"hava" - Traduction Turc en Arabe

    • الهواء
        
    • الجوية
        
    • الجو
        
    • الجوي
        
    • المطار
        
    • جوية
        
    • طقس
        
    • جوي
        
    • حلول
        
    • الهوائية
        
    • الجويه
        
    • الهوائي
        
    • الجوى
        
    • بالهواء
        
    • للهواء
        
    Karşımda duran bu bulutun aslında hava kirliliği olduğunu anlamam çok zaman almadı. TED لم أستغرق وقتًا طويلًأ لأدرك أنني كنت أنظر لغيمة ضخمة من تلوث الهواء.
    En büyük zorluk, çevre bilimi, hava kalitesi yönetimi ya da atmosfer kimyası hakkında pek fazla bir şey bilmememdi. TED وكان التحدي الرئيسي، هو أنني لم أكن أعرف الكثير حول علوم البيئة مثل إدارة في جودة الهواء أو كيمياء الطقس.
    Bu odada hava var, ve sizler her bir atomun farkında değilsiniz. TED إذا أخذنا الهواء في هذه الغرفة، فأنت لا تلاحظ كل ذرة مستقلة.
    O kadar yakın geçecek ki, hava durumu uydularımızın hemen altından dolanacak. TED وسيدنو قريباً جداً منا لدرجة أنه حقيقة سوف يمر تحت أقمارنا الجوية.
    Biraz daha ileri gidelim. Bu makaleyi okuyanlardan adamlardan biri Doug Engelbart’tı. Ve kendisi Birleşik Devlerler hava Kuvvetleri memuruydu. TED و مرورا إلى الأمام، أحد الأشخاص الذين قرأوا هذا المقال كان يدعى دوغ إنغيلبارت، وكان ضابطا في سلاح الجو الأمريكي.
    Ben Yalnızca hava sahamızın canlı bölüklerle dolu olduğundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles إنني فقط أريد التأكد من أن دعمنا الجوي سيتكون من جنود أحياء
    Normalde hava emiyor ancak su yutarsa suyun direncini hissediyor. TED إنه يسحب الهواء عادة ولكين حين يبلع الماء يشعر بمقاومته
    Aslında burada gerçekleşen şey alevin alkol ve hava moleküllerinin karışımını yakarak cam kabın içinde baştan sona kadar ilerlemesiydi.. TED ما حدث هو أن الشعلة انتقلت عبر الوعاء الزجاجي من الأعلى إلى الأسفل، و حرقت خليط الجزيئات في الهواء والكحول.
    Bunu küçük prefabrik parçalarla inşa ediyoruz bunlar hava ve ışığın kontrolü bir şekilde içeri girmesine izin veren pencereler. TED ونحن بصدد بناءه مع هذه القطع الجاهزة الصغيرة وهي النوافذ التي تسمح بدخول الهواء والضوء بطريقة متحكم بها داخل المبنى
    Peki ya yeteri kadar temiz hava ve temiz su olmazsa? TED ماذا لو لم يتبق ما يكفي من الهواء النقي والماء العذب؟
    Daha sonra hava soğuyup geri geldiğinde, tekrar süngerden ısı çekerek ısınıyor. Yani enerjinizi 5-6 kere yeniden kullanıyorsunuz. TED قم حين يعود الهواء بعد تبريده تأخذ تلك الحرارة من جديد فتقوم بإعادة استخدام الطاقة خمس أو ست مرات
    Ulusal Çevre Politikası Hareketi'ni, Temiz hava Hareketi'ni, Temiz Su Hareketi'ni ortaya çıkarttı. TED وقامت أيضا بوضع القانون الوطني للبئية وقانون الهواء النظيف ، وقانون الماء النظيف
    Aslında 8. hava Kuvveti tarafından bombalandı. Sakın siz Amerikalıları suçladığımı düşünme. Open Subtitles فى الحقيقة,انه قصف من القوة الجوية الثامنة لهذا لا ألومكم أيها الأمريكان
    Bu arada hava kuvvetlerinizi geri çekin. Yolcularımı hasta ediyorlar. Open Subtitles في هذه الأثناء، الغي قوتك الجوية لانهم يجعلون مسافريني مرضي
    Bir gün içinde, Japon deniz kuvvetlerinin hava gücü, âdeta yok edilmişti. Open Subtitles فى يوم واحد، تم تدمير سلاح القوات الجوية اليابانية المحمولة بحراً بالكامل
    Döndüğümüzde hava soğuk olacak. Kalın bir palto alsan iyi olur. Open Subtitles سوف يكون الجو بارداً حين عودتنا الأفضل أن تأخذى معطفاً ثقيلاً
    Sabah kalktığımda hiç öyle gelmemişti ama hava şimdi gayet güzel. Open Subtitles لم أظن هذا عندما جئت هنا صباحاً و لكن الجو تحسن
    Kelimelerini kendine sakla. hava gösterisi başlamadan bu işi bitirmeliyiz. Open Subtitles اغلق فاهك ، علينا تنظيف هذا المكان لأجل العرض الجوي
    Geçen sene de böyle demiştin, sonra hava alanına gelmemiştin. Open Subtitles هذا ما قلته العام الماضى, قبل ألاّ تظهر فى المطار.
    Araştırıyoruz ve... donanmayı en büyük hava gücüne on dakikalık yere göndermekten kaçınıyoruz. Open Subtitles ولا ترسل الأسطول البريطانى خلال 10 دقائق لمواجهة أقوى قوة جوية فى العالم
    47 Poppa, kötü hava şartları nedeniyle tüm uçuşlar iptal. Open Subtitles 47 بوبا، بسبب طقس غير ملائم نحن نلغي كل الرحلات.
    Bence birkaç yıl içinde, insanlar pilotsuz, elektrikli bir VTOL hava taksisine binmek konusunda kendilerini oldukça rahat hissedecekler. TED وأعتقد أنه في غضون بضع سنوات، سيكون الناس مرتاحين جداً بالترحل في تاكسي جوي كهربائي وذاتي القيادة مثل فيتول.
    hava kararmadan önce onu yamaçtan indirip güvenli bir yere götürün çocuklar. Open Subtitles يا رفاق، أنزلوا من هذا المنحدر .إلى مكان أمن قبل حلول الظلام
    Çift hava yastıklı ve harika bir arka koltuğu var. Open Subtitles بها إثنان من الأكياس الهوائية الجانبية و مقعد خلفي واسع
    İngiliz hava Kuvvetleri'nin temsilcisi olarak gurubunuzda kaç tane silah uzmanı var? Open Subtitles بصفتك ممثلاً للقوات الجويه البريطانيه كم عدد خبراء الاسلحة في مجموعتك ؟
    Sonra onu hava kilidinden atarak hepsinden kurtulmayı umut ediyoruz. Open Subtitles ونقوم بإلقائه عبر العادم الهوائي على أمل التخلص منه كله
    Hamburg'un dışında görev yapıyordum. Kraliyet hava Kuvvetleri Onarım Birliği'ndeydim. Open Subtitles كنت مرابطا خارج هامبورج مع وحدة لصيانة السلاح الجوى البريطانى
    Büyü değil. hava bükme. Uçurtmamın etrafındaki havayı bükerek uçmamı sağlıyor. Open Subtitles ليس سحراً, بل إخضاع الهواء, يمكنني من التحكم بالهواء من حولي.
    Bu bulutu sevmemin sebebi çevresindeki transparan hava ile eşdeğerde su tutuyor olması. TED أحب هذه الغيوم لأن لديها نفس محتوى الماء بالضبط كما للهواء الشفاف حولها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus