"uydurma" - Traduction Turc en Arabe

    • مزيف
        
    • ملفقة
        
    • مختلقة
        
    • مختلق
        
    • تختلق
        
    • مُختلق
        
    • وهمية
        
    • اختراع
        
    • خيال
        
    • خيالية
        
    • زائف
        
    • اختلاق
        
    • مصطنعة
        
    • زائفة
        
    • تتصنع
        
    Size benim aleyhimde gösterilen kanıt her ne ise, uydurma. Open Subtitles مهما كان الدليل الذي بينوه لك ضدي، فهو مزيف
    Warren Raporundaki ifademi okuduğumda... tamamen uydurma olduğunu gördüm. Open Subtitles عندما قرأت شهادتيالتى نُشرت في تقرير وارن كان ملفقة من البداية للنهاية
    Köylerdeki aileler uydurma bahanelerle sistemli bir biçimde göç etmeye zorlanıyorlar. Open Subtitles لا نريد الطرد المنظم لعائلات الفلاحين بسبب أعذار مختلقة
    McLovin hiç olmadı çünkü uydurma, aptalca masalsı isim, dangalak! Open Subtitles لان هذا اسم مختلق ايها الغبي اسم لعين مختلق من قصة الحورية، ايها اللعين!
    Anormal değil ama, bazen uydurma hikâyeler anlatır. Open Subtitles ليست طبيعيه ، أن كنت تفهمنى وكانت تختلق القصص
    - Selam. Bir adamı uydurma bir mobil laboratuvar ile mi kandırdın? Open Subtitles أنت خدعت رجلاً بمُختبر مُتنقل مُختلق للكشف عن الحرائق المُتعمّدة؟
    Sorun hatalı bilgi, Larry, uydurma bilgi. Burada, bak. Open Subtitles المشكلة هي البيانات الفاسدة , لاري , وبيانات وهمية.
    Ne tür bir sapkın beyin böyle, uydurma hikayeler yazabilir? Open Subtitles ما هذه العقل الجبارة التي تستطيع اختراع قصص مثل هذه؟
    Buna bütün gün devam edebiliriz. Adli tabibin raporu tamamen uydurma. Open Subtitles يمكننا أن نفعل هذا طوال اليوم، تقرير الطبيبة الشرعية خيال محض.
    Havyar üssü gerçek değil, sadece uydurma bir savaş oyunu senaryosu. -Gerçek değil. Open Subtitles ـ كافيار سويت ـ ليس حقيقياً بل هو مجرد لعبة حرب خيالية خطط لها بعض العلماء إنها ليست حقيقية
    çinlilerin onu ülke dışına çıkaramadan önce devre kartını yokettiğimiz gibi uydurma bir hikaye ve değiştirilmiş e-mailler ile beraber bu adama yani Bishop'a gönderdi ve birazda şansla Open Subtitles وبريد إلكتروني مزيف نأملأنيقنعالروس.. بأننا دمرنا اللوحة الكهربية قبل أن يتمكن الصينيون من إخراجها من البلاد
    Kurban, kimliği çantası ve cep telefonu olmayan kırk yaşlarında bir kadın nakit ödeme yaptığını ve adının Samantha Jones olduğunu söylediler, uydurma olabilir. Open Subtitles الضحية أنثى بيضاء أربعينية, لا توجد بطاقة هوية أو هاتف أو محفظة دفعت كاش, وأعطت اسم سامانثا جونز ربما يكون مزيف
    Benimle arkadaşlığı yüzünden uydurma kanıtlarla Tasha'ya lezbiyen demeye çalışıyorsunuz. Open Subtitles أنت تحاولين القول بأنها سحاقية بسبب ارتباطها بي بأدلة ملفقة عرجاء
    uydurma bir suçtan ötürü hapse girdi, mücadele etti ve tekrar ofise dönmeyi başardı. Open Subtitles ذهب إلى السجن بتهمة ملفقة قاومه ، جعله يعود في منصبه
    Köylerdeki aileler uydurma bahanelerle sistemli bir biçimde göç etmeye zorlanıyorlar. Open Subtitles لا نريد الطرد المنظم لعائلات الفلاحين بسبب أعذار مختلقة
    TheAlgea'nın gerçekten Lucy'i tanıdığını söyleyebilirim, ...ve yaptığı plan, yalnızca uydurma bir fikir değildi. Open Subtitles يعرف لوسي TheAlgea إستطعت أن أخمن أن و الخطه التي وضعها لم تكن مجرد شيئ مختلق
    Mazeret uydurma. Arabamı çalmaya kalktın. Open Subtitles لا تختلق أعذاراً لقد حاولتَ سرقتي
    Tamamı, okul yılları, dereceleri, hatta annesi ve babası hepsi uydurma. Open Subtitles كل شئ، أيامه بالمدرسة وشهادته وحتىأبيهوأمه... كل هذا مُختلق
    Çok üzücü bir uydurma hikâye ama, geç kalanlar sadece biz değiliz. Open Subtitles هذه قصة وهمية حزينة جداً ولكننا لسنا وحدنا المتأخرين
    Bu saçmalık. Cadı diye bir şey yoktur, sadece bir uydurma. Open Subtitles لا يوجد ما يُدعى السحرة .. بالكاد هذا اختراع
    Lütfen, bana bunun tamamen uydurma olduğunu söyle! Open Subtitles أرجوك .. أخبرني هذا خيال محض, لتجعل منها قصة ممتعة, صحيح ؟
    O zaman bunların uydurma olduğunu düşünüyordum. Open Subtitles في ذلك الوقت ، ظننتُ أنّ أغلب ما تبحث بهِ مُجرّد رواية خيالية.
    Bu isteğin uydurma olduğunu anlayacaklar ve bu olayı kimin yaptığını araştıracaklar. Open Subtitles و سيتكشفوا أنّ ذلك التعميم زائف و سيقوموا بالبحث عمّن قام بذلك
    Hikaye uydurma konusunda üzerine yoktur, bilirim. Open Subtitles أعلم كم أنت ممتاز في اختلاق القصص
    Bu senin için şok olabilir, teğmen, ama o kişisel bilgiler, tamamen uydurma. Open Subtitles حسنا ، انها ربما صدمة لك ايها المساعد كل تلك اللمحات عن حياتي كلها مصطنعة
    San Francisco'daki o suçlamalar tamamen uydurma zaten. Open Subtitles وتلك الإتهامات التي وجّهت إليه بـ "سان فرانسيسكو" كانت زائفة بكِلا الأحوال
    O zamanlar, uydurma Fransız aksanı beni çok etkilemişti. Open Subtitles كانت بذاك الوقت تتصنع وماعرفته حالاً تلك اللكنة الفرنسية المزيفة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus