"kederi" - Traduction Turc en Arabe

    • الحزن
        
    • حزن
        
    • حزنها
        
    • حزننا
        
    • حزنه
        
    • أحزان
        
    • الأسى
        
    • الحُزن
        
    • دموعه
        
    Amy'nin makalesi, beni kederi halka açık bir şekilde yaşamaya itti. TED مقالة إيمي جعلتني أعاني الحزن أمام الجميع.
    Ama kimi zaman, çok kötü bir şey olduğunda ölü korkunç bir kederi beraberinde getirir ve ruhu huzura kavuşamazdı. Open Subtitles لكن احيانا يحدث ما هو سيىء جدا انة هذا الحزن الرهيب الذى يحملة معة بحيث لاتستطيع روحة الارتياح
    kederi alıp götürmede üstüne yoktur. - Doğru. Benim konuşmam bu kadardı. Open Subtitles لأنه ليس هنالك شيء مثل هذا لجرف الحزن هذا وقتي، والآن انه الوقت للأم الحزينة
    ama hayvanların kederi farklı bir şey çünkü biz burada hayvanların aklını okumaya çalışmıyoruz. TED ولكن حزن الحيوانات أمر مختلف، لأننا لسنا نحاول قراءة أفكار الحيوان،
    Ve o cinneti ve kederi yaşadığı sırada onu tekrar hayata döndürmek için bize yasaklanmış olan bir büyüyü kullandı. Open Subtitles ولجنونها بسبب حزنها عليه إستخدمت تعويذة ممنوعة علينا لتعيده للحياة
    Yani doktor tarafım asla kendini kapatmıyor, ve böylece kederi hayatımdan çıkarmayı senden daha iyi biliyorum. Open Subtitles انه فقط جانب الطبيبة في لا يغادرني ابدا وانا اعرف انني فقط اسبب موجة من الحزن لك
    Güç ve kederi asla sevdiklerine verme. Open Subtitles القوة و الحزن, لا تعطيهم لأولئك الذين تحبهم أكثر.
    - Hayır, daha yeni kardeşi öldü. Eğer tüm bu kederi üzerine bir anda yüklersen, altından kalkamaz. Open Subtitles لا، مات أخوها منذ قريب، وإن أعدتها لكلّ ذلك الحزن فجأة، فسيسحقها
    Gitmem kederi azaltmaz, ama bazı mülklerini bana bıraktığını duydum. Open Subtitles ليس وأن ذلك يخفف الحزن ولكنني سمعت بأنها تركت لي بعض من الأشياء الجيدة
    ...tarihin kucakladığı yas ve kederi anlatıyorlar. Open Subtitles .. ليدخلوا التاريخ .. ..المليئ بحكايات الحزن والأسي
    Karısının ölümünün kederi zamanla büyük bir ıstırapa dönüştü. Open Subtitles الحزن على وفاة زوجته اصبح اكثر واعظم انواع العذاب
    Ama bu senin yaptığın yanlışları, oğluna verdiğin kederi değiştirmez Catherine. Open Subtitles ولكنها لاتغير حقيقه الخطاء الذي قمتِ به الحزن الذي سببتيه لأبنك .. أبنك يا كاثرين
    Teddy'nin sınır tanımayan kederi hayatta başıma gelen en güzel şey. Open Subtitles حزن تيدي اللامحدود هو, تعلم, واحد من أفضل الأشياء التي حصلت لي أبداً ما هذا..
    Michelangelo'nun Pieta'sının çektiği kederi bu zamana kadar kimse fark etmedi. Open Subtitles في أوقات مثل هذه , الشخص يدرك لا أحد لديه للآبد , حزن مأسور جدا مثل مايكل أنجيلو في بيتا
    Ailenin yaşadığı kederi onlardan çalıyormuş izlenimi vermemelisin. Open Subtitles يجب ألّا تسرقي الأضواء من حزن أسرة الفقيد.
    Buna gerçekten mi inanıyor yoksa kederi buna inanmasını mı istiyor? Open Subtitles ,أهي حقا تؤمن أم أن حزنها من تجعلها تؤمن؟
    kederi karşısındaki asil duruşunun uyandırdığı "vasıfları güzelliğiyle eş değerde bir kadın" izlenimi ...beni etkilemişti. Open Subtitles ... شموخها في أسوأ لحظات حزنها ... أبهرني بالشعور أنها كانت إمرأة مكانتها تصارع جمالها
    Umarım yarın, her nerede olursak olalım, Diana'nın kaybından dolayı hissettiğimiz kederi ve kısacık hayatı boyunca bize verdikleri için duyduğumuz minneti paylaşabiliriz. Open Subtitles آمل بأن يجمعنا الغد حيثمانكون... في التعبير عن حزننا (لخسارة( ديانا... والإمتنان لحياتها القصيرة
    Savaşını yalnız savaşmakta direten bir adam kederi onu tüketene kadar herkesi dışarıda tutan geriye yalnızca öfke, hüzün ve kendine duyduğu nefret kalan bir adam. Open Subtitles أي رجل الذي يَصرُّ على القتال معركته لوحدها، الذي يُغلقُ كُلّ شخصَ خارج حتى حزنه يَستهلكُه وهناك لا شيء تَركَ
    Her bir evde yaşanan kederi biliyoruz. Open Subtitles نحن نعلم أحزان كل بيت في هذه الجزيرة
    kederi yüzünden silip atıyor. Susuz parmağını, diline bastırıyor, ve tuzu tadıyor. TED يمسح الأسى من على وجهه، ويضع اصبعه العطشان، على لسانه العطشان، ويتذوق الملح.
    Eğer sonsuz mutluluk mu yoksa sonsuz keder mi diye sorsalardı, her zaman kederi seçerdim. Open Subtitles إذَا اضطُرِرِت لِلإختِيَار بَين السَعادَة القُصوَى والحُزن الشَدِيد سَأختَار دَائِماً الحُزن
    Bonnie'nin telefonunu kapattırdı. Gözünde yaş kalmayana dek ağladı ve içindeki tüm derdi kederi boşalttı. Open Subtitles {\pos(190,230)} ألغى خطّ (بوني) الهاتفيّ، وبكى حتّى جفّت دموعه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus