ويكيبيديا

    "أظهر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • göster
        
    • gösteriyor
        
    • ol
        
    • gösterin
        
    • göre
        
    • göstereyim
        
    • göstereceğim
        
    • gösteren
        
    • göstermeye
        
    • gösteriyorum
        
    • çıktı
        
    • gösterip
        
    • göstermedim
        
    • gösterdi
        
    • çık
        
    Burnu büyüklüğü bırakıp kendine gel de biraz saygı göster. Open Subtitles أخرج رأسك من مؤخرتك يا هذا و أظهر بعض الإحترام
    Ona çıkış yolu göster ve böyle kötü bir cezadan kurtulmasına yardımcı ol. Open Subtitles أظهر له السبيل للشجاعة، و ساعده على تحرير روحه من هذا العقاب القاسي
    Arabaya bin, polise pasaportunu göster ve karşıya geçip bizi bekle. Open Subtitles أركب تلك السيارة أظهر للرجل جواز سفرك وأعبُر إلى الجهة الأخرى
    Bunu yaptığımda araştırmalarım, aslında güneş fırtınalarının kendine özgü bir şekle sahip olduğunu ve güneşten uzaklaştıkça bu şeklin değiştiğini gösteriyor. TED ونتيجة لذلك فقد أظهر بحثي، أن العواصف الشمسية لها شكل عام، وهذا الشكل يتطور كلما تحركت تلك العواصف بعيدًا عن الشمس.
    Lütfen, sigara içmekten kendilerini alıkoyamayan 2 iyi insan için biraz merhamet göster. Open Subtitles أرجوك أظهر بعض العطف على انسانين طيبين لا يمكنها فحسب التوقف عن التدخين
    İnsanlara buna layık olduğunu göster ve kimse nasıl böyle yükseldiğini düşünmesin. Open Subtitles أظهر للناس انك تستحق هذا المنصب ولا احد سيتذكر كبف صعدتَ إليه
    - O şey tarafından öldürülmemem için bana biraz saygı göster. Open Subtitles أظهر بعض الإحترام لي ليس التعرض للقتل من قبل ذلك الشيئ
    Ne kadar vicdansız olduğunun farkında mısın? Bari anneme biraz saygı göster. Open Subtitles يبدو أنك غير قادر على تحمل المسئولية أظهر بعض الأحترام لوالدتنا
    Eğer yolu bulamazsan, bu kartı göster ve taksi şoförü seni geri getirir. Open Subtitles فإذا ضعت فقط أظهر البطاقة لأي سائق تاكسي وسيوصلك له
    göster ki anlayabileyim! Open Subtitles أظهر لي غضبك أظهره لي حتى يتسنَ لي تفهم موقفك
    Tamam. 45 metre koaksiyel kablo. göster kartları. Open Subtitles حسناً 150 قدم من السلك المحوري , أظهر ورقك
    İyi, ama hala senden alacağımm var burda hey saygı göster Open Subtitles حسناً، و لكنك مازلت مديناً لي بواحدة هنا أظهر احتراماً
    Sonra, üst dudağını çekerek ona olan ilgini göster... Open Subtitles التالي، أظهر اهتماماً بسَحْب شفتِكَ العلياِ
    Röntgenler yeni iyileşmiş kaburga kırıkları ve çatlak kol kemiği gösteriyor. Open Subtitles الأشعة أظهر عظام أضلاع مكسورة وكسر في عظم العضد شفيت مؤخرا
    Bir daha ki sefere, yeteneklerinizi gösterin ve Konoha'yı utandırmayın! Open Subtitles في المرة القادمة , أظهر مهاراتك ولا تلحق العار بقريتنا
    Ultrason sonucuna göre lenf düğümlerin büyümüş, bu yüzden biyopsi yapacağız. Open Subtitles مسحك المقطعيّ أظهر تضخّم في العقد اللمفاوية لذا علينا إستخراج عيّنة
    İzin verin göstereyim. İskelet yapısıyıla başlayıp bazı iç organları ekleyebilirim. TED لذلك اسمحوا لي أن أظهر لكم، أنا سأبدأ العمل بالهيكل العظمي، ويمكن أن أضيف بعض الأجهزة الداخلية.
    Bir daha bana bunu sorarsan çürümüş vücudumu göstereceğim sana. Open Subtitles لو سألتنى ذلك مرة أخرى, سوق أظهر بعض اللحم الرثة
    Bize şehrimizi korkunun pençesinden geri alabileceğimizi gösteren bir adam. Open Subtitles رجل أظهر لنا أننا نستطيع استعادة مدينتنا من شبح الخوف.
    İnsan davranışındaki acayiplikleri göstermeye çalıştım size. TED لقد كنت أحاول أن أظهر لكم الشاذ من السلوك البشري.
    Ben genelde bu hipersonik sesi gösteriyorum ve insanlar "Bu çok güzel, ama ne işe yarar ki?" TED عادة ما أظهر هذا الصوت فائق السرعة فسيتساءل الناس حقا هذا رائع ولكن لأي شيء هو صالح؟
    Ancak bir yıl kadar sonra, burun dışında bir dokuda görülen bir koku alıcısına ilişkin bir rapor ortaya çıktı. TED لكن، بعد سنة أو ما يقرب من ذلك، أظهر تقرير أن أحد المستقبلات الشمِّية يظهر في نسيج آخر غير الأنف.
    Bu sefer bir istisna yaparak esneklik gösterip isteğinizi yerine getireceğim. Open Subtitles هذه المرة, استثناء فقط علي أن أظهر بعض المرونة وأستجيب لطلبك
    Bunları henüz kimseye göstermedim ama bizim gerçek bir bağlantımız var. Open Subtitles أنا لم أظهر هذه إلى أي شخص ولكن لدينا صلة حقيقية
    Bir öğretmenin çok çalışarak ve kendini adayarak bir şeyleri değiştirebileceği gösterdi. Open Subtitles والذي أظهر أنه بالعمل الجاد والتفاني, يمكن لمعلم واحد أن يصنع الإختلاف.
    Tatlım, neredeysen çık ortaya. Bu hiç komik değil. Open Subtitles صغيري، أظهر نفسك الآن أينما كنت، هذا ليس مضحكاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد