İşin kahramanlığında değilim. Bence ölümden daha kötü bir şey yok. | Open Subtitles | لا أدّعى البطولة, لا أعتقد ان هناك شئ اسوأ من الموت |
Pusu kurmaya niyetleri varsa, beklediğimizden daha kötü şeyler yapabilirler. | Open Subtitles | لو يبحثون عن مكان لكمين فلن يجدوا اسوأ من هذا |
Ben sadece, onlardan daha kötü olduğumuzu fark etmekten korkuyorum. | Open Subtitles | انا قلق فقط من ان نكتشف اننا سنكون اسوأ منهم |
Aslında başıma gelen bir çok şey arasında en kötüsü de buydu, çünkü işe yaramıyor olamazdı. | TED | وهذا كان اسوأ حتى من كل شيء حدث بعدة طرق حتى الان لانه لم يكن ممكنا تحقيقها |
Ve 6 yıl sonra, Amerikalı olmanın en berbat dönemini yaşıyoruz. | Open Subtitles | والان وبعد مرور ستة سنوات نحن فى اسوأ اللحظات فى التاريخ |
İşin en kötü yanı O'nu öldüren kişi ben değildim. | Open Subtitles | وما جعلها اسوأ اننى لم اكن الشخص الذى قتل سكوموتو |
Kaçmanın ürkütücü yanı, yine de kendini daha kötü bir yerde bulma ihtimalindir. | Open Subtitles | شىء مخيف حول الهروب مع ذلك المحاولة قد تنتهى بك الى مكان اسوأ |
İlaç uygulamaya korkuyorum çünkü bu onu daha da kötü yapabilir. | Open Subtitles | انا خائفه من اعطائه عقاقير لإنها ممكن ان تجعل حالته اسوأ |
Tamamen yıkılacak,bu daha da kötü olacak Ben beş gömleğe kalcağım | Open Subtitles | ستنهار بالكامل وسيكون ذلك اسوأ لأن لا املك غير خمسة قمصان |
bu delilik kim benim öğretmemi ister ki ben zaten çılgın fikirliyim bi de iyi yanından bak o kurbağa suratlıdan daha kötü olamazsın | Open Subtitles | هذا جنون , من يريدنى ان ادرّس اى شئ؟ انا هراء , هل تذكر؟ على اى حال , لا يمكن ان تكون اسوأ منها |
Yaşlılık bir insanın başına gelebilecek en kötü şey değil. | Open Subtitles | التقدم في العمر ليس اسوأ شيء يمكن أن يحدث للشخص |
Senin sevgilin olmak bir taksi tarafından ezilmekten daha kötü. | Open Subtitles | أن اصبح حبيبتك هو اسوأ من ..أن تصدمني سيارة اجرة |
-Bu daha kötü 0 göt herif prozervatif bile takmıyor. | Open Subtitles | ذاك اسوأ يبدو انه امسك بواقيه من يده على الواقي؟ |
Ekibin şefi olarak, başına gelebilecek en kötü şey adamlarını kaybetmektir. | Open Subtitles | بصفتي قائد الفريق اسوأ ما قد يحدث هو ان تخسر رجل |
Öfkeden deliye dönüp bana dünyanın en kötü insanı olduğumu söylemeliydin. | Open Subtitles | كان عليك ان ترتعب وتقول لي انني اسوأ شخص في الوجود |
Ve daha kötü şeyler olmadan önce bu feromonal davranışları tersine çevirmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | وما ننوي فعله هو عكس هذا التصرّف الفرموني قبل أن يحدث أمر اسوأ. |
Latin Amerika tarihinin en kötü 3. doğal afeti olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | الآن يقولون انها اسوأ ثالث كارثة طبيعية في تاريخ امريكا اللاتينية |
Aynı zamanda eğer en kötüsü olursa suya atlayıp yüzebileceğim ve kızağı da peşimden sürükleyebileceğim anlamına geliyordu. | TED | وهذا يعني أيضاً، إذا بلغت الأمور اسوأ حالتها. بإمكاني بالفعل القفز إليه والسباحه عبره وأسحب الزلاجات خلفي. |
Bence dünyadaki en berbat şey. Eminim Ted ondan yemiyordur. | Open Subtitles | اعتقد انها اسوأ شئ فى الدنيا اراهن ان تيد لا يأكلها |
Bu fakir olmaktan daha beter. | Open Subtitles | اعتقد بأن حياتك الآن اسوأ بكثير من ايام فقرك |
Doğru, tüm dünyayı dolaşsan bundan daha kötüsünü de bulmazsın. | Open Subtitles | اجل، و يمكنك الذهاب لأى مكان بالعالم لن تجد اسوأ من ذلك |
Bu iyi haber. Daha ne kadar kötüye gidebilir ki? | Open Subtitles | هذه اخبار جيده إذا ماهو الذي سيكون اسوأ من ذلك؟ |
Ne de olsa, itibarımın en büyük bölümünü Londra'da kaybetmiştim ve eğer çekin üzerindeki imzam talihsiz bir şekilde yanlış anlaşılmasaydı... | Open Subtitles | وعلى كل حال,سأقضى اسوأ فترة فى حياتى فى لندن وقد أبقى هناك ما لم يحدث ان اكتشفوا لسوء حظى توقيعى على الشيك |
Bir gazeteciyle evlenmemeliydin. Denizcilerden bile kötüdür onlar. | Open Subtitles | لم يكن عليكي ان تتزوجي صحفي انهم اسوأ من البحارين |
Ben iyileştikçe o kötüleşti. | Open Subtitles | وفجأة افضل الذي قمت به هو اسوأ الذي قمنا به |
Sydney, durumu daha da kötüleştirme. | Open Subtitles | يا إلهي , سيدني لا تجعلي هذا اسوأ |