"أنا أكره" - ترجمة من عربي إلى تركي

• dan nefret ediyorum
• nefret ettim
• sevmem
• nefret ederdim
• nefret ettiğim
• den nefret ediyorum
• istemem
• nefret ettiğimi
• hiç hoşuma gitmiyor
• nefret ediyorum ama
• nefret ederim

Da Nang'dan nefret ediyorum. Cepheye gitmek istiyorum.
أنا أكره منطقة داناتج أريد أن أعود إلى مواقع القتال

peki,ordan nefret ettim Cooper, çünkü bana içine ettiğim şeyleri hatırlatıyor.
حسناً أنا أكره منزلك كوبر انه يذكرني بكل سوء مررت فيه

Timsahları sevmem, özellikle ben suyun içindeysem.
أنا أكره التماسيح لا سيّما عندما أكون في الماء.

Bu kasabada kalmamın tek nedeninin o olduğunu sanırdım, buradan nefret ederdim şimdi fark ediyorum ki geçmişimde bir çok şeyden nefret etmişim ama şimdi tüm sahip olduğum şey geleceğim...
أعتقدت أنهُ السبب الوحيد فى بقائي فى هذه المدينة. أنا أكره هُنا. والأن أكتشفت أن ما أكرهه كان جزءاً من الماضيِ.

Bitki çayından nefret ederim. Baldan nefret ettiğim kadar.
أنا أكره الشاي العشبي تقريبا بقدر أكره العسل

- 911'i aramayın. 911'den nefret ediyorum. Mutlu olmalısınız.
لا ، لا ، لا تتصلي بـ 911 أنا أكره 911, ينبغي أن تكوني سعيدة

Hayalini mahvetmek istemem ama, eğer evler bu kadar küçük yapılırsa,
أنا أكره أن اثقب فقاعتك ولكنك اذا بنيت البيوت بهذا الصغر

O pisliğin gözümüzün önünde çıkmasından nefret ettiğimi söylemeliyim.
أنا أكره أن أجعل هذا الوغد يظن أنه حصل على مواصلة مجانية

Kabul etmek hiç hoşuma gitmiyor ama eskiden tıpkı senin gibi buraya gelir ve gazete kupürlerine bakardı.
أنا أكره الإعتراف بذلك , ولكنه يأتي إلى هنا ويبحث عن قصاصات له تماماً كما كنت تفعل

Bunu söylemekten nefret ediyorum, ama hoşuna gitse de gitmese de sen bir erkeksin ve bundan kurtulamazsın.
أنا أكره أن أقول لك هذا، ولكن ما إذا كنت ترغب في ذلك أم لا أنت رجل وانت متمسك بهذا

- Handel'dan nefret ediyorum. - Handel da senden nefret ediyor.
ـ أنا أكره هاندل ـ هاندل يكره المطربين أيضا

Beni rehine olarak kullanmak istiyor. John Silver'dan nefret ediyorum.
لقد حاول اختطافي أنا أكره جون سيلفر

Pittsburgh'dan nefret ediyorum. Çok aşağılık herifler.
أنا أكره سكان بيتسبيرج إنهم أوغاد

Kendimden nefret ettim şimdi, ama ne kadar sinir bozucu olduğunu gördün mü?
حسناً، أنا أكره نفسي لكن أنتَ ترى كم ذلك هو مزعج؟

Umalım da Vanek de aynısını düşünsün. Haberin olsun, bu fikirden nefret ettim.
فلنأمل أن يشعر فانيك مثلك للتذكير فقط ، أنا أكره هذه الفكرة

- İddialı olmayı sevmem Albay, ama geleceğin daha iyi olacağını düşünüyorum.
حسنا، أنا أكره أن اكون مثابر، عقيد ولكن، اه، أعتقد المستقبل مؤكد جدا

Fareleri sevmem. Burayı temiz tutamıyor musun?
أنا أكره الفئران ألا تحافظ على نظافة المكان يا رجل؟

Liseden nefret ederdim.
يا ربّاه , أنا أكره المدرسة الثانويّة

Sarkık bir popo kadar nefret ettiğim bir şey yok.
لا يوجد شيء أنا أكره أكثر من الحمار فضفاضة.

Bu odadan ve Jeremy'den nefret ediyorum.
أنا أكره هذه الحجرة، وأكره جيرمي

Kötü adam olmak istemem ama sanırım biraz fazla tepki veriyorsunuz.
أنا أكره أن أكون فظاً و لكنني أعتقد أنكم تبالغون قليلاً

Karanlıktan nefret ettiğimi biliyorsun.
أنا أكره الظلام، أنت تعرف أنني أكره الظلام

Seni paylaşma fikri hiç hoşuma gitmiyor.
أنا أكره فكرة بان أشاركك مع الآخرين وحسب

İnan bana, gerçekten bunu söylemekten nefret ediyorum ama çocukların...
صدقوني ، أنا أكره قول هذا الكلام لكن الفتى على حق

Bak, ben para istemekten nefret ederim ama cüzdanımı yanlış yere koymuşum galiba.
اسمع، أنا.. أكره أن آخذ نقوداً من أحد، لكن يبدو أنني أوقعت محفظتي.