Burası birkaç dakika önce insanlarla doluydu ve şimdi kimse yok. | Open Subtitles | هذا المكان كان مكتظاً بالناس منذ دقائق والآن لا يوجد أحد |
Burası asla Delmonico'nun yeri gibi olmaz, ama sabunu kullanırsan yiyeceklerin lezzeti artar. | Open Subtitles | هذا المكان لن يكون مبهجا ولكن الطعام سيكون اكثر لذة اذا استعملت الصابون |
Duvar kağıtları kaplanıp birkaç da duvar yıkılırsa Burası yaşanacak hale gelebilir. | Open Subtitles | بمجرد تغيير ورق الحائط وتوسيع الغرف سيصبح العيش ممكنا في هذا المكان. |
Sen döndüğüne göre tatlım, Burası daha mutlu bir yer olacak. | Open Subtitles | إنها ستتغير إلى مكان أسعد حالاً بما أنك قد عدت إليه |
Bence Burası mükemmel bir yer. Bir an önce halledelim. | Open Subtitles | أعتقد أنّه موقع مثالي للكمين نستطيع أن نقضي عليهم هُنا. |
En iyi bakımı göreceği yer Burası. Burada onun sağlığından bahsediyoruz. Evet. | Open Subtitles | إضافةً إلى أن هذا المكان يستطيع أن يوفر له أفضل رعاية ممكنة |
Burası çok güzel biryer, ama bilmediğim yerlerde olmak zor. | Open Subtitles | هذا المكان لطيف جدا لكن ليس من السهل الخروج منه |
Tamamdır, Burası olabilir. Büyük bir reklam yapmalarına bile gerek yokmuş. | Open Subtitles | هذا المكان يجب أن يكون مثيراً فهم ليسوا بحاجة لإعلان كبير |
Burası senin vizyonun, ama burayı hepimiz yaptık ve Burası hepimize ait. | Open Subtitles | كان هذا حلمك .. لكننا جميعاً بنينا هذا المكان وهو ملكنا كلنا |
Söylediğim gibi Burası çok büyüktür. Yüzlerce kattan herhangi birinde olabilir. | Open Subtitles | أخبرتك أن هذا المكان ضخم ربما يكون بطابق من مئات الطوابق |
Sana bir sır vereceğim. Burası bir avukat bürosuna benzemiyor. | Open Subtitles | سأخبرك بسر عظيم هذا المكان لا يمت بصلة لمكاتب المحاماة |
Cehennem ve Burası benim olsaydı burayı yıkar ve cehennemde yaşardım. | Open Subtitles | يجب ألا تشرق الشمس علينا إذا أمتلكت هذا المكان و الجحيم |
Yırtınıyorum, ama Burası o kadar erkek merkezli bir yer ki, röntgenleri ve testleri bir türlü zamanında yaptıramıyorum. | Open Subtitles | كنتأركلمؤخرات، لكن هذا المكان مجرد نادٍ للأولاد لا يمكنني أن أحصل على نتائج الأشعة أو التحاليل في الوقت المحدد |
Burası biraz loş olabilir ama tüm gelenler bunu tahmin eder zaten. | Open Subtitles | ، إنها مظلمة هنا بعض الشئ . لكن معظم زبائنى يتقبلون ذلك |
Ayrıca Burası sana göre değil. Sakin, küçük bir kasaba. | Open Subtitles | بالإضافه إلى أنك لن تحب المكان إنها بلدة صغيرة هادئه |
- Burası benim evim. Senin burada ne yaptığını bilmek istiyorum! | Open Subtitles | أنا أعيش هنا, ما أود معرفتهُ هو لماذا أنتِ هُنا ؟ |
Tamam, Burası güzel ve rahat, ha? Cozy Cole gibi. | Open Subtitles | حسنا , المكان هنا جميل و مريح أليس كذلك ؟ |
Burası korunan bir işletme. Hayalarını domates sosu içinde bulursun. | Open Subtitles | هذة عملية محمية,سينتهي بك الأمر مع خصيتيك في صلصة الاسباغيتي |
Tüm takımlar Burası kontrol. Ateş etmeyin. Tekrar ediyorum ateş yok. | Open Subtitles | جميع الفرق معكم التحكم ليس هناك حريق اكرر ليس هناك حريق. |
Daha önce söz verdiğim yedi buçuk dakikayı kazanacağınız yer işte Burası. | TED | وهنا ستكسبون السبع دقائق ونصف الإضافية على حياتكم والتي وعدتكم بها سابقاً |
"Fakat Burası benim evim, ve burada istenmiyorsun." demen yeterli | Open Subtitles | ، لكن هذهِ هي حياتي و أنت غيرُ مرحباً بها |
Pekâlâ, sizi bilmem ama Burası gerçekten midemi bulandırmaya başladı. | Open Subtitles | أنا لا أَعْرفُ عنك، لكن أَنا مرضُت من هذا المكانِ |
Eğer Burası yeterince sıcak değilse, Bay Jewett, söylemeniz yeter. | Open Subtitles | اذا لم يكن الجو مناسبا هنا,سيد جويت قل الكلمة فسحب |
Hiçbir numara yok. Burası önü, Burası arkası, her tarafın deniz. | Open Subtitles | ليست هناك خدعه هذه الجبهه المقدمه وهذه الخلفيه والماء من حولها |
Brian, hayatımızın geri kalanını burada geçirebiliriz. - Burası mükemmel. | Open Subtitles | براين, يمكننا أن نقضي بقية عمرنا هنا فهذا مكان رائع |
Burası içinde yaşayıp, vücudunu yabancılara satabileceğin en harika ülke. | Open Subtitles | إنّها أروع بلاد للعيش فيها وتبيع جسدكَ للغرباء في العالم |
Öyle bir şey olursa önümüzdeki on yılı, Burası biyolojik karantina altında geçirir. | Open Subtitles | إذا سار الأمر بالخطأ, فهذه المنطقة ستعاني من آثار مواد خطر للعقد القادم |
Burası Hindistan, ve bu da pişirmede en çok kullanılan yakıt: inek gübresi. | TED | هذه هي الهند, وهذا هو الوقود الشائع استعماله في الهند: انه روث البقر. |