"kan" - Traduction Turc en Arabe

    • دم
        
    • بالدم
        
    • الدم
        
    • دمه
        
    • الدمّ
        
    • للدم
        
    • دماً
        
    • بالدماء
        
    • الدّم
        
    • للدماء
        
    • دمها
        
    • دمك
        
    • تنزف
        
    • والدم
        
    • دموي
        
    belki de rutin bir kan testi beyaz hücrelerinin (lökosit) sayısının çok fazla olduğunu ya da karaciğer enzimlerinin yükseldiğini gösterecektir. TED و ربما خلال فحص دم إعتيادي يتم إكتشاف وجود عدد كبير من خلايا الدم البيضاء أو ارتفاع ملحوظ في إنزيمات الكبد
    Parazit teşhisi için hepimizin kan ve dışkı örneği vermesi gerekiyor. Open Subtitles الاجراء التشخيصي الطفيّلي يتطلب كل واحد منا عينة دم .. وبراز
    Üreme tüplerini ve kan örneklerini bulduk, ama hiç ceset bulamadık. Open Subtitles لقد وجدنا أنابيب تربية وعينات دم ولكن لم نجد أي جثث
    Magua sonradan, özgürlüğüne kavuşmak için Mohawklarla kan kardeşi oldu. Open Subtitles مع الوقت، أصبح ماجوا أخ بالدم للـ موهوك ليصبح حراً
    Ve bu kök hücreler kan akımında yüzerek tamir edilebilmelerini sağlayacak büyüme faktörleri salgılamak için hasarlı organlarımıza yerleşir. TED و هذه الخلايا الجذعية تسبح في مجرى الدم. ثم تستقر في الأعضاء التالفة. لإطلاق عوامل النمو لإصلاح النسيج التالف.
    İşte böyle. Dışarıda da böyle yaparsın, dostum. kan temiz ve hoştur. Open Subtitles حسناً، هذا يكفي لك من أجل اليوم يا رفيق دم لطيف ونظيف
    Orada süvari gibi haykırıyordu her yer kan olmuştu, yardımcı aşçı kadın bağırıyordu, Open Subtitles ها هي ، تتكلم ببذاءة دم في كل مكان والقابلة زوجة الطباخ تصرخ
    Hayır, boydan boya açarsanız, kan, bağırsak, her şey var. Open Subtitles لا , عندما تقوم بفتحه سيوجد دم يغطي كل شي
    Üç büyük kan lekesi vardı... burası... burası... ve merdivenlerin yukarısı. Open Subtitles كان هناك على الأقل ثلاثة حوادث دم هنا وهنا وأعلى السلم
    3 tarafta da kan akışı çok güzel. Hızla iyileşiyorsun. Open Subtitles تدفّق دم ممتاز في الأماكن الثلاثة إنك تتشافى بشكل رائع
    Bir şekilde adamın kan dolaşımına girmişler, yoğun iç kanamaya neden olmuş. Open Subtitles لقد دخلوا بطريقة ما لمجرى دم هذا الرجل سببوا نزيف داخلي هائل
    O yönde bir kan izi yoktu. En azından görebildiğimiz bir iz yoktu. Open Subtitles أعني ليس هناك مسار دم يقود لهذا الإتجاه على الأقل لا شيء نراه
    Az önce kan verdi, ama yüzüne hücum edecek kadar daha varmış. Open Subtitles هي تبرعت بالدم وهي ما زالَتْ لديها بما فيه الكفاية ليحمر وجهِها.
    Neden diğer çocuğun bıçağına bakmıyorsun, eğer üzerinde kan varsa, temiz çıkmış olur. Open Subtitles لم لا تتحقق من سكين الشاب الآخر ؟ إذا كان دمه عليه عندهاسيصبحبريء.
    O, Binbaşı Kawalsky hemen her fiziksel açıdan: kan, diş kayıtları. Open Subtitles هذا الميجور كاوالسكاي تقريبا في كلّ الإحترام الطبيعي الدمّ سجلات أسنان
    Cerrahlar ameliyat olamayacağını söyledi, ayrıca hasta kan seyreltici kullanıyor. Open Subtitles يقول الجراحون أنه غير ممكن و المريض يأخذ مخففات للدم
    Telefonu bir daha sen açarsan eline kan bulaşacak, anladın mı? Open Subtitles إن رفعتِ هذه السماعة ثانية فسأضع دماً على يديك أفهمت ذلك؟
    Yarı çıplaktım, kan revan içindeydim ve yüzümden yaşlar boşanıyordu. TED لقد كنت نصف عارية، ومغطاة بالدماء والدموع تنزل على وجهي.
    Karaciğer proteinlerden bağışıklık etkilerinden, kırmızı kan hücrelerinin üretiminden sorumlu. Open Subtitles الكبد مسؤول عن البروتينات ،والتأثيرات المناعيّة وإنتاج كريات الدّم الحمراء
    Hiç bir vampir ona dokunmak istemez zaten. kan zehirlenmesinden korkar. Open Subtitles اذا عضه مصاص للدماء علي ايه حال سيصاب بتسمم بالد م
    Daha sonra kan örneğini laboratuvara gönderirim. Yarasının fotoğrafını da çekmeliyim. Open Subtitles سأرسل عينة من دمها إلى المختبر لاحقاً وسأقوم بتصوير جروحها أيضاً
    Müzik doğrudan duygusal damardan kan akışınıza ve oradan da direkt kalbinize gider. TED تتجه الموسيقى مباشرة إلى وريد المشاعر، في مجرى دمك و مباشرةً إبى قلبك.
    Bir şey yapıyorum, Morg. Burada oturdum kan kaybından ölmeni seyrediyorum. Open Subtitles إنى أعمل شيئا يا مورج أجلس هنا أراقبك تنزف حتى الموت
    Tiyatroda bıçak, bıçak değildir ve kan da sadece ketçaptır. TED على المسرح، السكين ليس سكينا والدم هو مجرد صلصة طماطم.
    Ve sonra ne yapıyoruz, bir kan damarı, strateji aynı. TED و ما نفعله , لصنع وعاء دموي, هو نفس الطريقة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus