diğeri de Shooter McGavin. Bu yılkı parayı o alacak. | Open Subtitles | الرجل الاخر هو شورتر مجافن المرشح الاول للفوز هذا العام. |
Şu psikopat Derek ortaya çıkalı beri tek başıma yürümedim... yani... diğeri. | Open Subtitles | لم اعد اسير لوحدي منذ ان اختفى المجنون ديريك .. ديريك الاخر |
Bir oğul genç bir kadını öldüresiye dövüyor diğeri ölü hayvanlarla oynuyor. | Open Subtitles | أبن واحد يضرب سيدة حتى الموت و الأخر يلعب مع الحيوانات الميتة |
Biri içinde bulunduğumuz belediye binasının altında diğeri de kliniğin altında. | Open Subtitles | أحدهما هنا في مبني البلدية وأما الأخر فهو تحت العيادة الطببية |
Ama diğeri için, sadece yalnızlık zihnimizde yankılanan sesleri dışında tek bir dostun bile kalmadığı bir terk edilmişlik kalacak. | Open Subtitles | أما بالناحية الاخرى فلا يوجد سوى القفر حيث الفراغ ولا يوجد أحد كرفيق سوى هذه الأصوات التي ترنّ في رؤوسنا |
Biri önemsiz, diğeri daha önemli. Ama önemsiz olan aynı zamanda çok önemli. | Open Subtitles | . واحدة صغيرة جدا و الآخرى كبيرة جدا . لكن الصغرى كبيرة أيضا |
diğeri hala üzerimdeydi, diğer akciğerime doğru çalışıyordu, sonra ona vurarak bir dakika kazandım. | TED | الرجل الآخر كان لا يزال يعمل علي، انهيار رئتي الأخرى وتمكنت، بضرب هذا الرجل، من الحصول على دقيقة واحدة. |
Bir diğeri, sivil toplum örgütlerini sorumlu hale getirmektir. | TED | والأخر هو ، أنه يمكنك أن تجعل المنظمات مُحاسبة ومسؤولة |
Biri karanlık bir köşede yapılır diğeri ise yüz pudrasıyla yapılır. | Open Subtitles | احدهم يتم فى ركن معتم و الاخر مع مسحوق عاكس للضوء |
diğeri de Gwang Bak'la Pi Bak ikilisi gibi meteliksiz. | Open Subtitles | والمفلس الاخر يكون مثل جوانج بال و با باك كلاهنا |
Bir DNA seti bir tarafa, diğeri öteki tarafa gidiyor - bire bir DNA kopyaları. | TED | فيذهب نصفه لجهة و النصف الاخر لجهة اخرى وهي نسختين متطابقتين من الحمض النووي |
Biri sessiz, diğeri ise babalarını kızdırmaktan ve şarkı söylemekten hoşlanırmış. | Open Subtitles | أحدهما كـان هـادئاً, الأخر كـان يرفرف بريشـه, و يغني و يغني. |
diğeri de hayvanlara takılan dizginler ve kanallarda ve ağıllarda ölmeleri üzerine. | Open Subtitles | و الأخر كان عن مساند الرأس في مزالق الماشيه و حظائر القتل |
Belki bir diğeri de, annenden, 400 yıllık iyi bir güç aldığındır. | Open Subtitles | ربما الأخر هوَ أن جانبَ والدتكِ قد مرروا القوة الطيبة لـ400 عام |
diğeri sağlık, bir diğeri turizm,mühendislik ve diğer mesleklere odaklanacak. | TED | و بعضها تركز على الرعاية الصحية، السياحة، الهندسة و بعض المجالات الاخرى. |
Hiç umut yok dostum. İkisi de vuruldu. Birisi nehirde, diğeri yanıyor. | Open Subtitles | لا مفر يا رجل , كلاهما تحطم واحدة فى قاع النهر , و الآخرى تحترق |
Bir devlet adamı, bir de diğeri. | Open Subtitles | فهناك الرجل الذي يعمل لدى الحكومة و الرجل الآخر |
Birisi kutsanmış ise, diğeri lanet taşır. | Open Subtitles | إن واحدٌ منهما نعمة من الله, والأخر لعنة. |
İlaç karıştırmak, her zaman kötü fikirdir. Özellikle biri sakinleştirici, diğeri aktifleştirici ise. | Open Subtitles | إن خلط الأدوية فكرة سيئة دائما وخصوصا عندما يكون أحدها منشط والثاني مخدر |
Bir tanesi dışarıdaki evreni araştırıyor, diğeri ise içimizdeki varoluşu. | TED | واحد هو استكشاف الكون الخارجي، والآخر هو استكشاف ذواتنا الداخلية. |
Birinin başına bir şey geliyor ve diğeri ne olursa olsun onun yanında. | Open Subtitles | عندما يمر شخص بشيء ما، يكون الشخص الآخر هناك لأجله، مهما كانت الظروف. |
Biri dertte olduğunda diğeri onu bırakmayacak. İmzalayanlar biziz." | Open Subtitles | إذا واحد فى مشكلة الآخرون يساندوه وقعناه هذا اليوم |
Biri vanilyalı, biri birazcık muskatlı, diğeri de biraz limoni. | Open Subtitles | واحدة بنكهة الفانيلا، وأخرى بنكهة جوزة الطيب، والأخيرة بنكهة الليمون. |
Yaşlılara karşı davranıştaki çeşitliliğin sebeplerinden bir diğeri de toplumun kültürel değerleri. | TED | المجموعة الأخرى من الأسباب لتفاوت التعامل مع المسنين هي القيم الثقافية للمجتمع. |
2 tane siyah Mercedes var, biri doğuya gidiyor, diğeri batıya. | Open Subtitles | وجدنا سيارتين مرسيدس سوداء واحده تتجه غرباً والاخرى شرقاً |
diğeri de güvenlik için her şeyin yapıldığı uçuşlar için olurdu. | Open Subtitles | وواحد للرحلات التي بذلنا قصارى جهدنا، لكي تكون بأقصى درجات الأمان. |
diğeri ise festival için tutukluların salıverilmesini buyuran emir. | Open Subtitles | اللفافه الأخري هي أمر بإطلاق سراح مساجين بمناسبة الإحتفال |