Gördün mü? Earl ile bana yalancı mı diyeceksin yani? | Open Subtitles | أترى هل تستطيع أن تقول لي من هو الكاذب الآن |
Gördün mü işte bu davranışın, bu yüzden fazladan kurabiyeleri hep ben yiyordum. | Open Subtitles | , أترى , هذا التصرف هذا هو السبب دائماً أحصل أنا على التقدير |
görüyor musun? Bunlar geçen pazar oynanmış tüm futbol maçları. | Open Subtitles | أترى هذا هذه كل مباراة كرة قدم لعبت الأحد الماضي |
görüyor musun? Bunlar geçen pazar oynanmış tüm futbol maçları. | Open Subtitles | أترى هذا هذه كل مباراة كرة قدم لعبت الأحد الماضي |
Bak, kızların yemek alışkanlığının bozulmasına böyle tavırlar neden oluyor. | Open Subtitles | أترى, هذا هو السلوك الذي يجعل الفتيات يُصَبن باضطرابات الأكل. |
Yaa Gördün mü? İşte bu yüzden erkek çocuklar bebeklerle oynamamalı. | Open Subtitles | أجل , أترى , لهذا السبب لا يفترض بالأولاد اللعب بالدمى |
Gördün mü, işin iyi tarafı, bu tür şeyleri herkesle konuşabilirsin. | Open Subtitles | أترى, و أفضل جزء هو أنك تستطيع التحدث حول هذه الأشياء |
Gördün mü, sorun bu. Her şeyi kontrol edebileceğini sanıyorsun. | Open Subtitles | أترى, هذه هي المشكلة تعتقد أنك تستطيع التحكم بكل شيء. |
Gördün mü, Jennings? Hasta listesinde olmanın bazı avantajları da varmış. | Open Subtitles | أترى , هناك بعض المزايا بالتواجد فى قائمة المرضى |
Havuzun sonundaki yeşil mayolu kızı Gördün mü? | Open Subtitles | أترى عند نهاية المسبح, تلك الفتاة بملبس السباحة الأخضر ؟ |
Gördün mü,ne zaman bir arkadaşına ihtiyacın olacağını asla bilemezsin. | Open Subtitles | أترى , لا تستطيعى تحديد الوقت الذى تحتاجين فية إلى صديق |
Her bir adam buluntularını ölümsüzleştirdi ama babamdan bir şey görüyor musun? | Open Subtitles | كل من هؤلاء الرجال خَلّدته مكتشفاته ولكن أترى أيّ شيئ من والدي؟ |
Gelecekleri belirsiz olduğunda insanların kafası nasıl karışıyor görüyor musun? | Open Subtitles | أترى كيف يصبح الناس مشوشين عندما يكون مستقبلهم غير مؤكد؟ |
Hiç pozitif bir işaret, yeşeren bir direniş görüyor musun? | TED | أترى أي إشارات إيجابية، أي بوادر للمقاومة؟ |
İşte bir tane daha. Şuradaki zebraları görüyor musun? | Open Subtitles | حسنا لدى شيئا لك أترى تلك الحمير الوحشية |
Bak şimdi, Hepsini buraya koyuyorum biraz şundan ve biraz da şundan. | Open Subtitles | أترى سأضع كل هذا هنا و سأضيف هذا و القليل من هذا |
Bak, diyor ki, "5 dolar geri ödeme ödülü", ve bizim adımızı ve adresimizi veriyor. | Open Subtitles | أترى ؟ انها تقول: جائزة 5 دولارات لإعادته |
Görüyorsun, bu genç bayan da aynen kardeşimin kızı gibi düşünüyor. | Open Subtitles | أترى , تلك السيده الصغيره تقول بالضبط ما تقوله ابنه اختى |
Gördünüz mü? Ben bildiğimi söylesem bile siz söylemeyeceksiniz. | Open Subtitles | أترى, علىّ ان اخبرك ما أعلمه انا, ولكنك لن تخبرنى بما تعلمه |
görüyor musunuz, sağlığında, ona rahatsızlık verenlere akşam yemeği vermekten hoşnut kalırdı. | Open Subtitles | أترى عندما كان بصحته كان يحب العشاء مع أولئك الذين اثاروا غضبه |
Neden kimin sokaktan geçmesine izin verip vermediğimi anlıyor musun? | Open Subtitles | أترى ما أود أكون حذراً بشأنه من أتركه يأتي إلي من قبالة الطريق ؟ |
Ama sana söylemeyeceğim, Anladın mı , çünkü sızdıran ben değilim. | Open Subtitles | أترى, أنا أعرف من هو, أترى؟ لكنى لن أخبرك أترى, لأنى لا أسرب المعلومات |
Çünkü Bakın, çocuklar onu sinemaya götürdüğü için o da okula gitmemiş. | Open Subtitles | أترى, بسبب أخذك لها إلى السينما, لذا كانت لا يذهب إلى المدرسة |
karnının üzerindeki küçük irinli sivilcemsi şeyleri ve küçük kraterleri Görüyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | أترى كل هذه البثور المتقيحة الصغيرة والفوهة الصغيرة , كل شئ انها البطن؟ |
- Evet ve bu tarafa bakıyorlar. - Suratlarını görebiliyor musun? | Open Subtitles | آجل , وأنهم ينظرون بهذا الأتجاة أترى وجوههم , رجال الشرطة داخل السيارة ؟ |
Gördüğün gibi... bir şeyleri onarmak için asla geç değildir. | Open Subtitles | أترى ذلك ؟ إن الأوان لا يفوت مطلقاً لإصلاح الأمور |