Şimdi ayağa kalk şu hortumu al ve söylediğim zaman yolu sula. | Open Subtitles | قف، الآن فى التو.ّ التقط هذا الخرطوم وحينما أناديك قُم برش الشارع. |
Ya silahını al ya da ben de benimkini atacağım... ve herkesin önünde ölümüne dövüşeceğiz. | Open Subtitles | التقط سلاحك والّا رميت انا سلاحي ايضا وسوف نتقاتل امامهم حتى الموت |
* Anı resmet, iyi tarafımdan çek, çünkü ateşli olunca severim * | Open Subtitles | ♪التقط صورة جيدة ♪ صورني من الزواية المثلي ♪ ♪'لاني احب الاثارة |
Edgar, lütfen telefonu aç. Bunu hala halledebiliriz. | Open Subtitles | ايدغار ,رجاء التقط الهاتف يمكنك البقاء بعيدا |
Ne oldu, eski günlerdeki gibi ev ödevlerime yardım mı edeceksin? Yakala! | Open Subtitles | ماذا هُناك أتُريد أن تساعدني في قضاء فروضي المنزلية كالأيام الخوالي , التقط |
Ayrıca, takip ekibi kapıdaki beyaz adamın da resmini çekti. | Open Subtitles | أيضاً، التقط فريق المراقبة هذه الصورة لهذا الرجل الأبيض بالمدخل |
Feribota dönerken yerden bir avuç toprak al. | Open Subtitles | عندما تعود إلى العبارة التقط حفنة من التربة |
Ray, dişlerinin resimlerini al. Kayıp Kişiler için fakslayacağız. | Open Subtitles | راى , التقط صورا لاسنانها حتى نرسلها بالفاكس للتعرف على اشخاص مفقودين |
Bu yüzden buradayım. Burada seni sıkboğaz edip, kafanı kızdırmak için durmuyorum, bu gerçekleri al ve karıştır. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجل الصراع معك أو التقط الحقائق لكي أشوهها |
Bir resmimizi çek. | Open Subtitles | شغّل الكاميرا لأننا لا نعرف فعل ذلك؛ التقط صورتنا |
Turtygin, buraya gel. Şimdi de sen bizim resmimizi çek. | Open Subtitles | تورتيجن, تعال إلى هنا الآن التقط لنا صورة |
Hadi birkaç fotoğraf çek. Şurada taze cesetler var. | Open Subtitles | هيا, التقط بعض الصور جثث حديثة القتل هناك |
Roger, aç şu kahrolası telefonu. | Open Subtitles | روجر التقط السماعة واجب على الهاتف اللعين |
Evet, Yakala ve bırak, hiç bu kadar çok olmamıştı. | Open Subtitles | أجل,حسنا لم أكن يوما من نوعيه أن التقط شئ و أتركه |
Sizce son görevinden önce hatıra olarak bir fotoğraf mı çekti? | Open Subtitles | الا تعقتد أنه التقط هذه الصوره كتذكار قبل مهمته الأخيره. ؟ |
Birisi, bir otel odasında fotoğraflarını çekmiş ve sen hap kullanıyorsun. | Open Subtitles | شخص ما التقط صور لك في غرفة فندق وأنت تتعاطى المخدّرات |
Bir keresinde yerde bulduğu bir kuruşu aldı ve bunu vergilerinde bildirdi. | Open Subtitles | في مره هو التقط عمله معدنيه من الشارع وابلغ عنها ليدفع ضريبتها |
İkiniz onun içine girmelisiniz, ve sonra fotoğrafınızı çekip Facebook a koymalıyız. | Open Subtitles | أنتما الاثنان يجب أن تدخلا بالفستان و بعدها سوف التقط صورة لكما |
Bir ay boyunca her gün bir adet fotoğraf çekmek bu mücadelenin bir parçasıydı. | TED | كان ذلك جزءا من التحدي ان التقط صورة كل يوم لمدة شهر. |
Şoktaydım şöyle düşündüm "Aklını topla, biraz fotoğraf çek." | Open Subtitles | توقف تفكيري وقلت لنفسي التقط بعض الصور |
Bir çocuğun fotoğrafını çektim. Neden istediğini bilmiyorum. | Open Subtitles | التقط صورة لطفل ولم أكن أعلم لماذا ستريدها |
Benim mendilimi yakaladı. Sende mi bilerek düşürdün? | Open Subtitles | لقد التقط لي منديلي أيضاً هل أسقطتي منديلك عمداً؟ |
Her gün resimlerini çekiyorum çünkü geri döneceğimin garantisi yok. | TED | لقد كنت التقط صوراً لهم بشكل يومي ، لأنني لا أعرف إذا كنت سأستطيع العودة إليهم. |
Bebeği olmuş. Bir gün bebeğinin yerden sutyenini alıp yüzüne götürdüğünü görmüş. | TED | أنجبت طفلًا، يومًا ما نظرت، وعلى الأرض، وكان ابنها الرضيع قد التقط حمالة صدرها، ووضعها على وجهه. |
Ve bir balık delisi için bunlar oldukça heyecan verici şeyler. Ve daha da heyecan verici olan, bu fotoğrafı çeken kişinin | TED | وبالنسبة لشخص لديه شغف بعالم الأسماك ، يعتبر هذا الأمر مثيراً بعض الشيء. والأمر الأكثر إثارة أن الشخص الذي التقط هذه الصورة |