Çok özür dilerim. Böyle bir emri kabul etmeden önce, görevimden istifa ederim. | Open Subtitles | معذرة ، و لكن قبل ان أقبل هذا الامر اننى أقدم استقالة لجنتى |
Bu nedenle ve maalesef tüm devlet dairelerinden istifanı kabul ediyorum. | Open Subtitles | لذلك وبكل أسف، أقبل استقالتك عن جميع مناصبك في شئون الدولة |
Hayır Rangerlar, bunu kabul edemem. Zordon bunu kabul etmezdi. | Open Subtitles | أنا لا أقبل ذلك أيها المغامرون وزوردان لم يكن سيقبله |
kabul ediyorum, kitabını işi kabul etmeden önce okumam gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب عليَّ قراءة كتابكِ قبل أن أقبل بهذه الوظيفة |
-Berbat tekliflerini kabul etmeliyim ve bunu yaparken aptal gibi gülümsemeliyim. | Open Subtitles | علي أن أقبل بعرضهم التافه وأن أبتسم كالأحمق وأنا أفعل ذلك |
Savaşın kadim yasalarınca, Yerliler diye anılanların meydan okumalarını kabul ediyorum. | Open Subtitles | بناء على قوانين المعارك القديمة أقبل التحدى الذى دعا إليه الوطنيون |
Bu yüzden, firmam adına bu parayı kabul ediyorum. Teşekkürler. | Open Subtitles | لذا أجل، بالنيابة عن شركتى أنا أقبل نقودك شكراً لك |
Acaba şimdi bu teklifini kabul etmemde bir sakınca var mı? | Open Subtitles | حسناً كنت أتساءل فيما إذا كان بإمكاني أن أقبل بهذا العرض |
Bu şekilde herhangi bir kanıt kabul etmek benim için hiç uygun olmaz. | Open Subtitles | ربما و من الغير مناسب لي أن أقبل أي دليل على هذه الطريقة |
kabul etmeme o kadar alıştılar ki reddetmeye cesaret edemiyorum artık. | Open Subtitles | أعتادوا على أن أقبل و على أنى لا أجرؤ على الرفض |
Todd, tüm başvuruları kabul eder. Yaşlarına ve özürlerine bakmadan. | Open Subtitles | أنا أقبل كل المتقدمين بغض النظر عن العمر أو العجز |
Öncesinde bu pozisyonu kabul edip etmemek benim için büyük bir ikilemdi. | Open Subtitles | أعليّ أن أقبل هذا المنصب أو أرفضه؟ لقد كانت معضلةً بالنسبة لي |
Üzgünüm, sahte olduğu bu kadar barizken sizin şişenizi kabul edemem. | Open Subtitles | أنا آسف لا استطيع أن أقبل زجاجتكم من الواضح أنها مزيفة |
Cezamı itirazsız kabul ediyorum. Baba, bu sessiz tavrın yeter artık. | Open Subtitles | أقبل عقوبتي من دون أي إحتجاج، أبي كف عن المعاملة الصامته |
Samimiyetsiz bir itirafı, iki kere kabul edecek kadar müşfik mi görünüyorum? | Open Subtitles | هل أبدوا طيباً بهذا القدر حتى أقبل بإعتراف غير صادق للمرة الثانية؟ |
Onuru ile harekete geçmiş 20 milyondan fazla Amerikalı siyahi için kabul ediyorum. | Open Subtitles | أقبل هذا التكريم من أجل أكثر من 20 مليون زنجي كانت الكرامة دافعهم. |
Yaptığımız hiçbir şey için ağır suç iddialarını kabul etmem. | Open Subtitles | أنا لن أقبل بأى تهمة من أجل شيء قد فعلناه |
Bütün gün kümes gibi bir ofise tıkılmak, büyük patronun ayaklarını öpmek falan. | Open Subtitles | محبوس داخل بعض المكاتب المتكبرة طول اليوم أقبل قدمي الصورة الكبيرة |
Bildiğim şey şu; 25 yaşındayım ve hiçbir erkeği öpmedim. | Open Subtitles | أنا في الخامسة والعشرين من العمر وأنا حقا لم أقبل شابا أبدا |
Şu öteki meseleye gelince, seni uyarayım... itiraz istemiyorum. | Open Subtitles | فيما يتعلق بالمسألة الأخرى, ليكُن فى معلومك أنى لن أقبل أية مُعارضة |
Ama ben yatmıştım. Üstelik uyku hapı da aldım. Korkarım cevabım hayır. | Open Subtitles | أنا في السرير، وقد أخذت حبة منومة لذا أخشى أني لن أقبل |
Sürücülerimin dikkatlerini kaybetmesine izin vermiyorum, mükemmellikten daha az bir şeyi kabul etmiyorum. | TED | ولذلك لا أسمح للسائقين عندي أن يفقدوا التركيز، ولا أقبل بأقل من الإتقان الكامل منهم. |
evet ama bana ancak yaptığı seçimleri kabullenirsem uygun olabilir. | Open Subtitles | نعم, ولكنها ستكون متاحة لي عندما أقبل على مضض أختياراتها |
Son günlerde zaman kazanmak için onu görür görmez yeri öpüyorum. | Open Subtitles | مؤخرا، عندما أراها صرت أقبل الأرض توفيرا للوقت |
Bu itaatsizliği kabul edemem. Gel ve kahvaltını yap! | Open Subtitles | لن أقبل بهذا العقوق أرجوك تعال وتناول فطورك |
Artık bir kızı öpmem gerektiğini söyleyen sen değil miydin? | Open Subtitles | ألست أنتِ من قال أنه يجب علي أن أقبل أحدا؟ |
- Ne geçene kadar? Tanıdığım biri göndermediği sürece yabancıları almam ben. | Open Subtitles | لا أقبل بأي غرباء إلا إذا كانوا من طرف شخص أعرفه |
Bunu bir iddia olarak alıyorum, Dee ve bunu kabul ediyorum. - Günün sonuna kadar onu tavlayacağım. | Open Subtitles | حسناً , أنا أخذ ذلك كتحدي يا دي وأنا أقبل ذلك التحدي |