Onlara güvenilmeyeceğini sana söylemiştim. Buradan sağ kurtulmaları da mümkün değil. | Open Subtitles | لقد أخبرتك سابقاً أنهم غير صالحين لن ينجوا من هنا أبداً |
Seni daha önce gördüğümü söylemiştim, seni Julia ile gördüğümü... | Open Subtitles | أخبرتك بانني رأيتك قبل ذلك، و أنني رأيتك مع جوليا. |
Tabii cicim. Sana bu bombaların pek çok şeye neden olabileceğini söylemiştim. | Open Subtitles | نعم يا عزيزتي، لقد أخبرتك هذه القنابل لديها تأثير على كل شيء |
Sana daha önce de söylemiştim, kendisi dünyanın en zararsız insanıdır. | Open Subtitles | ولكنى اخبرتك من قبل, انه اكثر رجل مسالم فى هذه الدنيا |
Bir müşteriyle buluşmam vardı. Sana, eğer vakit çok geç olursa gelmeyeceğimi söylemiştim. | Open Subtitles | كنت فى إجتماع مع عميل, أخبرتكِ أننى لن أعود للمنزل اذا تأخر الوقت |
- Sana o zaman söylemiştim. - Benim aptallığımdı, ben- | Open Subtitles | لقد قلت لك وقتها لقد كان شيئا غبيا من ناحيتى |
Ortak bir gerçeklikte yaşadığımızı kabul edebilmemiz için üç şey yapmamız gerektiğini söylemiştim. | TED | قلتُ ذلك لأتقبل أننا نعيشُ حقًا في واقع مشترك. علينا القيام بثلاثة أمور. |
Ben 10 yaşındayken babamın öldüğünü söylemiştim ya. Aslında ölmedi. | Open Subtitles | أخبرتك أن أبي مات وأنا في العاشرة، هو لم يمت |
Gördün mü, her akşam klüplere gitmemizin... karşılığını alacağımızı söylemiştim sana. | Open Subtitles | هل ترين، أخبرتك أن الذهاب إلى الأندية كل ليلة يأتي بثماره |
Adına hoş bir şarkı bestelemiş. Sana aşık olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | .لقد كتب لك أغنية جميلة أخبرتك أنه وقع في حبك |
Dün kira kontratı imzalanmış. Size söylemiştim. Eğer çok beklerseniz... | Open Subtitles | لقد عقدوا صفقة ليلة أمس أخبرتك بأنك لو تأخرت كثيرا |
- Sana söylemiştim. - Evet söyledin. Ama buna hazır değildim. | Open Subtitles | ــ لقد أخبرتك ــ نعم، أخبرتني ومع ذلك لم أكن مستعداً |
-Bana içki vermemeni söylemiştim. -Janey, sana alkolsüz bira vermiştim . | Open Subtitles | لقد أخبرتك ألا تسمح لى بالشرب لقد أعطيتك جعة منزوعة الكحول |
Sizin yüzünüzden azar işittim. Ben size söylemiştim gidelim diye. | Open Subtitles | دائما تجلب لي المشاكل كم مرة أخبرتك هيا نذهب إليهن |
- Sana kötü bir fikir olduğunu söylemiştim. - Hayır söylemedin. | Open Subtitles | . أخبرتك أن هذه فكرة سيئة . لا ، لم تخبرنى |
Sana söylemiştim, en parlak zamanı UFA'yla birlikte savaş yılları sırasındaydı. | Open Subtitles | لقد اخبرتك ان افضل اوقاتها كانت اثناء الحرب ضد الإتحاد السوفيتي |
Sana planlarım olduğunu söylemiştim. Bana, seni dahil eder miyim diye sordun. | Open Subtitles | لقد اخبرتك ان لدى ارتياطاتى وسألتنى ان كانت من الممكن ان تتضمنك |
Güzel, o halde sen de "sana söylemiştim" tavrıyla içiri girme. | Open Subtitles | حسناً، لا تدخل إلى هنا إذاً قائلاً لقد أخبرتكِ من قبل |
- Üstüme işemişsin! - Sana henüz işimin bitmediğini söylemiştim. | Open Subtitles | لقد بلل الولد نفسه علي قلت لك انني لم انتهي |
Üstüme biraz çiğ yağmış. Sana misafir odamda kalabileceğini söylemiştim. | Open Subtitles | قلتُ لكَ أنّك تستطيع أن تبقى في غرفة الضيوف خاصّتي |
Satıcı kadına en sevdiğim yazarın isminde "N" harfi olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أخبرت البائعة بأن حرف النون هو أحد الحروف بإسم كاتبي المفضل |
Sana bir saat önce o çantayı arabaya koymanı söylemiştim! | Open Subtitles | لقد طلبت منك أن تضعِ الحقيبة فى السيارة منذ ساعة |
Ona bu kartı verdiğimde hafif suçlar için olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | عندما أعطيته البطاقة أخبرته أنها للجنح الخفيفة في أفضل الأحوال |
Sana söylemiştim, hiç kimsenin ölüm anından sonra gücü yoktur. | Open Subtitles | لقد أخبرتكَ : لا أحد يمكنه التحكّم في ساعة الموت |
"Gazeten için tek satır yazmayacağımı söylemiştim, bu hala geçerli." | Open Subtitles | وما قلته انا عن عدم كتابتى لجريدتك لا يزال سارى |
Avukat istemeyeceğinizi söylemiştim onlara. | Open Subtitles | لقد أخبرتهم أنك لا ترغبين فى إحضار محامى فى الوقت الحالى |
Bu kadar çok gürültü yapmamanı söylemiştim. Şimdi Kaptan onu alacak. | Open Subtitles | اخبرتكم بأن لاتعملوا ضوضاء لأن سكيبر سيفوز بها كا لعادة |
Diğer taraftan, ben sana dinlenmeni söylemiştim. | Open Subtitles | ومن الناحية الأخرى لقد أخبرتُكِ أن تستريحي |
Çünkü tek seferde o kadar 24 izlemek sağlıklı değil, sana söylemiştim. | Open Subtitles | لأن نراقب ذلك بكثير 24 في آن واحد ليست صحية، وقلت لك. |
Hatırlıyor musunuz, konuşmamın başında size, mülteci krizinin yönetilebilir olduğunu, çözülemez olmadığını anlatmak istediğimi söylemiştim? | TED | هل تذكرون في بداية المحادثة، قلت أنني أريد أن أشرح أن أزمة اللاجئين قابلة للإدارة وأنها ليست بلا حل؟ |