ويكيبيديا

    "السحاب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bulut
        
    • bulutların
        
    • Fermuarı
        
    • bulutlar
        
    • bulutlara
        
    • Fermuarımı
        
    • Fermuar
        
    • bulutlarda
        
    • bulutları
        
    • Fermuarın
        
    • bulutlarla
        
    • buluta
        
    • bulutun
        
    • delenler
        
    • bulutlardan
        
    Çünkü Güneş enerjisini oldukça öngörülemez yapan bir etken var: bulut örtüsü. TED لأنه هناك عامل واحد يجعل الطاقة الشمسية صعبة التنبؤ بها: تغطية السحاب.
    Bilirsin, biraz önce sanki bulutların üstündeydim oysa Jake ve senin aranda fazlalıkmışım. Open Subtitles كنت أحلق بين السحاب ولم يكن هذا سوى انعكاس لوهجكما المتقد أنتِ وجاك
    Fermuarı söktüm, bu sayede kendi başına pantolonunu indirip giyebilecekti. TED قُمت بازالة السحاب ليتمكن من سحبه للأعلى والأسفل بنفسه.
    Ve gemiler Bağdat kadar büyük... yelkenleri bulutlar kadar. Open Subtitles هناك سفن ضخمة بحجم مدينة بغداد وشراعتها العملاقة تصل إلى السحاب
    Azgın okyanusları gördüm köpükler içinde gemi azıya almış bulutlara karşı. Open Subtitles وقد رأيت المحيط الهائج وهو يهدر ويزبد، حتى يطاول عنان السحاب
    Nasıl yaptığıma bakmak ister misin? Fermuarımı filan indiriyorum. Open Subtitles هل تريد مشاهدة كيف افعلها, فك السحاب وكل شيء ؟
    Eğer giysinin geçirmezliği herhangi bir şekilde zarar görürse... kumaşı yırtılır veya bir Fermuar açık kalırsa... geri dönmene izin verilmez. Open Subtitles ان سلامة البذة هي عهدتك على اية حال واذا تمزق نسيجها او كان السحاب غير مغلق فلن نستجب لك حين عودتك
    Sığınağı bulutlarda arıyorsan, yağmur rüzgarlarını atlatırım. Open Subtitles لو أنك تبحثين عن المأوى بين السحاب سوف أحميك من أمطار الرياح العاتية
    2005 senesinde, Ekvator'da, bulut ormanlarında yeni bir yarasa türü keşfedilmişti. TED في عام 2005، تم اكتشاف نوع جديد من الخفافيش في غابات السحاب في الإكوادور.
    Ve bir bakıma, ihtiyacınız olan tek şey aslında bir diz üstü bulut. TED وهكذا بطريقة ما، كل ما تحتاجه هو كتاب السحاب.
    Bilirsin, biraz önce sanki bulutların üstündeydim oysa Jake ve senin aranda fazlalıkmışım. Open Subtitles كنت أحلق بين السحاب ولم يكن هذا سوى انعكاس لوهجكما المتقد أنتِ وجاك
    Artık bütün iş, bulutların dağılmasına ve Tanrı'nın bizimle birlikte olmasına kaldı. Open Subtitles كل شيء معد للحظة ان ينقشع السحاب ان اراد الله ان يساعدنا
    Üstünü değiştirirken, Fermuarı çekme kısmı gelene kadar balkonda bekletirdi beni. Open Subtitles أينما تغير ملابسها, كانت تجعلني أنتظر في الشرفة حتى يأتي وقت إغلاق السحاب
    - Fermuarı aç. - Normal bir şey giy sen de. Open Subtitles ـ ارفع السحاب ـ لما لا ترتدي الملابس العادية
    Hareket ediyorlar Bay Hughes! bulutlar hareket eder! - İşleri bu! Open Subtitles انه يتحرك، السحاب يتحرّك تلك طبيعته، يتحرك
    Sonra da birileri bulutlara gitti. Open Subtitles ثم .. اختُطِفَ المختارون في الهواء إلى السحاب
    - Evet. Zahmet olmazsa şu Fermuarımı çekebilir misiniz? Open Subtitles ممكن ان تغلق لي السحاب الخاص بالبنطال?
    Nasıl oluyor da Fermuar ayağının, mekiğin ve iğin ne olduğunu bilebiliyorum? Open Subtitles كيف أعرف ما هى درزة السحاب والمكوك والبكرة وإلى ما هنالك
    Bir çok trompet sesi duydum ve bulutlarda yıldırım gibi giyinmiş bir adam gördüm. Open Subtitles وسمعت بوق عالي.. ورأيت إنساناً جالساً على السحاب وكان لباسه مثل البرق
    Mate, pervaz bulutları yükseltmemiz mümkün mü, pervaz bitince, biliyor musun? Open Subtitles ما رأيك يمكننا ركوب السحاب ما أن تدخل ذلك؟
    Fermuarın uzunluğu hoşuma gitmedi ama işin iyi tarafı suya dayanıklı gözüküyor. Open Subtitles حسناً , لم يعجبني طول السحاب ولكن على الجانب الإيجابي فإنه يبدو كـمعطف مطري
    Gökyüzünün gelip giden bulutlarla dakikası dakikasına ne kadar farklı olduğunu çok nadiren fark ederiz. TED نادرا ما نلاحظ أن هناك شيء مختلف من لحظة لأخرى, مع السحاب المتحرك
    İkinici şey -- bazıları buna bulut diyor, be bu sayede bir anlamda buluta dokunuyoruz. TED الشئ الثاني هو-- يسمي بعض الناس هذا بالسحابة، وأنك نوعاً ما تلامس السحاب بهذا.
    Ama biz bugün olağanüstü zengin bir dijital arşiv yaratıyoruz ve biz gittikten seneler sonra bile bu arşiv bulutun içinde bilinmez bir süre boyunca kalacak. TED لكن اليوم يتم إنشاء أرشيفات تقنية في غاية الغنى ستبقى في أنظمة السحاب إلى أجل غير مسمى، سنوات بعد موتنا.
    Hava alanları, 100 katlı gök delenler yapacağım. Open Subtitles سأبني المطارات سأبني ناطحات السحاب بأرتفاع مائة طابق
    Ve bulutlardan bir ışık geliyordu böcekleri falan emiyordu. Open Subtitles وهذا الضؤ القادم من السحاب الذى امتص الحشرات وهذه الاشياء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد