Pençe 2'den Operatöre. Nükleer toz bulutu hedefin güneydoğusundaki köyü kapladı. | Open Subtitles | من 2 إلى القاعدة, الغبار النووي يغطي الجنوب الغربي لمنطقة الهدف |
hedefin ismini vermedi ama, onunla ilgili bir şey söyledi. | Open Subtitles | ،،لَمْ يحدد الهدف لكن لابدَ من وجود ما يُسنِدنا إليها |
Sıradaki hedefin eşi olacağını düşündük, özellikle de onu terk ettiyse. | Open Subtitles | نعتقد ان زوجته ستكون الهدف المنطقي التالي خصوصا إذا رحلت عنه |
Bu senin yeni hedefin, tabii yeterince büyük değilse, o zaman başka. | Open Subtitles | إنها هدفك الجديد إلا إذا لم تكن كبيرة كفاية |
...eküri alımlı olmayan bayanla ilgilenip hedefin yalnız kalmasını sağlar. | Open Subtitles | المعاون يختلط مع الفتاة الأقل جاذبية ، بذلك يحرر الهدف |
Ancak sıradaki hedefin burası olduğuna dair hiçbir işaret yok. | Open Subtitles | لكن لا يُوجد شيء للإشارة حول سبب كونه الهدف التالي. |
Evet ve sen hedefin bu olduğunu çözecek kadar zekiydin. | Open Subtitles | نعم, وانت كنت ذكي بما فيه الكفاية لتكتشف انهم الهدف |
Hapımı aldım ve gerçek hedefin kim olduğunu bulmaya çalışmalarını dinledim. | Open Subtitles | لقد تناولت القرص وسمعت لهم يحاولون إكتشاف من كان الهدف الحقيقي |
Hapımı aldım ve gerçek hedefin kim olduğunu bulmaya çalışmalarını dinledim. | Open Subtitles | لقد تناولت القرص وسمعت لهم يحاولون إكتشاف من كان الهدف الحقيقي |
Yani, hedefin ne olduğunu bulduğumuz, konusunda oldukça kendimize güveniyorduk. | TED | لقد كنا واثقين جداً اننا قد عرفنا الهدف بصورة لا مجال للشك فيها |
Beyin fırtınaları, imleci hareket ettirip hedefin üzerinden geçecek bir kolu oynatacaktı. | TED | العواصف الدماغية الخاصة بها قد تتمكّن من التحكّم بذراع التي ستقوم بدورها بتحريك المؤشّر و العبور فوق الهدف. |
Öncelikle 1865 yılına baktılar ve bir dakika içinde insanların hedefin merkezine tek bir mermi atabildiğini gördüler. | TED | في البداية بحثوا في عام 1865، ووجدوا في دقيقة واحدة، أن الأشخاص أصابوا نقطة الهدف برصاصة واحدة فقط. |
JR: Hedef büyüdükçe, daha fazla engeller ile karşılaşırsınız ve o hedefin diğer tarafında zafer vardır. | TED | رجل 3: كلما كبر الهدف، كلما زادت العوائق التي تواجهها، وعلى الجانب الآخر من ذلك الهدف يوجد الانتصار. |
Ödünç ok tam tamına ayarlanmamış, William'ın deneme atışları hedefin oldukça altına isabet ediyor. | TED | ولكن القوس الذي استعاره لم يكن مضبوط بشكل جيد، لذا لاحظ ويليام خلال تدريبه أن سهامه تتجمع عند أسفل مركز الهدف. |
hedefin sizin varlığınızdan tamamen habersiz olması gerçeği sizi heyecanlandırmıştır? | Open Subtitles | ربما أحببت عملك كقناص شعرت بالاثارة لان هدفك لا يعلم ما أصبحت عليه الآن |
Anka Kuşu hedefin bodrumda, en güney uçtaki odada. | Open Subtitles | العنقاء، هدفك في السرداب، غرفة أقصى جنوب. |
Ne yazık ki,... bazen hedefin orada olmasını sağlamak... için kendinizin de ateş hattına girmeniz gerekir. | Open Subtitles | للأسف هنالك اوقات عندما تكون الطريقه الوحيده لوضع هدفك على خط النار ان تكون انت هناك بنفسك |
Dönüşüm öncesi her olayda çok açık bir hedefin vardı. | Open Subtitles | في كلّ حالة، كان لديك هدف واضح قبل أن تتحوّل |
General, hedefin uzaklığı, boyutları, sertliği ve... hızı düşünüldüğünde, onu Dünyadan ateş ederek yok etmenin mümkün olmadığı ortaya çıkar. | Open Subtitles | جنرال , لو نظرت للهدف تركيبها ، أبعادها سرعتها المطلقة |
hedefin zarif bir biçimde yer değiştirmesini sağlayarak tuzağa doğru ilerlemesine olanak tanırsın. | Open Subtitles | تجبر هدفكَ على الذهاب إلى منطقةِ قتلٍ بتحويل مسار سيره ببراعةٍ. |
Görevlileri, görev şemasını ve hedefin korumasındaki hassas noktaları çoktan gözden geçirmiş ve ayarlamıştır. | Open Subtitles | لقد حلل شخصيه المستهدف وعرف تفاصيل الامن حوله |
O günden itibaren pek çok hedefin peşine düştüler. | TED | ومنذ ذلك الحين، رصدوا العديد من الأهداف. |
- Her hedefte 10 milyon $. Tek bilmemiz gereken hedefin ne olduğu. | Open Subtitles | هدفنا الآن هو تجميد عشرات الملايين من الدولارات |
Burada 2 milyon dolarlık bir ödülden söz ediyoruz. Sonraki 10 hedefin listesini istiyorum. | Open Subtitles | نعم هو دولي والجائزة مليوني دولار أريد قائمة الـ10 أهداف القادمة |
- Demek yeni hedefin bu? - Evet. | Open Subtitles | إذاً ، هل هذا هو هدفكِ الجديد ؟ |
Gerçek: hedefin kim olduğunu ortaya çıkarırsam kukuletalı adamın kimliği hakkında bilgimiz olacak. | Open Subtitles | حقيقة، إن استطعت معرفة هدفه فقد نعرف هوية صاحب القبعة |
İkinci hedefin güverte topu ama hızlı olmalısın, çünkü biz ateş edince o da edecek. | Open Subtitles | هدفكم الثانى سيكون المدفع الذى على سطحه لكن كونوا مسرعين لأنه سيطلق نيرانه بمجرد أن نفعل هذا |
Bu Swagger'ın, iki yıl önce 900 metreden ateş ettiği bir hedefin tam boyutlu çıktısı. | Open Subtitles | هذه صوره شامله لهدف اصابه ^سواجر^ منذ عامين من علي بعد 1000 يارده |
Sizinle ilk tanıştığımızda, bana asıl hedefin Caroline olup olmadığını sormuştunuz. | Open Subtitles | سألت فى أول مرة تقابلنا فيها اذا كانت كارولين هى المستهدفة |
Ama bu hedefin aksine Hisoka hareketli olacak... | Open Subtitles | "لكن (هيسوكا) ليس مثل هذه الاهداف، إذ أنّه هدفٌ مُتحرّكٌ" |