bu ikisi tamamen ayrı teşebbüslerdir ancak bir taraftaki ilerleme diğer tarafa da akseder. | TED | تلكما مؤسستان منفصلتان تماما، و لكن التقدم في كل مجال ينعكس صداه على الآخر |
| Özel hayatımızı iş hayatımızdan ayrı tutamayız diye kim demiş? | Open Subtitles | من قال بأنّنا لا نستطيع فصل حياتنا الشخصية عن العمل؟ |