ويكيبيديا

    "أثار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • izleri
        
    • izi
        
    • iz
        
    • izlerini
        
    • izler
        
    • çekti
        
    • izini
        
    • izlerine
        
    • etkileri
        
    • uyandırdı
        
    • çeken
        
    • tahrik
        
    • tetikledi
        
    • tetikleyen
        
    • tetiklemiş
        
    Ölü adamın kemik profilinde kurşun ve nikel izleri var. Open Subtitles هنالك أثار لرصاص و مادة النيكل في ملف الرجل الميت
    Dedektiflerin elinde bot izleri.... ...saç telleri, evinde buldukları çamur parçaları var. Open Subtitles لدى المحققين أثار أقدام ألياف شعر، عينات من الطين وجدت في شقّتك
    Tavan arasından yerden aldığım ayakkabı izi örneğini incelediğimde, belirli bir yön buldum. Open Subtitles عندما قمت برفع أثار الخطوات من مسرح الجريمة وجدت طبعات لأقدام متعددة الأتجاهات
    - Geride hiç boya kalmamış ve bir iz süremem. Open Subtitles لم يتبقى أثار للطلاء و لا يُمكنني تتبع أثر الصدمة
    Şunlar kurum izlerini andırıyor. Ayakkabılarından bulaştırmış olmalı. Open Subtitles تبدو وكأنها أثار سخام لا بد وأنه جذبها نحو حذائه
    Alman ordusu, oluk gibi Belçika ve Fransa'ya akarken arkasında zalimce izler bırakıyor. Open Subtitles الجيوش الألمانية تندفع نحو بلجيكا وفرنسا تاركة ورائها أثار لأعمال وحشية..
    - Bir sürü toynak izi ve sürüklenme izleri var. Open Subtitles العديد من أثار الحوافر هُنا و هذهِ أثارِ سحباً بجانبِهُم
    Jet duman izleri iklimi hiç olmadığı zaman bulut oluşturarak değiştirir, ve tabii ki sera gazları sistemi değiştirir. TED أثار الطائرات تغير المناخ بخلق غيوم بأماكن لم تتواجد بها من قبل، وبالطبع فإن الغازات الدفيئة تغير النظام.
    Ayak izleri, benim ve babamınkiler olduğunu umuyorum. Open Subtitles أثار أقدام .. انها لى ولوالدى على ما أعتقد
    Tekerlekli sandalye izleri ve bot parçaları buldum. Open Subtitles لقد وجدت علامات على الكرسى المتحرك . و أثار أقدام الحذاء أيضاً
    Dikkat ettim de, ayak izleri size ait ölünün çevresindeki kanda. Open Subtitles لاحظت على ما أظن .. وجود أثار لأقدامك هنا في الدمّ حول الميّت
    Organik artık yok,... ..zayıf iridyum radyosyon izleri. Open Subtitles . لا يوجد دليل على أن الشئ القادم له صيغة عضوية لكن يوجد دليل ضعيف جدا على . أثار نووية مشعة .. أثر من مادة الأريديوم
    Ellerinde savunma yaraları, yerde iki farklı ayak izi var. Open Subtitles جروح دفاع عن النفس على الأيدي، زوجين من أثار أقدام
    Sanki kumun üzerinde yürümüş ve ayak izi bırakmamışım gibi. Open Subtitles كأني مشيت على الرمل ولم أترك خلفي أي أثار أقدام
    Şöyle yazın: "Kafasını kaldırdığı zaman, soluk borusunda 40 milimetrelik, dikiş gibi bir iz görünüyor. Open Subtitles سجل هذا: يظهر على الحنجرة أثار خياطة جرح بطول ربع بوصة
    ESDA Makinası adında bir aletimiz var, kalem izlerini okuyabiliyor. Open Subtitles لدينا جهاز يسمى جهاز الكشف الكهربائي للمستندات و التي يستطيع قراءة أثار كتابة القلم
    Babamın arabasından sağa doğru yönelmiş bariz izler vardı. Open Subtitles كانت هناك أثار موحلة من سيارة أبي على الطريق . . تشير إلى اليمين
    Peki benim masamda bir şeyler hiç dikkatini çekti mi? Open Subtitles هل أثار انتباهك شيء ما على مكتبي من قبل ؟
    Bizim adamlardan biri bahçede, ayak izini buldu, Ondan sonra birdaha konuşmadı. Open Subtitles أحد رجالي طابق أثار حذائه الذي وجدناه بمشتل الأزهار، وبعدها طالب بحقّه.
    Ayrıca soluk kömür ve hindistan cevizi izlerine de rastladım. Open Subtitles ايضا تم الكشف عن أثار خفيفة من الفحم و جوزالهند
    Evet ama hepsinin yan etkileri mevcut. Open Subtitles هل تستطيع أن تُبدل وصفتهُ الطبية؟ نعم, ولكن جميع الأدويه لها أثار جانبية
    Ama 14 yaşındayken arkadaşlarımdan biri, bende çizgi roman ilgisini uyandırdı ve ben bunu geçimimi sağlamak için yapmak istediğime karar verdim. TED ولكن عندما بلغت الرابعة عشرة, أثار أحد أصدقائي إهتمامي بالكتب الهزلية المصورة وقررت أن هذا هو ما أريد عمله لكسب العيش.
    Simone'nin dikkatini çeken mikroskoba dayalı. TED إنه يعتمد على المجهر الذي أثار اهتمام سيموني.
    Sadece siz ikinizin coşup benim biraz tahrik olmam yetmez. Open Subtitles وليس فقط لأشاهدكم أنتم يا فتيات تفعلوها و أثار قليلاً
    Aman... Sonra restoranda, bütün o mutlu çiftler. Terk edilme duygusunu tetikledi. Open Subtitles يوجد في المطعم العديد من الأزواج السعداء و هذا أثار خوفه من أن يُهجر و المرأة التقطت مزاجه
    Tamam, Dr. Hamza bunu tetikleyen bir şey olduğunu söylemişti. Open Subtitles حسنا، اه قال الدكتور, حمزة شيئاَ أثار عليها هذا الصباح
    Verdiğimiz Prozac, serotonin sendromunu tetiklemiş olabilir. Bu da yüksek ateşi açıklayabilir. Open Subtitles قد يكون البروزاك الذي أعطيناه لها أثار متلازمة سيروتونين مما يفسر الحمى

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد