Evet, sen bir manyaksın. Evet, senden ayrılmak üzereydim. | Open Subtitles | نعم , أنت مريض نعم , كان صحيحاً أن أنفصل عنك |
Karım ve çocuklarım, hareketi yeterince hızlı bırakmadığım ve bağlantılarımı koparmadığım için beni terk etti. | TED | وقد تركتني زوجتي وأولادي، لأنني لم أغادر الحركة ولم أنفصل عنها بسرعةٍ كافية. |
Onunla ayrılıyorum ve o umrunda değilmiş gibi davranacak ama umursayacaktır. | Open Subtitles | أنا أنفصل عنه وهو سوف يتصرف وكأنه لا يهمني ، ولكن قال أنه سوف. |
Kendisinin hayatta olduğunu bilmeyen bir kız için benden ayrıldı. | Open Subtitles | أنفصل عني لأجل فتاة لا تعرف إن كان حيّ حتى |
Diyorum ki bana söylediklerin yüzünden senden ayrılmadım. | Open Subtitles | أنا أقول أني لم أنفصل عنكِ بسبب ما قلتيه |
Ondan bu gece ayrılmıyorum. Ayrılacağımı söyleyeceğim. | Open Subtitles | لن أنفصل عنه الليلة،سأقول له بأنني سأنفصل عنه |
Eğer hapse girmezsem şubeden ayrılacağım. | Open Subtitles | بأنني إن لم أذهب للسجن سوف أنفصل عن السجن |
Şimdi onunla ayrılmak zorundayım, ama daha demin onu vurduğumdan çok zor olacak. | Open Subtitles | الأن يجب علي أن أنفصل عنه والذي سيكون أمراً صعباً بما أنني أصبته للتو |
Uzun süredir birlikte olduğumuz için ayrılmak da zor. | Open Subtitles | .من الصّعب أن أنفصل عنه .فنحن مرتبطان منذ فترة |
Ben birinden ayrılmak istediğimde şimdiki ilişkim hariç şu anda çok mutluyum. | Open Subtitles | عندما أريد أن أنفصل عن إحداهن على عكس علاقتي الحالية والتي أنا سعيد بها للغاية |
Ya daha da kafamda büyütsem ve 6 ay sonra kız kardeşinin düğün yemeğinden sonra terk etsem? | Open Subtitles | ماذا لو أصبحت أسوأ فأسوأ بحيث أنه وبعد ستة أشهر أقرر أن أنفصل عنها عند مائدة الطعام في عرس أختها |
Yeniden çıkmaya başlarsak ve ben yine salak bir şey yapıp seni terk edersem ne olacak? | Open Subtitles | ماذا لو تواعدنا فعلاً، وقمتُ بتصرفٌ غبي وقررتُ أن أنفصل عنك مجدداً؟ |
Senden ayrılıyorum, çünkü senin en iyi gününde bile o ceset senden iki kat daha fazla erkek. | Open Subtitles | أنني أنفصل عنكَ بسبب يومكَ الممتاز للغاية... تلك الجثة أكثر رجولة منك |
Ben.. Senden kısmen ayrılıyorum. | Open Subtitles | حسناً، إنني أنفصل عنك نوعاً ما |
Daha yeni Tansy'den ayrıldı. | Open Subtitles | بافضل حالاته على الأطلاق الآن ؟ لقد أنفصل للتو عن تانسي |
Seni orada ekmedim, ve kesinlikte senden ayrılmadım. | Open Subtitles | لم أجعلك تقفين، وأنا بالتأكيد لم أنفصل عنك |
April, senden ayrılmıyorum; sadece yorgunum. Tanrım. | Open Subtitles | إيبرل، لا أنوي أن أنفصل عنك أنا متعب فحسب ستجعلني أنا أفعلها |
Scott tam bir aptal. Ondan kesinlikle ayrılacağım. | Open Subtitles | سكوت أحمق أنا سـ أنفصل تماما عنه |
Ne yapabilirim, ondan ayrılayım mı? | Open Subtitles | ماذا يمكنني أن أفعل؟ أنفصل عنه؟ |
Senden ayrılmayacağım ama dövmeni değiştirsen iyi olur. | Open Subtitles | أنا لا أنفصل عنكَ، لكن عليكَ أن تغيّر وشمك. |
Yüz yüze mi ayrılmalıyım, yoksa telefondan da halledebilir miyim? | Open Subtitles | هل يجب أن أنفصل عنه وجهاً لوجه، أم يمكن ذلك على الهاتف؟ |
10 yaşında bir çocuk gruptan ayrılmış balkondan düşüp ölmüş. | Open Subtitles | شخص بعمر العاشر أنفصل عن المجموعة سَقطَ مِنْ شرفة وماتَ |
Sonra ondan ayrılırım ve en çok Rory üzülür. | Open Subtitles | عندها أنفصل عنه وروري هي تكون الشخص الذي يتأذى |
Eğer ondan ayrılmamı istersen, ayrılırım. | Open Subtitles | إذا أردتي أن أنفصل عنها فسأفعل. |
Bu onunla nasıl ayrıldığım sorusunun cevabı. | Open Subtitles | لأنه يحسبني ميتة هكذا استطعت أن أنفصل عنه .. |
- Yani Cece'den ayrıldın. - İkisinden de ayrılmadım. | Open Subtitles | ...إذن انفصلت عن سيسي - لم أنفصل عن أية واحدة منهما - |