ويكيبيديا

    "الكوب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bardağı
        
    • bardak
        
    • kupayı
        
    • bardağın
        
    • kupa
        
    • bardağa
        
    • fincan
        
    • fincanı
        
    • bardakta
        
    • kupanın
        
    • bardaktan
        
    • kaba
        
    • kupaya
        
    • kabı
        
    • kupamı
        
    Doldur bardağı pekmezle mürekkeple tadı güzel olan binbir türlü şeyle... Open Subtitles إملأوا الكوب بالدبابيس والحبرِ مــنـــتـــــديـــــات الـــكـــــيـــــــف وأي شئ آخر شهي للشرب
    Bak, o kadar zor değil. bardağı alıp banyoya git... Open Subtitles اصغ، ليس هذا بالأمر الجلل، فقط خذ هذا الكوب للحمام..
    Bir damla gıda boyası bir bardak suya damladığında içgüdüsel olarak boyanın damladan ayrılıp sonunda bardağı dolduracağını biliriz. TED عندما تسقط قطرة ملون طعام في كوب من الماء، ندرك فوراً أن الملوِن سينتشر تدريجياً من القطرة، حتى يملأ الكوب.
    Bu koca kupayı tutarak kendimi çok komik hissediyorum. Open Subtitles أشعر بسخافة شديدة، لأنني أحمل هذا الكوب الكبير.
    Tabii bunlar konuyla ilgili değil, çünkü ilerlemenin gerçekleşip gerçekleşmediği sorusu inançla alakalı değil, iyimser bir tutum takınıp bardağın dolu yarısını görmek de değil. TED ولكن كل هذا لا معنى له، ما إذا كان قد تم إحراز تقدم ليس مسألة عقيدة أو نظرة تفاؤلية أو النظر إلى نصف الكوب الممتلئ.
    Hayır, hayır, hayır. Yıllardır bunu yapıyorum. Bak, kupa bu şekilde alınır. Open Subtitles لا، لا، لا، أنا أفعلها منذ سنوات أترين، طرقة حمل الكوب هكذا
    O halde onu kırmızı bardaktan yeşil bardağa geçiren neydi? Open Subtitles اذا ماذا جعلها تبدل من الكوب الأحمر إلى الأخضر ؟
    O soğuk kahve dolu fincan bana, telefon edildiği sırada bürosunda olamayacağını söylüyor. Open Subtitles ذلك الكوب من القهوة أخبرنا أنه لم يكن في مكتبه وقت إجراء الاتصال
    Büyük bir fincanı vardı ve kahvesini hep onun içinde kahve içerdi. Kahvaltıda İrlanda soda ekmeği yerdi. TED كان لديها هذا الكوب الكبير الذي صنعته كانت تحب شرب قهوتها منه، وكانت تحب خبز الصودا الإيرلندية على الفطور.
    Yani kahve bardağı, ya da tutacaklı bardak, toplum tarafından halk sağlığını sağlamak için kullanılan aletlerden biridir. TED إذاً، كوب القهوة، أو الكوب ذو المقبض، هو واحدةٌ من بين الأدوات التي يستعملها المجتمع للمحافظة على الصحة العامة.
    Özür dilerim o diğer bardaklar için. Siz en büyük boy bardağı aldınız. Open Subtitles أنا أعتذر بشدة ، ولكن ذلك الكوب حجمه أربع وأربعين
    bardak ilk taramadan sonra mı kullanılmış? Open Subtitles لابد أنهُ إستخدم الكوب منذُ البحث الأولي؟
    - Üzgünüm. Bu koca kupayı tutarak kendimi çok komik hissediyorum. Open Subtitles أشعر بسخافة شديدة، لأنني أحمل هذا الكوب الكبير.
    Paketteki kupayı evden almıştım yani, kupanın her yerinde senin de parmak izlerin var. Open Subtitles هذا الكوب من منزلنا من الممكن ان تكون بصامتك عليه
    Evet. O zaman bu bardağın burada işi ne, değil mi? Open Subtitles أجل أعتقد بأن هذا يجعل الكوب خارج مكانه أليس كذلك ؟
    Aynı Jake, pin pon topunu plastik bardağın içine atabilir mi? Open Subtitles جيك الذى تريديه هو من يجيد القاء الكءة فى الكوب ؟
    Üçüncü kupa ikinci kupanın yaklaşık olarak 30 cm batısında. Open Subtitles الكوب طوله حوالي 12 بوصه تقريباً غرب الكوب الثاني
    Şu güzel bardağa bak. Ölmek istiyor mu? Open Subtitles انظر الى هذا الكوب الجميل هل يريد أن يموت؟
    Bir fincan size nerelerde daha fazla kahve bulabileceğinizi, ya da fincanı nereye atabileceğinizi gösterecek. TED وإذا وضعت كوب القهوة،سوف أرى المقاهي، أوأين بامكاني رمي الكوب.
    En basiti, bir çay fincanı ve çay kaşığı alıp fincanın ağzına hafifçe vurarak dinlemek, ilginç bir şey duyacaksınız. TED أبرزها هي أن تأتي بكوب شاي، وملعقة، انقر بالملعقة حول حافة الكوب واستمع، وستسمع شيئاً غريباً.
    bardakta gördüğüm yüz, sizin değildi, Ekselansları. Open Subtitles المحيا الذي رأيته في الكوب لم يكن محياكم ، سموكم
    Son iki kurbanını öldürürken kırılan kupanın her tarafında parmak izleri vardı. Open Subtitles بصماته كانت تغطي الكوب الذي و جدناه بينما كان يقتل ضحيتيه الاخيرتين
    Ama onca lafın üstüne hala benim yaptığım bardaktan içiyor. Open Subtitles ولكن بعد كل هذا الكلام ولا يزال يشرب من الكوب
    En iyi atışımı ben, klinikteki kaba yaptım zaten. Open Subtitles لقد اعطيت افضل ما لدى داخل هذا الكوب فى العيادة
    Bu küçük kupaya koca balkabağını nasıl sığdırdınız? Open Subtitles رائع, كيف أدخلتى قرع فى هذا الكوب الصغير؟
    O kabı atma bence. Open Subtitles نعم.. أظن أن عليك التمسك قليلا بذلك الكوب
    Peki, benim kupamı kullanan oldu mu? Open Subtitles لقد سبق لك أن رأيت أي شخص شرب من الكوب خاصّتي؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد