"uyum" - Traduction Turc en Arabe

    • التكيف
        
    • الإنسجام
        
    • وئام
        
    • التناغم
        
    • إنسجام
        
    • التأقلم
        
    • تتكيف
        
    • تطابق
        
    • تتأقلم
        
    • انسجام
        
    • الإندماج
        
    • توافق
        
    • تندمج
        
    • التكيّف
        
    • الانسجام
        
    Sen bir doktorsun, bilim nasıl çalışır bilirsin. uyum sağlayarak. Open Subtitles أنت دكتورة، وتدركين كيف يعمل العلم يعمل من خلال التكيف
    uyum sağlama uzmanlara bırakılmayacak kadar önemlidir. TED التكيف هو موضوع اهم من ان يُترك للخبراء.
    Dinle, uyum sağlaman hakkında konuştuğumuzda kıyafetlerinin üzerinde olduğu bir durumdan bahsediyordum. Open Subtitles إسمعي، عندما تحدث عن الإنسجام كنت أفكر في شيء مع ملابس أكثر
    Hamas Parti Üyesi: Mükemmel bir uyum içindeydik ve bunu tüm Filistin'e yaymak istedik. TED أعضاء حزب حماس : كنا في وئام تام، وأردنا نشره الى كل فلسطين.
    Ancak benim için böyle bir uyum sadece eşimle olur. Open Subtitles لكن بالنّسبة لي، مثل ذلك التناغم لايقبع إلاّ في سيّدتي
    Yeni çift hayatını uyum içinde yaşayacak. Open Subtitles الزوجان الجديدان سيعيشان في إنسجام مع الجميع
    uyum sağlamak istiyorsan, ilk kuralı iyi öğren; "ezikleri sapta." Open Subtitles إن كنتِ تُريدين التأقلم هنا فهناك قاعدة وهي معرفة الخاسرون
    Bu yüzden daha geleneksel şirketlerin hacker kültürünü ve getirdiği yaratıcı kaosu benimseyebilmeleri için zaman ve uyum gerekecek. TED وبالتالي فإن الشركات التقليدية، ستكون بحاجة للوقت كي تتكيف وتحتضن ثقافة المخترق وما تجلبه تلك الثقافة من فوضى إبداعية.
    Belli başlı 13 DNA işaretleyicisi arasında harika bir uyum vardı. Open Subtitles كان هناك تطابق مماثل عبر كل العلامات 13 المحددة
    Ayak uydurmak zorundayım. uyum sağlamak. Darwin. Open Subtitles يجب ان تتأقلم معها، تكيف نفسك وتعيد حساباتك
    Uzun süremez çünkü uyum sağlayamaz. TED ولن يستمر طويلاً لأنه غير قادر على التكيف.
    Ancak zamanla; takım, yürütme ve uyum yeteneğinin fikirden çok daha önemli olabileceğini kavradım. TED و لكن مع مرور الوقت وصلت بتفكيري الي أن ربما الفريق ، التنفيذ و القدرة علي التكيف هذه الأشياء تعد اهم من الفكرة نفسها.
    Hatta ya bağımlılık çevrenize uyum sağlamaysa? TED ماذا لو كان الإدمان هو التكيف مع محيطك؟
    Ortama mükemmel bir uyum sağlamalarına yarayan, elastik bir vücuda sahiptirler. Open Subtitles يمكن أن تتكون فقط في المحيط في الإنسجام المثاليِ بالبيئة السائلة
    Birbirleriyle uyum içinde yaşamaları gerek. Open Subtitles مع بعضهم البعض و أن يعيشوا في وئام مع بعضهم البعض
    O ilk mavilik, gece ve gündüzün birbirleriyle uyum sağlama çabasıdır. TED والمسحة الأولى من اللون الأزرق هي حيث يجتمع الليل والنهار ويحاولان خلق التناغم مع بعضهما.
    İçenlerin ve içmeyenlerin birlikte mükemmel bir uyum ile yaşadıkları bir dünya. Open Subtitles في عالم حيث المدخنون وغير المدخنين يعيشون سوية في إنسجام مثالي.
    Yeni bir hayata uyum sağlamak zordur. Tanık koruma vakalarında bunu gördün. Open Subtitles من الصعب التأقلم مع حياة جديدة، لاحظت ذلك مع قضايا حماية الشهود.
    Tropik iklime uyum sağlaması için onların DNA zincirini kullandık. Open Subtitles استخدمنا ضفائر من حمضها النووي لنجعها تتكيف مع المناخ الإستوائي
    Sokakta bulduğumuz kutudan aldığım parmak izinde uyum yakaladım. Open Subtitles لدينا تطابق من البصمة التي رفعتها من الصندوق الذي وجدناه في الزقاق
    Bu onun uyum sağlaması için ve bazı gerçek arkadaşlar edinmesi için iyi olacak değil mi? Open Subtitles سيجعلها تتأقلم أسرع ، و يمكنها من العثور على أصدقاء جدد ، ألا تعتقدين؟
    Çevremle uyum içinde çalışmak yerine, ona karşı çalışıyordum. TED بدلا من العمل في انسجام مع بيئتي، كنت أعمل ضدها.
    Haydi çocuklar. Anneniz uyum sağlayana kadar gidip arabada oturalım. Open Subtitles هيّا يا أطفال ، لنجلس بالسيارة حتى تنتهي أمكم من الإندماج معهم
    Görünen o ki burası beyazların ve siyahların tam bir uyum içinde olduğu tek yer. Open Subtitles يبدو أنه المكان الوحيد حيث البيض والسود في توافق تام
    uyum içinde; hareketi arkaplanla kaynaşıyor. Bu hareket eden kaya oyunu. TED إنه يندمج ببساطة، حركته تندمج مع محيطه خدعة الصخرة المتحركة.
    Kutup ayısı ailesi, hızla değişen yuvalarına uyum sağlamak zorunda. Open Subtitles يتعيّن على عائلة الدب القطبي التكيّف مع وطنهم سريع التقلّب
    Öğrendiğim ikinci şey uyum. TED الدرس الثاني الذي تعلمته هو عن الانسجام.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus