ويكيبيديا

    "الخوف" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • korku
        
    • korkmuş
        
    • Fear
        
    • korkusuz
        
    • korkuyorsun
        
    • korkuyorum
        
    • korkusuyla
        
    • korkunç
        
    • panik
        
    • korktum
        
    • korkmayı
        
    • korkuyu
        
    • korkunun
        
    • korkusu
        
    • korkudan
        
    ... korku olması zorunlu değil. Şu an bindiğiniz hız treninin türü nedir? TED ليس من الضروري أن يكون الخوف. ما هو نوع السفينة الدوارة أنت عليها؟
    Ama bu fikirler korku ve yabancılaşma olarak kendini gösteriyor. TED ولكن هذه الأفكار هي نفسها التي تدل على الخوف والعزلة.
    Şuna bak. İnsanların dünyasına giriyorlar ve korkmuş görünmüyorlar bile. Open Subtitles انظر لهذا ،يدخلون إلى عالم البشر ولا يبدو عليهم الخوف
    Fear Factor'ün bir bölümünde gibiyim. Open Subtitles انها تبدو كانها حلقة من برناج مصنع الخوف
    O iyi görünümlü kişi bizim korkusuz liderimiz, Michael Dorset. Open Subtitles أن عينة التشكيلية يبحث الخوف هو قائدنا ، مايكل دورسيت.
    Bunu yapmamanın en büyük sebebi bunları tek başına yaşamaktan korkuyorsun. Open Subtitles السبب الذي جعلكِ لم تبدأي هو الخوف من الخوض بذلك لوحدك
    İstemediğimden değil... Sanırım korkuyorum. Open Subtitles ليس الأمر هكذا بأنني لا أرغب بك انه فقط الخوف كما أفترض
    Ben korku tünelinden çıktım, bilinmeyen ve tanımlanmayan bölgeyi seçtim. TED اخترت الخروج من نفق الخوف إلى أماكن مجهولة وغير معروفة.
    Ve herşeyden öte, bir şekilde alıştığımız politik korku, hayatlarımızı sardı. TED ومعظم هذا، نوع من التطبيع مع الخوف السياسي الذي غزا حياتنا.
    Nasıl işlediğini öğrenene dek... bu gereksiz korku yükünü sırtımızda taşımaya devam edeceğiz. Open Subtitles حتى نعرف كيفية عملة نحن سنواصل حمل هذا العبء الغير ضروري من الخوف
    korku, görünen tehlikeleri daha da büyütür. En azından senin durumunda böyle. Open Subtitles وغالبا ما يفوق الخوف الخطر الذي نتوجس منه، وهذا ما كان بحالتنا
    Gözlerindeki korku ve göğsündeki bıçak annem hakkında hatırladığım son şeyler. Open Subtitles الخوف في عينيها والسكِّين في الصدر هذا آخر ما أذكره لأمي
    Bana bakınca, korku ve utancın ötesini... gerçeğin ta kendisini göreceğinden korkuyordum. Open Subtitles لقد كنت خائف أن ينظر بداخلى ماضي الخوف والخزي الى خلال الحقيقة
    Kendimi kadınlardan hep korkmuş ve onları anlamada başarısız olmuş biri olarak görüyorum. Open Subtitles الاحترام الذي أكنه للنساء يساوي الخوف الذي أعانيه منهن وخوفي من أن أفهمهن
    A place for children have a child hood free from Fear Open Subtitles مكان للأطفال اينما كانوا ليعيشوا طفولتهم خالية من الخوف
    Durga, ana tanrıça, korkusuz varlık, Hindu tanrılarının panteonu tarafından yaratılan. TED دورغا، الالهة الام، التي لا تعرف الخوف انشاها الهة الهندوس
    Ama çok korkuyorsun yaşlı ve soğuk bir cadıya dönüşüyorsun tıpkı yaşlı ve soğuk teyzelerin gibi. Open Subtitles لكنك تموتين من الخوف وستنتهين عجوزاً مقيتة فاترة كعمتيك المقيتتين الفاترتين
    Üşüdüğünde üşüyorum, açsan ben de açım, korkmuşsan ben de korkuyorum. Open Subtitles عندما تشعرين بالبرد و الجوع و الخوف فكذلك أكون أنا
    Biri sana baksa hayırsever sahiben de can korkusuyla kaçar. Open Subtitles من هذه المحسنة اليك ستولد لديها الخوف منك مدى الحياة
    O aşırı derecede korkunç mizacın altında çok iyi bir adam yatıyor. Open Subtitles تحت هدا الخوف الحاد تكمن أكاديب الرجل و الدي عميقاً، عميقاً يحس
    Bakın, kimse panik yapmak ya da korkmak zorunda değil. Open Subtitles شوفى , لا احد عليه ان يشعر بالذعر او الخوف
    Kendi doğruluğumdan, dürüstlüğümden, kendi kırılganlığımdan korktum ve bu korku kendimi köşeye sıkışmış hissetmeme neden oldu. Öyle bir köşe ki, benim her bir gün düşündüğüm sadece tek bir çıkış yoluna sahip. TED أخشى حقيقتي، أخشى صراحتي، أخشى ضعفي. وهدا الخوف جعلني أحس كأنني وضعت نفسي في عزلة، كأنني وضعت نفسي زاوية وكانت هناك فقط طريقة واحدة للخروج منها، وفكرت في ذلك بتلك الطريقة كل يوم.
    Şuan bize küçük görünün enfeksiyonlardan korkmayı öğreneceğiz. TED سيتوجب علينا الخوف من الاصابة بعدوى تبدو الآن بسيطة.
    Mike öldürüldüğünde, korkuyu bir silah olarak kullanmaya çalışan güçleri hatırlıyorum. TED عندما قتل مايك، أتذكر السلطات التي كانت تحاول استخدام الخوف كسلاح.
    Ancak coşkuyu işin içine katınca, korkunun eriyip gittiğini görüyorsunuz. TED إذا كان حماسك أعلى ، تشاهد الخوف و هو يتلاشى.
    İşte bu berbat bir ahmak olma korkusu, beyninizin ilkel kısmının verdiği bir tehdit tepkisidir ve kontrol edilmesi çok güçtür. TED الخوف من أن يراك الناس مروعاً وغبياً يشكل رد فعل مهدداً من جزء بدائي من دماغك والذي يصعب جداً التحكم به.
    Bize bir parmak yolluyorlar, ve korkudan altımıza sıçmamızı bekliyorlar... Open Subtitles يرسلون لنا إصبع، يجب أن نبول على أنفسنا من الخوف

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد