ويكيبيديا

    "أعماق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • derinliklerinde
        
    • derinliklerinden
        
    • derinliklerine
        
    • tüm
        
    • derin
        
    • derinlerinde
        
    • derinlerinden
        
    • dibine
        
    • derinlikleri
        
    • dibinde
        
    • derinliklerindeki
        
    • derinlerine
        
    • dibini
        
    • derinlerde
        
    • dibinden
        
    En başından beri, doğduğun günden beri, senin beyninin derinliklerinde bu cinayeti işlemeni mümkün kılan bir şey olmalı. Open Subtitles ولا يمكنك جعلهم هكذا. لا بد وأنه كان هناك شيىء مُنذ البداية فى أعماق نفسك. والذى دَفعك لفعل هذا.
    Başka bir erkeğin kalbinin derinliklerinde neler yattığını kim bilebilir ki? Open Subtitles من يستطيع فهم ما يدور داخل أعماق قلب رجل آخر ؟
    Ardından aynı ses midemin derinliklerinden, boğazımı yırtarcasına yine geldi." TED ثم جاء الصوت مرة أخرى، بقوة من أعماق جوفي يكاد يسحق حلقي
    Bunun yerine, ana karakterin kararsızlığının derinliklerine ve bunun trajik sonuçlarına eğiliyor. TED فهي تسبر عوضاً عن ذلك أعماق تردد بطلها والعواقب الفاجعة لذلك التردد
    Anne sana bunu sonra söyleme şansım olmayabilir şunu bil ki sen dünyadaki en harika annesin ve seni tüm kalbimle seviyorum. Open Subtitles أمي، إذا لم أتمكن من قول هذا لاحقاً فأريد أن أقول أنك أفضل أم في العالم بأكمله وأنا أحبكِ من أعماق قلبي
    Kalbinin derinliklerinde Ryan'la ilgili endişelerin var çünkü Baze'le beraber olman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles أنه في أعماق مشاعرك لديك شكوك بشأن راين لأنك تعلمين أنه يجب عليك
    Okyanuslarımızın derinliklerinde volkanik ısı tuhaf, yeni yaşama yakıt sağlar. Open Subtitles في أعماق محيطاتنا تزوّد حرارةُ البراكين حياةً جديدةً غريبةً بالطاقة
    O küçük korkmuş ruhlarınızı derinliklerinde bunu siz de biliyorsunuz. Open Subtitles وفي أعماق الخاص بك النفوس خائفة قليلاً كلكم تعرفون ذلك.
    Neden olduğunu biliyorsunuz. Kalbinizin derinliklerinde nedenini biliyorsunuz TED أنتم تعرفون لماذا في أعماق قلوبكم تعرفون لماذا
    Benlikle alakalı oluşturulan bu tahminler, yoğunlukla vücudun derinliklerinden gelen duyu sinyallerine bağlı. TED وهذه التوقعات ذات الصلة بالنفس تعتمد اعتماداً شديداً على الإشارات الحسية الناشئة من داخل أعماق الجسم.
    Kendisini buradan kurtarması gerekiyor, ölümlülüğünün derinliklerinden gelip ruhunu serbest bırakması. TED ومن هناك يتعين عليها نشل نفسها من أعماق الفناء، لتأتي وتطلق روحها.
    Kutsal dağın bağırdığı günde, Gudjara'nın derinliklerinden altın bir kız çocuğu gelecek. Open Subtitles يوم ما عندما يبكي الجبل المقدّس 000 سيجيء من أعماق الجبل إله ذهبي .. طفلة
    Bill Turner'ı son gördüğümüzde, denizin derinliklerine doğru hızlı bir dalış yapmakla meşguldü! Open Subtitles وآخر ذكري لنا عنه هي رؤيته يهبط إلي أعماق النسيان في غياهب المحيط
    Önceden, Atlantik'in derinliklerine açılacağız, derdim ama bilinmeyene ulaşmak için fazla derine inmemize gerek yok. TED سابقًا, كنت سأقول سنراقب أعماق المحيط الأطلسي، لكن ليس علينا التعمّق كثيرًا كي نصل إلى المجهول.
    Bana yaptıkları şeye tüm kalbim ve ruhumla nefret ediyorum. Open Subtitles . أنا أكره كُل ما فعلوه بى من أعماق قلبى
    Deniz çukurlarını, sualtı dağlarını görebilmemiz ve derin denizlerdeki yaşamı anlamamız gerekli. TED نحتاج أن نرى الخنادق العميقة، الجبال المغمورة، ونفهم الحياة في أعماق البحار.
    Haftalarca ormanı didik didik aradıktan sonra sonunda yaratığa Amazon'un derinlerinde denk geldim. Open Subtitles بعد أسابيع من البحث في الغابة، عثرت أخيرا على المخلوق في أعماق الأمازون،
    Böylece kara büyüye başvurup intikamını alması için okyanusun derinlerinden bir zebani getirdin. Open Subtitles إذاً , لجئت إلى السحر... وأستحضرت وحش الجحيم من أعماق البحر لتقوم بثأرك
    İnsanoğlu Everest Dağı'na tırmandı, okyanusun dibine gitti. Open Subtitles الإنسان تسلق قمة إيفرست غاص أعماق المحيطات
    Önceden fark etmediğiniz derinliklerle karşılaşırsınız, yalnızca ruhsal ve dinsel besinler bu derinlikleri doldurur. TED فتدرك وجود أعماق في ذاتك لم تكن تتوقعها، وستملأ هذه الأعماق التغذية الروحانية والترابطية فقط.
    ...okyanusun dibinde, gecenin karanlığında ve balığın karnında olmasına rağmen... Open Subtitles فحتى في بطن هذا الجحيم الهابط نحو أقصى أعماق المحيط،
    Yetişkinlerin beyninde kök hücreleri bulunur ama çok nadirlerdir, ve beynin derinliklerindeki yoğun ve küçük boşluklarda bulunurlar. TED لدى دماغ الشخص البالغ خلايا جذعية، ولكنها نادرة جداً وتقع في فتحات عميقة صغيرة في أعماق الدماغ.
    Başlıca besin kaynakları azaldıkça hasat, okyanusların daha da derinlerine iniyor ve daha fazla protein kaynağı getiriyor. TED لأن مصادر الغذاء الأساسية نضبت، الصيد الجائر يذهب في أعماق المحيطات ويجلب المزيد من مثل مصادر البروتين هذه.
    Denizin 3 mil dibini gördük, veya gelecekteki milyarlarca galaksiyi gördük. TED رأينا ما في أعماق البحر ثلاثة أميال لأسفل كما رأينا مجرات تبعد عنا بلايين السنوات في المستقبل
    Bunlara tüm derinliklerde hatta en derinlerde rastlıyoruz. TED نحن نرى في كل تلك الأعماق ، بل وحتى في أعماق أكبر.
    Kendi ayaklarımın üzerinde durabilmek için cehennemin dibinden kendime yol açtım kendi başıma yaptım. Open Subtitles لقد حفرت بنفسي في أعماق الجحيم حتى أقف على قدمي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد